|
Kısmet-i Askeriye Mahkemesi 19 Numaralı Sicil (H. 1109-1110 / M. 1698-1699) cilt: 58, sayfa: 581 Hüküm no: 452 Orijinal metin no: [107a-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Amcası Mustafa Çorbacı’nın vefatından sonra yeğeni Ayşe de vefat ettiğinden terekenin Fatıma Hatun ve diğer varislere kaldığı
Mahmiye-i İstanbul’da Kādıasker Mehmed Efendi mahallesinde sâkine iken bundan akdem vefât eden Âişe bt. Abdi Halîfe nâm sagīrenin li-eb ammetesi ve zât-ı rahm-ı mahrem cihetinden vârisesi olup zâtı ta‘rîf-i şer‘î ile mu‘arrefe olan bâ‘isetü’l-kitâb Fâtıma Hatun bt. Mehmed meclis-i şer‘-i hatîr-ı lâzımü’t-tevkīrde sagīre-i mezbûrenin li-eb ammi olup bin yüz dokuz senesi Saferinin on yedinci günü vâki‘ Tisa suyu ma‘rekesinde şehîden vefât eden Mustafa Çorbacı b. Mehmed b. Abdurrahman’ın tesviye-i umûruna kıbel-i şer‘den vasî nasb olunan Ahmed Çelebi b. Süleyman mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip mezbûr Mustafa Çorbacı târîh-i mezbûrda şehîden vefât ettikden sonra sene-i merkūme Rebî‘ülevvelinin üçüncü günü sagīre-i mezbûre Âişe dahi fevt olup verâseti li-eb ammetesi olmağla bana ve li-ebeveyn hâli İbrahim Ağa ile hâleleri Emetullah ve diğer Fâtıma’ya münhasıra iken müteveffât-ı mezbûrenin terekesini iktisâm murâd eylediğimizde vasiyy-i mezbûr mâni‘ olur suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl vasiyy-i mezbûr cevâbında mezbûr Mustafa Çorbacı’nın sagīre-i mezbûreden mukaddem fevtini inkâr edicek müdde‘iye-i mezbûreden sıdk-ı makāline beyyine taleb olundukda udûl-ı ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden şâhid-i fer‘ler olup Mahmiye-i mezbûrede Mimârsinan mahallesi sükkânından Abdurrahman Efendi b. Ahmed ve Mehmed Beşe b. Abdullah li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup isre’l-istişhâd şâhid-i aslımız olup Dergâh-ı âlî yeniçerilerinin elli beşinci ağa bölüğü odası neferâtından sefer-i hümâyûnda olan Mustafa Beşe b. Veli b. Abdullah ve Mehmed Beşe b. Abdullah b. Abdurrahman mezbûr Mustafa Çorbacı b. Mehmed b. Abdurrahman târîh-i mezbûrda ma‘reke-i merkūmede huzûrumuzda şehîden vefât eyledi, biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz, sizlerden her biriniz dahi bizim lisânımıza şâhid olun şehâdet eylen deyü şehâdetlerini bize tahmîl eylediler, biz dahi husûs-ı mezbûra onların lisânlarından şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettikde gıbbe ri‘âyeti edâi’ş-şehâde ale’ş-şehâde mûcebiyle ba‘de’l-hükm mâ-vaka‘a kayd şüd.
Fî 24 Rebî‘ülâhir sene 1110.
Şuhûdü’l-hâl: Uşşâkī Mehmed Efendi, es-Seyyid Abdülmuti Efendi, Abdurrahman Efendi b. el-merhûm Ahmed Efendi, Yahya Efendi, Ahmed Efendi
|