.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Mahmudpaşa Mahkemesi 1 Numaralı Sicil (H. 1240-1242 / M. 1825-1827)
cilt: 91, sayfa: 314
Hüküm no: 350
Orijinal metin no: [60b-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Hatice Hesna bt. Abdullah’ın Çalış köyü toprağındaki tarlalarını Abdüllatif Ağa’ya satması

Tarla mübâya‘ası 500 guruş.

Medîne-i Üsküdar’da İhsaniye mahallesinde sâkine Hadice Hesna bt. Abdullah b. Abdurrahman nâm hatun tarafından husûs-ı âti’l-beyânda vekîl olduğu zâtını ârifân Mustafa b. Yahya ve Ahmed b. Osman şehâdetleriyle sâbit olan Ali Ağa b. Abdullah meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde Silahşorân-ı hâssa’dan işbu bâ‘isü’l-vesîka Abdüllatif Ağa b. Abdullah mahzarında bi’l-vekâle ikrâr-ı tam ve takrîr-i kelâm edip vilâyet-i Anadolu’da Gönen kazâsında Çalış toprağında Kelosmanoğlu tarlası demekle arîf bir tarafdan değirmen yolu ve bir tarafdan İsmail tarlası ve bir tarafdan el-Hâc Abdullah tarlası ve taraf-ı râbi‘i ahladın dibinden geçen yol ile mahdûd tahmînen yirmi keyl tohum istî‘âb eder bir kıt‘a tarla ve Orçun tımarında Çalış Çiftliği yeri demekle arîf bir tarafdan Çalış mezarlığı ve bir tarafdan el-Hâc Abdullah tarlası ve bir tarafdan Sinekçi Osman tarlası ve taraf-ı râbi‘i tarîk iki yol arası ile mahdûd ve tahmînen elli keyl tohum istî‘âb eder bir kıt‘a ve Çalış Bayırı’nın Poyraz tarafında Değirmen Tepesi ve Çardakyeri demekle arîf bir tarafdan Yusuf kuyusu kurbünde yol ve bir tarafdan Palandız önünde cadde yol ve bir tarafdan Tataroğlu tarlası ve taraf-ı râbi‘i Durakçı’nın değirmen yolu ile mahdûd ve tahmînen yetmiş keyl tohum istî‘âb eder bir kıt‘a ve Hacı İbrahim mahlûlü demekle arîf Tataroğlu tarlası ve bir tarafdan Helvacıoğlu tarlası ve bir tarafdan bayırda olan koru ve taraf-ı râbi‘-i tarîk-i âm ile mahdûd tahmînen altı keyl tohum istî‘âb eder bir kıt‘a ve Çalış Deresi karşısında Çalış mer‘ası demekle ma‘rûf bir tarafdan dere-i mezkûr ve bir tarafdan Hacıoğlu tarlası ve bir tarafdan İsmail tarlası ve bir tarafdan Çalış Deresi gerisinden geçen ova yolu ile mahdûd tahmînen yüz yetmiş keyl tohum istî‘âb eder bir kıt‘a ve yine mer‘a-yı mezkûr ittisâlinde vâki‘ bir tarafdan Baboğlu Hasan tarlası ve bir tarafdan Yudanoğlu Hacı Mustafa tarlası ve bir tarafdan Kiren’den geçen yol ile mahdûd tahmînen otuz keyl tohum istî‘âb eder bir kıt‘a ve Orçun tımarında Orçun tarla demekle arîf bir tarafdan Çalış Bayırı altında olan yol ve bir tarafdan dere kurbünde Yöğrük yolu ve Azıkoğlu Hacı Hasan tarlası ve bir tarafdan Yukarı mahalle Sipâhîoğlu tarlası ile mahdûd tahmînen yüz seksen keyl tohum istî‘âb eder bir kıt‘a ve Orçun tımarında Çulha yeri demekle arîf bir tarafdan Serhoşoğlu tarlası ve bir tarafdan Çalış Deresi ve bir tarafdan Kethudâoğlu Hasan tarlası ve bir tarafdan Yöğrük yolu ve bir tarafdan Satıroğulları tarlası ile mahdûd tahmînen elli beş keyl tohum istî‘âb eder bir kıt‘a ve def‘a Orçun tımarında Çulha yeri demekle arîf bir tarafdan Yöğrük yolu ve bir tarafdan Orçun ve Kebe Çatar yolu ve bir tarafdan Emir Abdullah tarlası ve bir tarafdan Orta Minas yolu ile mahdûd tahmînen elli keyl tohum istî‘âb eder bir kıt‘a ve def‘a Orçun tımarında Eski Atçayırı ve Abacu ve İlyas ve Kaçıkoğlu ve Hacıoğlu tarlası demekle arîf bir tarafdan Sabuncu Irmağı ve bir tarafdan Çirişlik tarlası ittisâlinde dere yolu ve bir tarafdan Bayır yolu ve bir tarafdan Celeb İbrahim tarlası ve bir tarafdan Azıkoğlu Kara Ali tarlası ve bir tarafdan Kethudâoğlu Ömer’in oğlu Halil tarlası ile mahdûd tahmînen iki yüz keyl tohum istî‘âb eder bir kıt‘a ki cem‘an sekiz yüz otuz bir keyl tohum [61a] istî‘âb eder on kıt‘a tarlaların mecmû‘undan elli bir keyl tohum istî‘âb eder mukaddem ifrâz olunmuş mahâll-i âharın ve mâ‘adâ yedi yüz seksen keyl tohum istî‘âb eder mahâlli bir kıt‘a hüccet-i şer‘iye mantûkunca akd-i âti’z-zikrin sudûruna değin müvekkilem mezbûre Hâce Hadice Hesna Hatun’un mülkü olmağla ben zikr olunan tarlalardan müvekkilem mezbûrenin mülkü olan yedi yüz seksen keyl tohum istî‘âb eder tarlalarını tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî şurût-ı müfsideden ârî bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ve safka-i vâhide ile merkūm Abdüllatif Ağa’ya beş yüz guruşa bi’l-vekâle bey‘ ü temlik ve mahâllinde zabta tarafımdan merkūmu bi’l-vekâle taslît eylediğimde ol dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük ve kabûl eyledikden sonra semeni olan meblağ-ı mezbûr beş yüz guruşu müşteri-yi merkūm bana def‘ ü teslîm ben dahi yedinden bi’l-vekâle tamamen ahz ü kabz eyledim, fîmâ-ba‘d emlâk-ı muharrere-i mezkûre merkūm Abdüllatif Ağa’nın emvâl-i müşterâsı ve hakk-ı sırfı olup müvekkilem mezbûrenin kat‘a alâka ve medhali kalmamağla mebî‘-i mezkûrun tağrîr ve gabnine müte‘allika âmme-i da‘vâdan her birimiz âharın zimmetini bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ibrâ ve iskāt ve her birimiz ber-vech-i muharrer âharın ibrâsını kabûl eyledik dedikde gıbbe[‘t-tasdîki’ş-şer‘î mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.]

Fî 14 B sene [1]242.

Şühûdü’l-hâl: Mustafa b. Abdullah, Süleyman Efendi.