.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Rumeli Sadâreti Mahkemesi 40 Numaralı Sicil (H. 1033-1034 / M. 1623-1624)
cilt: 46, sayfa: 156
Hüküm no: 137
Orijinal metin no: [25b-3]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mehmed Efendi’nin terekesinden bazı kıymetli kitap ve eşyâyı haksız yere alıkoyan Firecik kadısı Abdülkerim Efendi ile müteveffânın kız kardeşinin sulh oldukları

Bundan akdem vilâyet-i Rumeli’nde Firecik nâm kasabada müteveffâ olup “Allâme” demekle meşhûr olan Mehmed Efendi b. Süleyman’ın li-ebeveyn kız karındaşı ve hasren vârisesi olup hâlâ mahmiye-i Kostantiniyye’de Karagümrük mahallesinde sâkine olan Sultan Hatun bt. Süleyman mahfil-i şer‘-i şerîfde sâbıkā Firecik kādısı olan fahrü’s-sâde mecma‘u’ş-şeref ve’s-siyâde mevlânâ Şerîfî es-Seyyid Abdülkerim Efendi b. es-Seyyid Mehmed Efendi mahzarında ikrâr ve takrîr-i kelâm edip târîh-i kitâbdan on yıl mukaddem karındaşım müşârun-ileyh Mehmed Efendi kasaba-i mezbûrda müteveffâ oldukda müşârun-ileyh Şerîfî Efendi kādı bulunmağın resm-i kısmet nâmına bi-gayr-i vech-i şer‘î terekesinden dört bin akçe kıymetli bir Tefsîr-i Ebussuûd ve üç bin akçe kıymetli bir Kāmus ve üç bin akçe kıymetli bir Sadri’ş-şerî‘a ve iki bin akçe kıymetli bir Sadri’ş-şerî‘a ve altı bin akçe kıymetli beynimizde isimleri ma‘lûm on üç kıt‘a kitâb ve iki bin akçe kıymetli bir yeni nebâtî inâyet ve iki bin akçe kıymetli bir yeşil inâyet ve dört bin akçe kıymetli şîr-i mâhîden bir gümüşlü devvâre ve iki bin akçe kıymetli bir yeni döşek ve dört bin akçe kıymetli bir mercan tesbih ve iki bin akçe kıymetli bir ibrişim kırmızı seccâde ve bin beş yüz akçe kıymetli bir Selânik keçesi ve üç bin akçe kıymetli tilki kürklü Musûlî? ferâce ve bin iki yüz akçe kıymetli bir beyaz tor kuşak ve bin beş yüz akçe kıymetli bir gümüşlü bıçak ve bin akçe kıymetli bir gümüşlü bıçak ve bin akçe kıymetli bir altunlu yasdık ahz eyledi deyü müşârun-ileyhden da‘vâ ve taleb edip beynimizde küllî nizâ‘ ve cidâl vukū‘undan sonra tavassut-ı muslihîn ile altı bin fıddî akçeye beynimizde akd-i sulh inşâ edip bedel-i sulhu bi’t-tamâm müşârun-ileyh yedinden alıp kabz edip zimmetini husûs-ı mezkûra müte‘allık olan âmme-i de‘âvî ve mutâlebâttan ibrâ-i âmm-ı kātı‘u’n-nizâ‘la ibrâ eyledim min-ba‘d müşârun-ileyh Şerîfî Efendi ile husûs-ı mezbûra müte‘allık da‘vâ ve nizâ‘ım yokdur dedikde gıbbe’t-tasdîk mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Hurrire fî-evâhiri sene.

Şuhûdü’l-hâl: Umdetü kuzâti’l-eslâf mevlânâ Şefî‘î Efendi b. Ömer Efendi, zahrü vülâti’l-e‘âlî Mevlânâ Mahmud Efendi, Kıdvetü’l-kuzât Mevlânâ Hasan Efendi, Fahrü’l-müderrisîn Mevlânâ Ahmed Efendi, zahrü’l-akrân Ahmed Ağa reîsü’l-muhzırîn, el-Hâc Mahmud b. Abdullah.