İstanbul Mahkemesi 211 Numaralı Sicil (H. 1278-1279 / M. 1862-1863) cilt: 98, sayfa: 283 Hüküm no: 182 Orijinal metin no: [38a-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. İsmail’in babası Süleyman b. Hasan’dan miras kalan simitçi dükkânı hisselerini simitçi esnâfından Debreli Hacı Hasan Ağa b. Mehmed’e satması Veznecilerde simidçi gediği. Kaydı ihrâc olunmuşdur fî 8 Ramazan sene [1]304 Âsitâne-i sa‘âdet âşiyâne ve bilâd-ı selâse mahkemelerine bâ-fermân-ı âlî mine’l-kadîm merbût olan duhâncı gediklerinden mâ‘adâ gerek Dersaâdet ve gerek bilâd-ı selâse-i mezkûrede kâin ber-vech-i mülkiyet tasarruf olunmakda bulunan her nev‘ gediklerin mübâya‘a ve ikrâr-ı mülk ve hibe ve irsen intikāl misillü kâffe-i mu‘âmelâtı ve vukū‘ bulan muhâkemâtı münhasıran ve mahsûsan İstanbul Mahkemesi’nden icrâ ve iktizâ eden i‘lâm ve hüccet-i şer‘iyyeleri ancak mahkeme-i mezkûre tarafından i‘tâ olunmak ve gedikât ashâbının rızâ ve muvâfakatları olmadıkça kadîm mülk kirâları tezyîd olunmamak ve senedât-ı sahîha ve mu‘tebere ile ber-vech-i mülkiyet tasarruf olunmakda bulunan gediklerin müstakır oldukları mahalden ihrâc ve imhâsı zımnında mülk sâhibleri tarafından da‘vâya tasaddî olunur ise hükkâm-ı şer‘-i şerîf cânibinden istimâ‘ olunmaması bâlâsı tuğrâ-yı garrâ-yı cihân-bânî ile muvaşşah ve müzeyyen bir kıt‘a nizâmnâme ve bâ-fermân-ı âlî müesses olan nizâm-ı müstahsene iktizâsından bulunduğuna binâen vilâyet-i Rumeli’de Ohri sancağı dâhilinde Debre kazasında sâkin iken işbu târih-i vesikâdan on beş sene mukaddem vefât eden Süleyman bin Hasan bin Abdullah’ın verâseti sulbî kebîr oğulları Âsitâne-i aliyyede sâkin İsmail ve hâlâ kazâ-i mezkûrede sâkin Mehmed’e münhasıra oldukdan sonra mezbûr İsmail meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde simidçi esnâfından işbu bâ‘isü’l-kitâb Debreli el-Hâc Hasan Ağa b. Mehmed mahzarında esnâf-ı merkūme kethüdâsı rif‘atlü Ömer Celaleddin Ağa b. Hüseyin ve esnâfından Yakub Ağa b. Mehmed Arif ve Molla Yusuf bin İslam ve Debreli Zeynel Ağa b. Hüseyin ve Yiğitbaşı Halil Efendi b. Ömer hâzır oldukları hâlde ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip mahmiye-i İstanbul’da vâki‘ cennet-mekân Sultan Bayezid-i Velî Hân hazretleri Câmi‘-i şerîfi kurbünde Vezneciler hamamı karşısında vâki‘ bir tarafdan helvâcı dükkânı ve bir tarafdan tütüncü dükkânı ve bir tarafdan konak bahçesi ve taraf-ı râbi‘i tarîk-i âm ile mahdûd müşârün-ileyh Sultan Bayezid-i Velî Hân hazretleri evkāf-ı celîleleri müsakkafâtından şehriye on iki buçuk guruş kirâlı Kurabiyeci Hüseyin Efendi’nin taht-ı tasarrufunda olan bir bâb simidçi dükkânı derûnunda mevcûde beyne’l-esnâf gedik ta‘bîr olunur bâ-defter-i müfredât âlât-ı lâzime-i ma‘lûmenin yüz yirmi sehm i‘tibârıyla doksan sehm hisse-i şâyi‘aları ber-vech-i vakfiyyet ve mülkiyet âharın on beş sehm hisse-i şâyi‘ası dahi kezâlik ber-vech-i vakfiyyet mezbûr el-Hâc Hasan Ağa’nın ve mâ‘adâ on beş sehm hisse-i şâyi‘ası dahi mûrisimiz pederimiz müteveffâ-yı mezbûrun hayâtında ile’l-vefât yedinde olup bin yüz doksan yedi senesi Muharremü’l-haramının selhi târihiyle müverraha İstanbul Mahkemesi’nden verilen bir kıt‘a hüccet-i şer‘iyye nâtıka olduğu üzere yedinde [mülkü iken] fevt oldukda on beş sehm hisse-i şâyi‘a-i âlât-ı gedik-i mezkûr benimle karındaşım mezbûr Mehmed’e seviyyen mevrûs olmağla ben ber-minvâl-i muharrer âlât-ı gedik-i mezkûrun on [beş] sehm hisse-i şâyi‘asında irsen mâlik olduğum yedi buçuk sehm hisse-i şâyi‘amı tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî şurût-ı müfside ve muvâza‘adan ârî bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ve safka-i vâhide ile bâ-izn-i şürekâ ve bâ-ilmühaber beş bin guruşa mezbûr el-Hâc Hasan Ağa’ya bey‘ ve temlîk ve vech-i lâyıkıyla teslîm eylediğimde ol dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz u kabûl edip semeni olan meblağ-ı merkūm beş bin guruşu tamamen bana def‘ u teslîm eylediğinde ben dahi yedinden bi’t-tamâm ve’l-kemâl ahz u kabz edip mebî‘-i mezkûrun tağrîr ve gabnine müte‘allika da‘vâdan tarafeynden her birimiz âharın zimmetini ibrâ-yı sahîh-i şer‘î ile ibrâ vü ıskāt ve her birimiz ber-vech-i muharrer âharın ibrâsını kabûl eyledik, ba‘de’l-yevm âlât-ı gedik-i mezkûrun yedi buçuk sehm hisse-i şâyi‘a-i mezkûresinde benim aslâ ve kat‘â alâka ve medhalim kalmayıp mezbûr el-Hâc Hasan Ağa’nın mülk-i müşterâsı ve hakk-ı sırfı olmuşdur dedikde gıbbe. Fî 3 Rebî‘ülâhir sene 1279 Şuhûdü’l-hâl: Muhzır Ahmed Ağa b. ( ), Muhzır Şakir Ağa b. ( ), Muhzır Mustafa Ağa b. ( ), Muhzır Süleyman Ağa, ve gayruhum