.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Kısmet-i Askeriye Mahkemesi 59 Numaralı Sicil (H. 1143 / M. 1730-1731)
cilt: 64, sayfa: 250
Hüküm no: 187
Orijinal metin no: [42a-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Saraylı Afife Hatun’un vefat eden kocası Hasan Efendi’nin terekesinden mehrini alması

Mahmiye-i İstanbul’da Aydın Kethüdâ mahâllesi ahâlîsinden olup bundan akdem medîne-i Tebriz defterdârı iken bundan akdem vefât eden Hasan Efendi b. Hüseyin’in zevce-i menkûha-i metrûkesi olup zâtı ta‘rîf-i [şer‘î] ile mu‘arrefe olan işbu bâ‘isetü’l-kitâb Saraylı Afife Hatun bt. Abdullah meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde müteveffâ-yı mezbûrun sulbiye kebîre kızı olmağla terekesine bi’l-verâse vâzı‘atü’l-yed olan Fâtıma Hatun tarafından vekîl olduğu Mustafa Efendi b. Hüseyin Efendi ve Osman Çelebi b. Ali şehâdetleriyle mahzar-ı hasm-ı câhidde sâbit ve sübût-ı vekâletine hükm-i şer‘î lâhık olan Mustafa b. Abdullah mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip zevcim müteveffâ-yı mezbûr <> Hasan Efendi b. Hüseyin b. Abdullah zimmetinde mütekarrer ve ma‘kūdün-aleyh üç yüz guruş mehr-i müeccel hakkım olup hattâ zevcim müteveffâ-yı mezbûr hâl-i kemâl-i sıhhatinde fevtinden beş sene mukaddem medîne-i Tebriz’e gider oldukda meblağ-ı mezbûr cihet-i mezbûreden zimmetinde bana vâcibü’l-edâ deyni olduğunu huzûr-ı Müslimînde ikrâr ve işhâd edip kable’l-edâ fevt olmağla terekesinden taleb ederim suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl ve’l-inkâr müdde‘iye-i mezbûreden müdde‘âsına beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden mahâlle-i mezbûre imamı el-Hâc Abdullah Efendi b. Mahmud ve Saraç Doğan mahâllesinde sâkin Hüseyin Ağa b. İbrahim li-ecli’ş-şehâde meclis-i ma‘kūd-ı mezkûra hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr Hasan Efendi b. Hüseyin b. Abdullah hâl-i kemâl-i sıhhatinde fevtinden beş sene mukaddem medîne-i Tebriz’e gider oldukda zevcesi işbu müdde‘iye-i mezbûre Saraylı Afife Hatun zimmetinde mütekarrer ve ma‘kūdün-aleyh üç yüz guruş mehr-i müeccel zimmetinde vâcibü’l-edâ deyni olduğunu huzûrumuzda ikrâr ve bizi işhâd eyledi, biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettikde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın gıbbe’t-tahlîfi’ş-şer‘î mûcebiyle ba‘de’l-hükm mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fî 22 min-Cumâdelâhire sene 1143.

Şuhûdü’l-hâl: Ebubekir Ağa b. İbrahim, Mehmed Ağa b. İbrahim, el-Hâc İbrahim b. Hüseyin, Salih Çelebi b. Halil, Mehmed Çelebi b. Abdullah