.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Rumeli Sadâreti Mahkemesi 40 Numaralı Sicil (H. 1033-1034 / M. 1623-1624)
cilt: 46, sayfa: 161
Hüküm no: 146
Orijinal metin no: [27a-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Ayşe bt. Mustafa’nın Ömer Kethüdâ tarafından Şeyh Yavsi Zâviyesi mühimmâtı için vakfedilen nakit paradan aldığı borca karşılık rehin bıraktığı kıymetli eşyâlarının iâdesi

Mahmiye-i İstanbul’da merhûm-ı mağfiret-nişân Sultan Bâyezid Hân Câmi‘i kurbünde Emin Bey mahallesi sâkinelerinden bâ‘isetü’l-kitâb Âişe bt. Mustafa nâm hatun tarafından husûs-ı âtîye vekîl olup mahzar-ı hasm-ı şer‘îde bimâ hüve nehcü’s-sübût şer‘an vekâleti sâbite olan fahrü’l-cüyûş Ali Çavuş b. İbrahim mahfil-i şer‘-i hatîrde Ömer kethüdâ demekle ma‘rûf sâhibü’l-hayrın mahmiye-i merkūmede firdevs-i âşiyân Sultan Selîm Hân Câmi‘i kurbünde merhûm Şeyh Yavsi Zâviyesi mühimmâtı içün vakf eylediği nükūdun bundan akdem mütevellîsi iken müteveffâ olan Mustafa Çelebi b. Atâullah nâm kimesnenin sulbî oğlu olup vakf-ı mezbûr kâtibi olan Atâullah Çelebi mahzarında bi’l-vekâle takrîr-i kelâm edip müvekkilem mezkûre Âişe merkūm Mustafa Çelebi’den mukaddem vakf-ı mezbûrun mütevellîsi olan işbu hâzır fi’l-meclis Nasrullah Çavuş b. İsmail nâm kimesnenin zamân-ı tevliyetinde mâl-ı vakf-ı mezkûrdan mu‘âmele-i şer‘iyye tarîkiyle on bin fıddî akçe alıp mukābelesinde bir gümüşlü kemer raht ve bir altun neftî kolan üzere ak kingireli altmış miskāl bir çengel kuşak ve iki gümüşlü gaddâre rehin vaz‘ edip ba‘dehû tevliyet-i mezbûre mezkûr Nasrullah Çavuş’un üzerinden merkūm Mustafa Çelebi’ye tevcîh olunup zabtı içün yedine berât-ı şerîf-i âlîşân verilmeğin mezbûr Nasrullah Çavuş rehâin-i mezkûreyi hâl-i sıhhatinde izn-i hâkimü’ş-şer‘le mezkûr Mustafa Çelebi’ye def‘ u teslîm edip ol dahi ahz u kabz etmiş idi hâlâ mezkûr vefât edip tevliyet-i mezbûre taraf-ı sultandan Mehmed b. Receb nâm kimesneye tevcîh olunmağla mezbûr Mehmed rehâin-i mezkûreyi merkūm Atâullah Çelebi’den taleb eylediğimde mezkûr Atâullah Çelebi verâseti hasebiyle zikr olunan çengel kuşakdan mâ‘adâsını tevliyeti hasebiyle mezkûr Mehmed’e teslîm edip zikr olunan kuşağı vermekde ta‘allül eder hakīkat-i hâl mezbûrdan suâl olunup takrîri tahrîr olunması matlûbumdur dedikde gıbbe’t-taleb mezbûr Atâullah Çelebi cevâbında fi’l-hakīka babam müteveffâ-yı mezbûr vakf-ı mezkûra mütevellî olduğunda mezkûr Nasrullah Çavuş’un yedinden mezbûre Âişe’nin vaz‘ eylediği rehâin-i mezkûreden bir gümüş raht ve bir gümüş neftî kolan üzere ak kingireli altmış dirhem mikdârı bir çengel kuşak ve iki gümüşlü gaddâreyi alıp kabz edip lâkin mücehhelen vefât etmekle muhallefâtından zikr olunan bir gümüş kemer raht ile iki gümüşlü gaddâreyi bulup hâlâ mütevellî olan mezkûr Mehmed’e teslîm eyledim zikr olunan çengel kuşak bulunmayıp ve nice olduğu dahi ma‘lûmum değildir deyicek vâkı‘ hâl hıfzan li’l-makāl ketb ve imlâ olundu.

Tahrîren fî-evâsıtı şehri Şa‘bâni’l-mu‘azzam fî-şühûr sene selâse ve selâsîn ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: Zahrü’s-siyâde es-Seyyid Nasuh Çavuş b. es-Seyyid Mehmed, zahrü’l-cüyûş es-Seyyid Ali Çavuş b. es-Seyyid Süleyman, İbrahim Çavuş b. Abdullah, Mustafa Bey b. Mehmed el-mütevellî, Mevlânâ İbrahim Efendi b. Süleyman, Ali b. Mahmud, fahrü’l-müderrisîn mevlânâ Ahmed Efendi b. Mehmed, Mehmed b. Mustafa, Hasan b. Mirza ve gayruhüm.