.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Rumeli Sadareti Mahkemesi 56 Numaralı Sicil (H. 1042-1043/M. 1633)
cilt: 14, sayfa: 129
Hüküm no: 107
Orijinal metin no: [21a-2]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Merve Hatun bt. Ebûbekir’in nukûd vakfiyesi

Vakfiye-i Merve Hâtun bt. Ebûbekir Hamd-i mevfûr ve şükr-i nâ-mahsûr ol hâlik-i ibâd ve vâkıf-ı mâ fi’l-fuâd ve cenâb-ı vâlâ-nisâbına ref‘ olunur ki vasiyyeti hayr-zâd ve zahr-ı yevm-i mî‘âd eyledi. Ve salât ü selâm ol seyyid-i enâm ve sened-i hâs ve âm hazretlerinin meşhed-i münevver ve merkad-i mu‘attarına îsâr ve nisâr olunur ki, ümmetini sübül-i hakka da‘vet ve tâ‘at ve ibâdet ile vasiyyet eyledi. Ve bakiyye-i nakıyye-i selâm ü peyâm âl ü evlâd-ı kirâm ve ashâb ü ahbâb-ı zevi’l-ihtirâmları meşâhid-i aliyye ve merâkıd-ı seniyyesine ihdâ olunur ki, her biri mütevellî-i cihât-ı dîn ve nâzır-ı şer‘-i seyyidi’l-mürselîndirler. -Rıdvânullâhi te‘âlâ aleyhim ecma‘în.- Ve ba‘d dâ‘î-i tahrîr-i kitâb-ı anberîn-nikāb ve bâ‘is-i tastîr-i hitâb-ı müstetâb budur ki, dârü’s-saltanati’s-seniyye mahmiyye-i Kostantıniyye’de Baba Hasan Alemî mahallesinde bundan akdem müteveffât olan sâhibetü’l-hayrât, tâlibetü’l-meberrât fahrü’l-muhadderât zahrü’l-muvakkarât Merve Hâtun bt. Ebûbekir hâl-i hayât ve kemâl-i sıhhat-i zâtında vesâyâ-yı şer‘iyyesi nâfize ve tasarrufât-ı mer‘iyyesi câize olduğu hâlde silk-i mülkünde münselik ve muntazam olan sekiz bin akçe kıymetli bir mücevher istefan ve yedi bin akçe kıymetli bir la‘l küpe ve kezâlik yedi bin akçe kıymetli doksan yedi aded dizi inci ve bin beş yüz akçe kıymetli bir la‘l hâtem ve sekiz bin akçe kıymetli bir mücevher kuşak cem‘an otuz bir bin beş yüz akçe kıymetli beş kıt‘a halısı ba‘de vefâtihâ bey‘ olunup semenlerinden kemâ yenbağī techîz ve tekfînine ve sâir levâzım-ı mühimmesine harc ve sarf olundukdan sonra bakiyyesi vech-i âtî üzre vakf ve habs olunmak için vasiyyet edip, zevc-i metrûkü umdetü’l-a‘yân Mirza Çavuş b. Mustafa nâm kimesneyi vasîyy-i muhtâr nasb ve ta‘yîn edip eşyâ-i merkūmeyi def‘ ve teslîm etmekle mûmâ-ileyh Mirza Çavuş dahi vesâyet-i merkūmeyi kabûl ve eşyâ-i mersûmeyi kabz ve tesellüm edip, ba‘de vefâtihâ bey‘ ve esmân-ı merkūmeden bi’l-vesâye mesârif-i mezbûre harc ve sarf eyledikden sonra yetmiş üç riyâl guruş bakiyye kaldığı hakîm-i muvakki‘ü’l-kitâb -tûbâ leh ve hüsnü me’âb- huzûrunda zâhir ve müte‘ayyin ve sâbit ve mütebeyyin olmağın, vasîyy-i mûmâ-ileyh Mirza Çavuş meclis-i şer‘-i lâzımü’t-tevkīrde hâzır olup, meblağ-ı merkūm yetmiş üç riyâl guruşu bi’l-vesâye hasbeten lillâh ve taleben li-merzâtihî vakf-ı sahîh-i şer‘î ve habs-i sarîh-i mer‘î ile vakf ve habs edip şart eyledi ki, mâl-ı mevsûf ve meblağ-ı mevkūfun senede on guruşu on bir guruş ve rub‘ guruş ziyâde olmak üzre rehn-i kavî ve kefîl-i melî ile ber vech-i mübâh ve helâl istirbâh ve istiğlâl olunup, hâsıl olan rey‘-i galle ve nemâ ve fazlasından yevmî ikişer akçe vazîfe ile müteveffât-ı merkūme rûhu için günde bir cüz’-i şerîfin tilâveti evvelâ Ali Efendi b. Abdurrahman nâm kimesneye meşrûta olup, ba‘dehû re’y-i hâkimü’ş-şer‘le bir müstahık kimesneye tevcîh oluna ve tevliyet-i merkūme dahi ibtidâ vasîyy-i merkūm Mirza Çavuş’a meşrûta olup ba‘dehû mahmiye-i merkūmede Takyeciler çarşısı evkāfının mütevellîsi olan kimesneye meşrûta ola. Ve zikr olunan murâbahanın kalîl ü kesîr fazlası ber vech-i mu‘tâd vakf-ı merkūmun muhâsebesi defteri mühimmâtına sarf oluna. Ve eğer mürûr-ı eyyâm hasebi ile vakfa fütûr gelip şerâyit-i merkūmeye ri‘âyet müte‘azzir olur ise hâsıl olan rey‘-i galle mutlakā fukarâ-i müslimîne sarf oluna deyü vech-i merkūm üzre tebyîn-i vakf ve ta‘yîn-i harc ve sarf edip, ahkâm-ı vakfı te’bîd ve mebânî-i hayrı te’kîd için meclis-i şer‘-i hatîrde li ecli’t-tescîl mütevellî nasb eylediği zahrü’l-a‘yân Veli Ağa b. Mustafa’ya nukūd-ı merkūmeyi teslîm eyledim, ol dahi vakfiyet üzre kabz ve tesellüm eyledi deyü bi’t-tav‘i’s-sâf ikrâr ve i‘tirâf eyledikde mütevellî-i merkūm dahi mersûm Mirza Çavuş’u kelimât-ı meşrûhasında bi’l-muvâcehe tasdîk ve vech-i muharrer üzre kabz ve tesellüm eylediğini tahkīk edip, emr-i vakf ve teslîm kemâ hüve hakkahû ikmâl [ve] tetmîm olundukdan sonra vasîyy-i merkūm Mirza Çavuş’dan vakf-ı derâhim ve denânîr eimme-i selâse-i nehârîr re’y-i münîr ve mezheb-i hatîrinde bâtıl ve ona müteferri‘ olan şurût ve kuyûd hilye-i sıhhat ve kabûlden bi’l-külliye âtıldır deyü ber vech-i mu‘tâd rücû‘ ve istirdâd bâbında nizâ‘ ve mütevellî-i merkūmdan imsâk ve teslîmden imtinâ‘ vâki‘ olup, hâkim-i müşârunileyh huzûrunda müterâfi‘ân ve fasl ve hükme tâlibân olduklarında, hâkim-i mûmâ-ileyh dahi cânib-i vakfa nazar ve mubtıl-ı hayr olmakdan hazer edip, âlimen bi’l-hilâfi’l-cârî beyne’l-eimmeti’l-eşrâf vakf-ı nukūdun evvelâ sıhhatine ve sâniyen İmâm-ı Rabbânî Ebû Yusuf eş-şehîr bi’l-imâmi’s-sânî mezheb-i şerîfi üzre lüzûmuna hükm-i sahîh-i şer‘î edip, min ba‘d vakf-ı merkūm vakf-ı sahîh-i lâzım ve habs-i sarîh-i mütehattim olup nakz ve tebdîli muhâl ve tağyîr ve tahvîli mümteni‘ü’l-ihtimâl oldukda, sûret-i hâl gıbbe’t-taleb ve’s-suâl ketb ve tahrîr olundu. Tahrîren fî evâsıti’l-Muharremi’l-harâm li sene selâsin ve erba‘în ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Mahmud Efendi b. Mustafa el-İmâm, Ali Halîfe b. ( ) el-Müezzin, Fahrü’l-kuzât Mehmed Efendi b. Mehmed el-kadı, Ali Efendi el-Müderris, Hasan Bey b. Abdullah el-Yesârî, Fahrü’n-neccâr Ömer Çelebi b. Ali, Mehmed Beşe b. Yusuf çukadâr, Derviş b. Abdullah, Mustafa Bey b. Abdurrahman el-Yesârî ve gayruhüm.