.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 334 Numaralı Sicil (H. 1280-1329 / M. 1863-1911)
cilt: 99, sayfa: 291
Hüküm no: 308
Orijinal metin no: [111-3]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mahkemelerin bidayeten ve istinafen gördüğü nezaretler ile diğer dairelerle ilgili davalarda gıyabi hüküm verilmemesi

Taraf-ı Âlî-i Hazret-i Meşîhat-penâhî’ye,

Ma‘rûz-ı bende-i dîrîneleridir ki,

Dâire-i muhâkemâtın bidâyeten ve isti’nâfen rü’yet eylediği de‘âvîde şimdiye kadar nezâretler ile devâir-i sâire hakkında hükm-i gıyâbî i‘tâsına meydân verilmemekte bulunmuş ise de bir müddetden beri nezâret ve devâir vekîlleri muhâkeme için mükerreren olunan celb ve da‘vete icâbet etmeyerek devâ‘i-i vâkı‘anın sürüncemede kalmasına ve hukūk-ı hazînenin dûçâr-ı ukde-i te’ahhürât olmasıyla beraber taht-ı muhâkemede bulunan me’mûrîn ve sâirenin bi-hakkın sızlanmalarına sebeb olmakta olması mülâbesesiyle ba‘demâ devâir-i resmiye hakkında dahi ahkâm-ı kānûniyenin tamam-ı icrâsına mecbûriyet hâsıl olduğuna ve nezâret ve dâirelerce vekîllerinden hükm-i gıyâbî i‘tâsına sebeb olanlara bu yolda ihbâr edilmesi îcâb eden mesârifât ile tevellüd edecek zarar ve ziyânı tazmîn ettirmek gibi mûmâ-ileyhimi eyyâm ve sâ‘at-ı mu‘ayyenede mahkemede hazır bulunmağa icbâr edecek bir tedbîr ittihâzı dahi mümkün idiğine binâen ba‘demâ zikrolunan vekîllerin [112] muhâkemât için olunacak da‘vete vakt-i mu‘ayyeninde her hâlde icâbet etmeleri çâresinin istihsâl olunması ve bunlardan bir özr-i meşrûh ve makbûle mebnî mahkemeye gelemeyecek olanların yevm-i muhâkeme sabahı varaka-i mahtûme ile dâire baş mu‘âvinliğine ihbâr-ı keyfiyet etmeleri zımnında kendilerine tenbîhât-ı müessire icrâ kılınması husûslarının devâire teblîğ ve iş‘ârı Şûrâ-yı Devlet Riyâset-i celîlesinden bâ-tezkire iş‘âr kılınmış ve keyfiyet ta‘mîmen devâire bildirilmiş olmağla Bâb-ı Vâlâ-yı Fetvâ-penâhîlerince dahi ona göre îcâbının îfâsına himem-i aliyye-i fetvâ-penâhîleri derkâr buyurulmak bâbında emr u irâde hazret-i men-lehu’l-emrindir.

Fî 16 Cemâziyelâhire sene 306 ve fî 5 Şubat sene 304.

Sadrıa‘zam

Kâmil