Kısmet-i Askeriye Mahkemesi 19 Numaralı Sicil (H. 1109-1110 / M. 1698-1699) cilt: 58, sayfa: 402 Hüküm no: 288 Orijinal metin no: [74a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Köle Yusuf’un hür olduğunu ispat ettiği
Husûs-ı âti’l-beyânın mahallinde istimâ‘ ve tahrîri içün savb-ı şer‘-i enverden bi’t-taleb me’zûnen irsâl olunan Mevlânâ Şeyhzâde Ahmed Efendi b. el-merhûm Mehmed Efendi mahmiye-i İstanbul’da Süleymaniye kurbünde Samanveren mahallesi ahâlîsinden olup bundan akdem vefât eden el-Hâc Mehmed b. el-Hâc Hamuda’nın menziline varıp zeyl-i vesîkada muharrerü’l-esâmî Müslimîn huzûrlarında akd-i meclis-i şer‘-i şerîf ettikde müteveffâ-yı mezbûra rıkk-ı sâbıkını mu‘terif işbu açık kaşlı elâ gözlü orta boylu kumral bıyıklı hâfızü’l-kitâb Yusuf b. Abdullah meclis-i ma‘kūd-ı mezbûrda müteveffâ-yı mezbûrun evlâd-ı sıgārı Mustafa ve Mehmed ve Hadîce ve Emine’nin tesviye-i emrlerine vasiyy-i muhtârı olmağla terekesine vaz‘-ı yed eden el-Hâc Ahmed b. Mehmed mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip seyyidim merhûm-ı mezbûr el-Hâc Mehmed b. el-Hâc Hamuda hâl-i kemâl-i sıhhatinde fevtinden bir sene mukaddem mülkünde olduğum hâlde hasbeten lillâhi te‘âlâ beni malından tahrîr ve i‘tâk ve ahrâr-ı asliyyîn silkine idrâc ve ilhâk edip ben hür olmuş iken vasiyy-i mezbûr rık olup terekeden olmak üzere bana bi-gayr-ı hakkın vaz‘-ı yed eder suâl olunup sebîlim tahliye olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl vasiyy-i mezbûr cevâbında mevsûf-ı mezbûra vech-i muharrer üzere vaz‘-ı yedini ikrâr lâkin vech-i meşrûh üzere müdde‘âsını inkâr edicek müdde‘î-i mezbûrdan sıdk-ı makāline beyyine taleb olundukda udûl-ı ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden mahalle-i mezbûrda sâkin umdetü’l-a‘yân Mustafa Ağa b. Mehmed ve müteveffâ-yı mezbûrun babası mezbûr el-Hâc Hamuda b. Mehmed li-ecli’ş-şehâde meclis-i ma‘kūd-ı mezbûra hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr el-Hâc Mehmed b. el-Hâc Hamuda hâl-i kemâl-i sıhhatinde fevtinden bir sene mukaddem müdde‘î-i mezbûr Yusuf’u mülkünde olduğu hâlde hasbeten lillâhi te‘âlâ malından tahrîr ve i‘tâk ve ahrâr-ı asliyyîn silkine idrâc ve ilhâk eyledi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettikde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle ba‘de’l-hükm vâki‘ hâli mevlânâ-yı mezbûr mahallinde tahrîr ba‘dehû ma‘an irsâl olunan Ahmed b. Süleyman ve Abdullah b. Mehmed ile meclis-i şer‘a gelip alâ-vukū‘ihi inhâ ve takrîr etmeğin mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’l-yevmi’s-sâbi‘ ve’l-ışrîn min-Rebî‘ülevvel sene 1110
Şuhûdü’l-hâl: Süleyman Çelebi b. Sinan, Ali Çelebi b. Mehmed, İbrahim Efendi b. Ahmed, Ahmed Çelebi b. Nezir, Mahmud Çelebi b. Abdullah ve gayruhum.
|