Mahfel-i Şer‘iyyât Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H. 1273-1274 / M. 1857) cilt: 97, sayfa: 114 Hüküm no: 91 Orijinal metin no: [18b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Mehmed Şakir Ağa ve kız kardeşi Ayşe Sıdıka Hanım’ın vefat eden anneleri Cemile ve kız kardeşleri Hatice Hatun’un mirasından dolayı babaları Mustafa Ağa ile anlaşmaları Nüshateyn, Mübâşiri hedeme-i Âsafîden Hacı Mehmed Ağa’ya teslîm. Mahrûse-i Galata hâricinde Müeyyedzâde Mehmed Efendi mahâllesinde sâkine iken işbu târîh-i i‘lâmdan on iki sene mukaddem vefât eden Cemile Hatun bt. Abdullah b. Abdurrahman’ın verâseti zevc-i metrûku Mustafa Ağa b. Hasan ile sadrî oğlu ol târîhde sagīr ve hâlâ kebîr Asâkir-i bahriye neferâtından Mehmed Şakir Ağa ve sadriye kebîre kızları Âişe Sıdıka ve Hadîce Hatunlara münhasıra, ba‘dehâ mezbûre Hadîce Hatun dahi vefât edip verâseti pederi mezbûr Mustafa Ağa’ya münhasıra ve tashîh-i mesele-i mîrâsları bi-hükmi’l-münâsahati’ş-şer‘iyye on altı sehmden olup sihâm-ı merkūmeden yedi sehmi mezbûr Mustafa Ağa’ya ve altı sehmi mezbûr Mehmed Şakir Ağa’ya ve üç sehmi dahi mezbûre Âişetü’s-sıdıka Hatun’a isâbeti tahakkukundan sonra verese-i mezbûrûndan sâhib-i arzuhâl mezbûr Mehmed Şakir Ağa mu‘arrefetü’z-zât mezbûre Âişetü’s-sıdıka Hatun hâzıra olduğu hâlde mahfil-i şer‘iyyâtda derûn-ı arzuhâlde mezkûrü’l-ism mezbûr Mustafa Ağa muvâcehesinde vâlidemiz ve mûrisemiz müteveffât-ı evvel-i mezbûre Cemile Hatun’un hîn-i vefâtında terekesi olan mecmû‘u onsekiz bin dokuz yüz guruş kıymetli her biri altın üzerine masnû‘ bir aded gül yüzük ve bir çift elmaslıca zümrüd küpe ve kezâlik her biri sîm üzerine masnû‘ bir adedi karanfil resminde ve bir adedi Latin yaprağı resminde ve bir adedi Dîvânhâne çivisi resminde ve bir adedi dal ta‘bîr olunur cem‘an dört aded elmas iğne ve yün memlû on bir aded minder ve kıtık memlû kırk üç duvar yasdığı ve bir nühâs kazgan ve sagīr ve kebîr beş aded ta‘âm sinisi ve sagīr ve kebîr on aded tencere ma‘a kapak ve iki aded câmeşûy leğeni ve on aded nühâs sahan ma‘a kapağı pederimiz mezbûr Mustafa Ağa fuzûlî ve bi-gayrı hakkın müstakillen ahz ü kabz etmekle mevcûde ise a‘yânından ve müstehlike ise ba‘de’s-sübût kıymetleri olan meblağ-ı mecmû‘-ı mezkûr benimle kız karındaşım hâzıra-i mezbûre Âişetü’s-sıdıka Hatun’un ber-mûceb-i münâsaha mezkûre hisse-i ırsiyemize isâbet eden cem‘an on bin altı yüz otuz bir guruş on para ve yine mahrûse-i mezbûre hâricinde Beyoğlu’nda Macar nâm mahâlde kâin ma‘lûmü’l-hudûd ve’l-müştemilât bir birine muttasıl üç bâb vakıf menzillerin nısf hisseleri vâlidemiz müteveffât-ı evlâ-yı mezbûre Cemile Hatun’un hayâtında ile’l-vefât bâ-temessük-i mütevellî bi’l-icâreteyn taht-ı tasarrufunda iken fevt oldukda menâzil-i mezkûrede mutasarrıfe olduğu nısf hisse-i şâyi‘a-i mezkûreler benimle kız karındaşım mezbûre Âişetü’s-sıdıka Hatun ve müteveffât-ı sâniye-i mezbûre Hadîce Hatun’a islâsen âdiyen ba‘de’l-intikāl mezbûre Hadîce Hatun dahi bilâ-veled fevt olup intikālen mutasarrıfe olduğu birer sülüs hisse-i şâyi‘aları mahlûl ve cânib-i vakfa âid ve râci‘ olmuş idi, fakat menâzil-i mezkûrenin nısf hisselerinden benimle kız karındaşım hâzıra-i mezbûrenin vech-i muharrer üzere mutasarrıflar olduğumuz birer sülüs hisse-i şâyi‘amızı pederimiz mezbûr Mustafa Ağa icâre-i müsemmât-ı ma‘lûme tesmiyesiyle bin iki yüz altmış bir senesi Muharremü’l-haramı gurresinden yetmiş senesi Zilhiccetü’ş-şerîfesi gāyetine gelince on sene müddet emr ve tevkîlimiz ve sâir hissedârlarımız ile ma‘an âhara icâr ve teslîm ve icâre-i müsemmât-ı mezkûresi olup müddet-i merkūmede müstecirleri yedlerinden bizim için bi’l-vekâle makbûzu olan cem‘an yirmi iki bin beşyüz guruşu bize vermeyip fuzûlî ve bi-gayrı hakkın kendi umûruna sarfla istihlâk etmekle meblağ-ı mezkûr yirmi iki bin beş yüz guruş ki min-haysü’l-mecmû‘ otuz üç bin yüz otuz bir guruş on parayı pederimiz mezbûr Mustafa Ağa’dan bi-tarîkı’d-damân hâlâ taleb ederiz deyü hâzıra-i mezbûre ile da‘vâya tasaddî ve ol vechile beynimizde münâza‘ât-ı kesîre ve muhâsamât-ı vefîre cereyân etmiş idi. El-hâletü hâzihi muslihûn tavassutuyla beynimiz ıslâh ve te’lîf olunup ben ber-vech-i muharrer tasaddî eylediğim huliyyât ve eşyâ ve evânî-i nühâsiye-i muharrere-i merkūmeden hisse-i ırsiye da‘vâmdan bin guruş ve sülüs an nısf hissehâ-yı menâzil-i merkūme icâresi da‘vâmdan dahi dört bin guruş ki cem‘an beş bin guruş üzerine ve kız karındaşım hâzıra-i merkūme Âişetü’s-sıdıka Hatun dahi ber-vech-i muharrer tasaddî eylediği huliyyât ve eşyâ ve evânî-i nühâsiye-i muharrere-i merkūmeden hisse-i ırsiye da‘vâsından rızâmla meccânen fâriğā olup mâ‘adâ icâre-i mezkûre da‘vâsından dört bin guruş üzerine her birimiz pederimiz mezbûr Mustafa Ağa ile bi’t-tav‘ ve’r-rızâ sulh olduğumuzda, ol dahi sulh-ı merkūmu kabûl ve bedel-i sulh olan meblağayn-ı mezkûreyn cem‘an dokuz bin guruşu benimle kız karındaşım hâzıra-i merkūme meclis-i sulhda kable’l-müfâraka def‘ ü teslîm eylediğinde biz dahi yedinden tamâmen ve kâmilen ahz ü kabz ve beynimizde iktisâm eylediğimizden sonra ben malımdan beş bin guruş, kız karındaşım hâzıra-i mezbûre dahi malından dört bin guruş pederimiz mezbûr Mustafa Ağa’ya iktirâz ve teslîm eylediğimizde ol dahi yedimizden ber-minvâl-i muharrer ba‘de’l-iktirâz ve’l-kabz meblağ-ı mecmû‘-ı merkūm dokuz bin guruş benimle kız karındaşım hâzıra-i mezbûre Âişetü’s-sıdıka Hatun’a zimmetinde sahîhan deyni olduğunu tâyi‘an ve kat‘iyyen ikrâr u i‘tirâf [19a] ve meblağ-ı mecmû‘-ı merkūm dokuz bin guruşu benimle kız karındaşım hâzıra-i mezbûreye minvâl-i muharrer üzere edâ ve teslîme ta‘ahhüd etmekle meblağ-ı mecmû‘-ı mezkûr dokuz bin guruşdan mâ‘adâ ziyâde müdde‘âlarımıza ve bi’l-cümle zikr olunan husûslara ve müteveffiyetân-ı mezbûretân Cemile ve Hadîce hatunların kâffe-i terekelerine ve hukūk-ı mîrâslarına müte‘allıka âmme-i de‘âvîden ben, kız karındaşım hâzıra-i mezbûre Âişetü’s-sıdıka hatun ile ma‘an pederimiz mezbûr Mustafa Ağa’nın zimmetini, ol dahi kezâlik bi’l-cümle husûs-ı mezkûrlara ve müteveffiyetân-ı mezbûretân Cemile ve Hadîce Hatunların kâffe-i terekelerine ve hukūk-ı mîrâslarına müte‘allıka âmme-i de‘âvîden benimle kız karındaşım hâzıra-i mezbûre Âişetü’s-sıdıka Hatun’un zimmetimizi tarafeynden her birimiz ibrâ-i âmm-ı sahîh-i şer‘î ile kabûlümüzü hâvî ibrâ ve iskāt eyledik deyü müdde‘î-i mukırr-ı mezbûr Mehmed Şakir Ağa’nın sâdır olan bi’l-cümle takrîr-i meşrûhunu mezbûr Mustafa Ağa ile hâzıra-i mezbûre Âişetü’s-sıdıka Hatun’dan her biri ba‘de’t-tasdîk mezbûr Mustafa Ağa ibrâdan müstesnâ meblağ-ı mecmû‘-ı merkūm dokuz bin guruş vech-i meşrûh üzere zimmedinde müdde‘î-i mezbûr Mehmed Şakir Ağa ile hâzıra-i mezbûre Âişetü’s-sıdıka Hatun’a sahîhan deyni olduğunu ba‘de’l-ikrâr meblağ-ı mecmû‘-ı mezkûr dokuz bin guruşun beş bin guruşunu müdde‘î-i mezbûr Mehmed Şakir Ağa’ya ve bâkīsi olan dört bin guruşunu dahi hâzıra-i mezbûre Âişetü’s-sıdıka Hatun’a edâ ve teslîme ta‘ahhüd eylediği tescîl ve huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu] Fî 2 Zilhicce sene [1]273. Ser-ketebe.