.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Kısmet-i Askeriye Mahkemesi 19 Numaralı Sicil (H. 1109-1110 / M. 1698-1699)
cilt: 58, sayfa: 409
Hüküm no: 295
Orijinal metin no: [75b-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Müteveffa Abdullah Efendi’nin Ayşe Hatun’un para vakfına olan borcunun terekesinden ödenmesi

Mahmiye-i İstanbul’da Çıkrıkçı Kemâl mahallesinde sâkine Âişe bt. Muharrem Efendi nâm sâhibetü’l-hayrın nukūd-ı mevkūfesine bi’l-fi‘il mütevellî olan bâ‘isü’l-kitâb Mehmed Çelebi b. Osman mahfil-i kazâda mahmiye-i mezbûrede el-Hâc Üveys mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât eden Abdullah Efendi b. Mustafa b. Himmet’in sagīre kızı Âişe’nin tesviye-i umûruna kıbel-i şer‘den mansûb vasîsi <> olmağla terekesine vaz‘-ı yed eden Süleyman Çelebi b. Mehmed mahzarında bi’t-tevliye üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûr Abdullah Efendi b. Mustafa b. Himmet zikr olunan Çıkrıkçı Kemâl mahallesinde sâkine Âişe Hatun’un mahmiye-i mezbûrede Veled-i Karabaş mahallesinde vâki‘ Esad Çavuş Mescidi’ne vakfeylediği nukūda benden mukaddem mütevellî olup asıl mal-ı vakfdan zimmetinde yüz altmış esedî guruş olup hattâ hâl-i kemâl-i sıhhatinde fevtinden bir sene mukaddem asıl mal-ı vakf-ı mezbûrdan zimmetimde yüz altmış esedî guruş vardır deyü huzûr-ı Müslimînde ikrâr ve işhâd edip mücehhelen fevt olmağla terekesinden taleb ederim suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl ve’l-inkâr müdde‘î-i mezbûrdan sıdk-ı makāline beyyine taleb olundukda udûl-ı ahrâr-i ricâl-i Müslimînden olup zikr olunan Veled-i Karabaş mahallesinde sâkin İmâm Hasan Efendi b. Mustafa ve el-Hâc Mehmed b. Ali li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr Abdullah Efendi b. Mustafa b. Himmet zikr olunan Çıkrıkçı Kemâl mahallesinde sâkine Âişe Hatun bt. Muharrem Efendi nâm sâhibetü’l-hayrın asıl mal-ı vakf olan yüz altmış esedî guruş zimmetimdedir deyü târîh-i mezkûrede huzûrumuzda ikrâr ve bizi işhâd edip mücehhelen vefât eyledi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye edip ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mütevellî-i merkūmun husûs-ı mezbûrda sun‘u olmayıp yemîn dahi ol vechile teveccüh etmemekle mûcebiyle ba‘de’l-hükm mâ-vaka‘a bi’t-taleb kayd-şüd.

Fi’l-yevmi’s-sânî ve’l-ışrîn min-şehri Rebî‘i’l-evvel li-seneti aşer ve mi’e ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: el-Hâc Ahmed b. Mustafa, el-Hâc İsmail b. Mustafa, Mustafa Çelebi b. Abdullah, Mustafa Çelebi b. Abdullah, el-Hâc Ahmed b. Bayram, Ahmed Çelebi b. Salih ve gayruhum mine’l-huzzâr.