.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Kısmet-i Askeriye Mahkemesi 19 Numaralı Sicil (H. 1109-1110 / M. 1698-1699)
cilt: 58, sayfa: 533
Hüküm no: 402
Orijinal metin no: [97b-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Ali Çelebi’nin vefat eden Mehmed Said Efendi’deki alacağının terekeden tahsili

Hâlâ mahrûse-i Edirne’de Paşa mahkemesinde nâibü’ş-şer‘ olan Yusuf Efendi b. Muharrem b. Mahmud kıbelinden imzâ ve hatmiyle mümzât ve mahtûm târîh-i kitâb senesi Rebî‘ülevvelinin on dokuzuncu günü ile müverrah kitâb-ı nakil vârid olup mazmûnu hâlâ Anadolu kādı‘askeri muhzırlarından olup mahrûse-i mezbûrede Medrese-i Ali Bey mahallesinde sâkin el-Hâc Ali b. Mehmed b. Ahmed’den vech-i âtî üzere da‘vâ-yı sahîha-i şer‘iyye ile mastûr istişhâd-ı şer‘î sudûrundan sonra udûl-ı ahrâr-ı ricâl-i Müslimîn’den olup yine mahalle-i mezbûre sükkânından Mehmed Efendi b. el-Hâc Ahmed b. Abdullah ve Mustafa Çelebi b. Fazlullah b. Mustafa nâm kimesnelerden nakl ve tahvîl içün mahall-i cerh ve ta‘dîle li-ecli’ş-şehâde hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka Anadolu kuzâtından olup Karaağaç Güzelhisar kazâsından ma‘zûl Mahmiye-i İstanbul’da Debbâğ Yunus mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât edip terekesi veresesi yedinde mazbûta idiği mesmû‘um olan Mehmed Said Efendi b. Abdurrahman b. Abdullah hâl-i hayâtında târîh-i terkîmden bir sene mukaddem müsteşhid-i mezbûr el-Hâc Ali Çelebi b. Mehmed b. Ahmed yedinden bi-tarîkı’l-karz elli iki guruş ahz u kabz ve mesârifime sarfla istihlâk eyledim, meblağ-ı mezbûr müsteşhid-i mezbûra zimmetimde lâzımü’l-kazâ deynimdir deyü bizim huzûrumuzda ikrâr ve bizi işhâd eyledi. Hâlâ meblağ-ı mezbûru tereke-i müteveffâ-yı mezbûrdan vaz‘-ı yed eden veresesinden müsteşhid-i mezbûr el-Hâc Ali içün hakk-ı taleb ve ahz vardır, biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz ve şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye edip ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle oldukdan sonra müsteşhid-i mezbûr bi’z-zât kendi âzim olmağla meblağ-ı mezbûr elli iki guruşu müteveffâ-yı mezbûrun hayâtında ahz ve istîfâ ve hîbe ve âhara havâle etmeyip bir tarîk ile müteveffâ-yı mezbûrun zimmetini ibrâ eylemediğine müsteşhid-i mezbûra yemîn teklîf olundukda ol dahi ber-vefki’l-mesûl half billâhi’l-aliyyi’l-a‘lâ ettikden sonra meblağ-ı mezbûru müteveffâ-yı mezbûrun terekesinden vaz‘-ı yed edenlerden taleb ve da‘vâ ve ahz u kabza ve kendüye îsâle ve bunlar mütevakkıf olduğu umûrun küllîsine tarafından mahmiye-i İstanbul sükkânından attâr tâifesinden el-Hâc Yusuf b. Abdullah’ı kabûlüne mevkūfe vekâlet ile vekîl eyledim dediğini hâvî bulunmağın, kitâb-ı merkūm ile vekâlet-i mezbûreyi kabûl eden mezbûr el-Hâc Yusuf talebiyle müteveffâ-yı mezbûrun sulbiye sagīre kızı ve hasren vârisesi Emetullah’ın vasiyy-i muhtârı olmağla terekesine vaz‘-ı yed eden Osman Çelebi b. Hüseyin mahzarında feth ü kırâet ve istintâk olunsun dedikde gıbbe’l-istintâk vasiyy-i mezbûr tereke-i müteveffâ-yı mezbûra vaz‘-ı yedini ikrâr lâkin kitâb-ı merkūmun mevlânâ-yı mezbûr kıbelinden vürûdunu inkâr edicek vekîl-i mezbûrdan müdde‘âsına beyyine taleb olundukda zeyl-i kitâb-ı naklde isimleri mastûr şuhûd-ı tarîkden Süleyman Efendi b. Mustafa b. Mehmed ve Süleyman Efendi b. Şemseddin b. Mehmed ve Abdürrezzak Efendi b. Mustafa b. İbrahim li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırûn olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka işbu kitâb-ı mezbûr, mevlânâ-yı mezbûr Yusuf Efendi b. Muharrem b. Mahmud’un kitâbı olup mazmûnunu üzerimize ba‘de’l-kırâet bizim huzûrumuzda imzâ ve mühürlenip hat ve hatmine ve beyân ve mastûr olan vech üzere mazmûnuna bizi işhâd eyledi. Kitâb-ı mezbûrun zeylinde olan hat ve zahrında olan hâtem mevlânâ-yı mezbûr hat ve hatmidir, biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz ve şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettikde ba‘de ri‘âyeti şerâiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle ba‘de’l-hükm mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fî 19 min-Rebî‘ülâhir sene 1110.

Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Rûşenî Efendi, Murad Beyzâde, İbrahim b. Mehmed, Süleyman çukadâr, Ahmed [b.] Ahmed