.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 211 Numaralı Sicil (H. 1278-1279 / M. 1862-1863)
cilt: 98, sayfa: 362
Hüküm no: 245
Orijinal metin no: [51a-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Tuzcu esnâfı kethüdâsı Abdülaziz Ağa b. İsmail’in tuzcu dükkânını Mehmed Ağa b. Ali’ye satması

Tuzcu gediği mübâya‘ası 15000 guruş

Âsitâne-i sa‘âdet âşiyâne ve bilâd-ı selâse mahkemelerine bâ-fermân-ı âlî mine’l-kadîm merbût olan duhâncı gediklerinden mâ‘adâ gerek Dersaâdet ve gerek bilâd-ı selâse-i mezkûrede kâin ber-vech-i mülkiyet tasarruf olunmakda bulunan her nev‘ gediklerin mübâya‘a ve ikrâr-ı mülk ve hibe ve irsen intikāl misillü kâffe-i mu‘âmelâtı ve vukū‘ bulan muhâkemâtı münhasıran ve mahsûsan İstanbul Mahkemesi’nden icrâ ve iktizâ eden i‘lâm ve hüccet-i şer‘iyyeleri ancak mahkeme-i mezkûre tarafından i‘tâ olunmak ve gedikât ashâbının rızâ ve muvâfakatları olmadıkça kadîm mülk kirâları tezyîd olunmamak ve senedât-ı sahîha ve mu‘tebere ile ber-vech-i mülkiyet tasarruf olunmakda bulunan gediklerin müstakır oldukları mahalden ihrâc ve imhâsı zımnında mülk sâhibleri tarafından da‘vâya tasaddî olunur ise hükkâm-ı şer‘-i şerîf cânibinden istimâ‘ olunmaması bâlâsı tuğrâ-yı garrâ-yı cihân-bânî ile muvaşşah ve müzeyyen bir kıt‘a nizâmnâme ve bâ-fermân-ı âlî müesses olan nizâm-ı müstahsene iktizâsından bulunduğuna binâen mukaddemâ tuzcu esnâfı kethüdâsı Abdülaziz Ağa b. İsmail meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde esnâf-ı merkūmeden bâ‘isü’l-kitâb Mehmed Ağa b. Ali mahzarında esnâf-ı merkūmenin hâlâ kethüdâsı Ahmed Efendi b. el-Hâc Ahmed ve esnâfından diğer Mehmed Efendi b. Ahmed hâzır oldukları hâlde ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip mahmiye-i İstanbul hısnı ebvâbından Bâb-ı Caferî hâricinde Tuzcular sûku nâm mahalde kâin bir tarafdan İsmail Ağa dükkânı ve bir tarafdan esnâf-ı merkūmeden el-Hâc Halil Ağa dükkânı ve bir tarafdan Tenekeci Ahmed Efendi dükkânı ve taraf-ı râbi‘i tarîk-i âm ile mahdûd mahmiye-i mezkûrede vâki‘ Ayasofya-i Kebîr Câmi‘-i şerîfi evkâfı müsakkafâtından esnâf-ı merkūmeden İbrahim Efendi ve Ali Efendi’nin bi’l-icâreteyn taht-ı tasarruflarında olan bir bâb tuzcu dükkânı derûnunda mevcûde beyne’l-esnâf gedik ta‘bîr olunur bâ-defter-i müfredât akd-i âti’z-zikrin sudûruna değin bin iki yüz altmış altı senesi şehr-i Rebî‘ülâhiri’nin on birinci günü târihiyle müverrah ve ol târihde askerî kassâmı olan mevâlî-i izâmdan es-Seyyid Mehmed Sadık Efendi merhûmun hatmini hâvî işbu bir kıt‘a i‘lâm-ı şer‘î ve kethüdâ-yı mûmâ-ileyhin takdîm eylediği bir kıt‘a ilmühaber mantûklarınca yedimde müstakillen mülk ve hakkım olup ve esnâf-ı merkūmenin bâ-fermân-ı âlî mukayyed elli iki aded gediklerden ma‘dûd olan âlât-ı lâzime-i ma‘lûmeyi [51b] tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî şurût-ı müfside ve muvâza‘adan ârî bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ve safka-i vâhide ile on beş bin guruşa mezbûr Mehmed Ağa’ya bey‘ ve temlîk ve teslîm eylediğimde ol dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz u kabûl eyledikden sonra semeni olan meblağ-ı merkūm on beş bin guruşu tamâmen bana def‘ u teslîm ben dahi yedinden bi’t-tamâm ve’l-kemâl ahz eyledim fîmâ-ba’d âlât-ı gedik-i mezkûrda benim aslâ ve kat‘â alâka ve medhalim kalmayıp mezbûr Mehmed Ağa’nın mülk-i müşterâsı ve hakk-ı sırfı olmağla mebî‘-i mezkûrun tağrîr ve gabnine müte‘allika da‘vâdan dahi tarafeynden her birimiz âharın zimmetini ibrâ-yı sahîh-i şer‘î ile kabûlümüzü hâvî ibrâ vü ıskāt eyledik dedikde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fî 8 Cumâdelâhire sene 1279

Şuhûdü’l-hâl: Muhzır el-Hâc Yusuf Ağa b. ( ), Muhzır Mustafa Ağa b. ( ), Muhzır Feyzullah Ağa b. ( ), Muhzır Mehmed Ağa b. ( ), ve gayruhum