Kısmet-i Askeriye Mahkemesi 19 Numaralı Sicil (H. 1109-1110 / M. 1698-1699) cilt: 58, sayfa: 243 Hüküm no: 147 Orijinal metin no: [42b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Hatice Hatun’un vefat eden kocası Kethüda Abdurrahman Ağa’daki alacağını terekesinden tahsil ettiği Kezâlik meclis-i mezbûrda müteveffâ-yı mezbûrun zevce-i menkûha-i metrûkesi olup zâtı mu‘arrifân-ı mezbûrân ta‘rîfleriyle mu‘arrefe olan işbu hâfızatü’l-kitâb Sarayî Hadîce Hatun bt. Abdülmennan meclis-i ma‘kūd-ı mezbûrda vasiyy-i mezbûr muvâcehesinde üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip zevcim müteveffâ-yı mezbûr Abdurrahman Ağa b. Şa‘bân b. Abdullah zimmetinde cihet-i karzdan seksen guruş hakkım olup meblağ-ı mezbûru kendi mesârifine sarfla istihlâk edip hattâ hâl-i kemâl-i sıhhatinde cihet-i merkūmeden bana vâcibü’l-edâ deyni olduğunu huzûr-ı Müslimînde ikrâr ve işhâd edip kable’l-edâ fevt olmağla yed-i vasîde olan terekesinden taleb ederim suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl vasiyy-i mezbûr cevâbında tereke-i müteveffâ-yı mezbûra vech-i muharrer üzere vaz‘-ı yedini ikrâr ve deyn-i merkūmu inkâr edicek müdde‘iye-i mezbûreden sıdk-ı makāline beyyine taleb olundukda udûl-ı Müslimînden mahmiye-i mezbûrede Tarsus(?) mahallesinde sâkin fahrü’l-akrân Mehmed <> Bey b. Yusuf Ağa ve Mehmed Ağa b. Abdurrahman li-ecli’ş-şehâde meclis-i ma‘kūd-ı mezbûra hâzırân olup istişhâd olundukda fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr Abdurrahman Ağa b. Şa‘bân b. Abdullah hâl-i kemâl-i sıhhatinde zevcesi işbu müdde‘iye-i mezbûre Sarayî Hadîce Hatun’a cihet-i karzdan zimmetimde vâcibü’l-edâ seksen guruş deynim vardır deyü huzûrumuzda ikrâr ve bizi işhâd eyledi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettikde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın gıbbe’t-tahlîfi’ş-şer‘î mûcebince ba‘de’l-hükm müdde‘iye-i mezbûre yine meclis-i ma‘kūd-ı mezbûrda vasiyy-i mezbûr muvâcehesinde ikrâr ve takrîr-i kelâm edip ânifen edâsına hükm-i şer‘î lâhık olan seksen guruşu terekeden olmak üzere vasiyy-i mezbûr yedinden tamâmen ahz u kabz eyledim meblağ-ı mezbûrdan mezbûr Ali Efendi yedinde bir şey kalmadı dedikde gıbbe’t-tasdîk vâki‘ hâli kezâlik inhâ etmeğin kayd-şüd. Fi’t-târîh li-sene. Şuhûdü’l-hâl: Es-sâbikūn, es-sâbikūn, es-sâbikūn.