Kısmet-i Askeriye Mahkemesi 59 Numaralı Sicil (H. 1143 / M. 1730-1731) cilt: 64, sayfa: 187 Hüküm no: 130 Orijinal metin no: [29a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Süleyman Efendi’nin cariyesi Hanife’yi hayattayken tedbir-i mutlak ile azat ettiği
Husûs-ı âti’l-beyanın mahâllinde istimâ‘ ve tahrîri için savb-ı şer‘-i enverden mezûnen Mevlânâ Mehmed Efendi b. Osman irsâl olunup ol dahi mahmiye-i İstanbul’da Cafer Ağa mahâllesinde sâkin Mahmud Efendi b. el-Hâc İbrahim’in menziline varıp zeyl-i kitâbda muharrerü’l-esâmi Müslimîn huzûrlarında akd-i meclis-i şer‘-i şerîf ettikde mahâlle-i mezbûrede sâkin iken bundan akdem vefât eden Süleyman Efendi b. Mehmed’e rıkk-ı sâbıkını mu‘terife orta boylu, açık kaşlı, elâ gözlü, Acemiyyetü’l-asl Müslimetü’l-millet bâ‘isetü’l-kitâb Hadîce bt. Abdullah meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda müteveffâ-yı mezbûrun sulbiye sagīre kızı Hanife’nin tesviye-i umûruna bâ-hüccet-i şer‘iyye vasiyy-i muhtârı olmağla rık olup terekeden olmak üzere kendüye bi’l-vesâye vaz‘-ı yed eden mezbûr Mahmud Efendi mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûr Süleyman Efendi b. Mehmed b. Süleyman hâl-i marazında fevtinden yirmi gün mukaddem yedinde câriye-i memlûkesi olduğum hâlde huzûr-ı Müslimînde beni tedbîr-i mutlak ile müdebbere edip fevt oldukda terekesinin sülüsü fetâ kıymetimin sülüsânına müsâ‘id olmağla ben sâir harâir-i asliyât gibi hürre olmuş iken vasiyy-i mezbûr rık olup terekeden olmak üzere bi-gayrı hakkın bana vaz‘-ı yed eder suâl olunup sebîlim tahliye olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl ve’l-inkâr mevsûfe-i mezbûreden sıdk-ı makālına beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden mahâlle-i mezbûrede sâkin fahrü’l-müderrisîni’l-kirâm Mehmed Emin Efendi b. Halil ve Müezzin Abdurrahman Efendi b. Hüseyin ve Süleyman Çelebi b. Mehmed li-ecli’ş-şehâde meclis-i ma‘kūd-ı mezkûra hâzirûn olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr Süleyman Efendi b. Mehmed b. Süleyman hâl-i marazında fevtinden yirmi gün mukaddem işbu mevsûfe-i mezbûre Hadîce’yi yedinde câriye-i memlûkesi olduğu hâlde huzûrumuzda tedbîr-i mutlak ile müdebbere edip fevt oldukda terekesinin sülüsü fetâ kıymetinin sülüsânına müsâ‘id olmağla mevsûfe-i mezbûre sâir harâir-i asliyât gibi hürre olmuşdur, biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettikde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle ba‘de’l-hükm vâki‘ hâli mevlânâ-yı mezbûr mahâllinde tahrîr ba‘dehû ma‘an irsâl olunan el-Hâc Ahmed b. Hasan ve Ahmed Çelebi b. Halil ile meclis-i şer‘a gelip alâ vuku‘ihî inhâ ve takrîr etmeğin mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fî 25 min-Cumâdelûlâ sene 1143.
Şuhûdü’l-hâl: Abdülbaki Efendi b. Abdurrahman, Süleyman Çelebi b. Hüseyin, Hasan Beşe b. Hamza, Salih Çelebi sagīr, Ahmed Çelebi b. Halil
|