Bab Mahkemesi 54 Numaralı Sicil (H. 1102 / M. 1691) cilt: 20, sayfa: 223 Hüküm no: 255 Orijinal metin no: [41b-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Kadılığa tayin edilip tasarruf etmeden vefat eden Mustafa Efendi b. Mehmed’in masraflarının varislerine iadesi
Husûs-ı âti’l-beyânın mahallinde ketb ü tahrîri için savb-ı şer‘den bi’l-iltimâs irsâl olunan Abdullah Efendi b. el-Hâc Veli hâlâ Anadolu Kazaskeri olan a‘lemü’l-ulemâ’i’l-mütebahhirîn efdalü’l-fudalâ’i’l-müteverri‘în hallâlü’l-müşkilât[i’d-dîniyye] keşşâfü’l-mu‘dilâti’l-yakīniyye alemü’l-ilm ve’l-hüdâ menârü’l-fazl ve’t-tükā sa‘âdetlü es-Seyyid Ali Efendi hazretlerinin tezkireciliği hizmetiyle şeref-yâb olan umdetü’l-müderrisîni’l-kirâm Mehmed Efendi b. el-merhûm Süleyman Efendi’nin mahmiye-i İstanbul’da Çerağî Hasan mahallesinde vâki‘ menziline varıp, zeyl-i kitâbda muharrerü’l-esâmi müslimîn huzûrlarında akd-i meclis-i şer‘-i hatîr eyledikde, vilâyet-i Anadolu’da nevâhî-i Alâiye kazâsında Görene nâm karye ahâlîsinden olup muvakkaten Kaş kadısı iken mahmiye-i mezbûrede Topkapısı kurbunda Şahsultan mahallesinde sâkin iken fevt olan Mustafa Efendi b. Mehmed b. Osman’ın verâseti, vâlidesi Fâtıma bt. Yusuf b. Abdullah ile li ebeveyn er karındaşı İbrahim Çelebi’ye münhasıra olduğu ve kendi tarafından asîl ve mezbûre Fâtıma Hâtun tarafından husûs-ı âti’z-zikre vekîl olduğu zât-ı mezbûreyi ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân olan Mehmed Çelebi b. Osman ve Osman b. Mehmed şehâdetleriyle hasm-ı şer‘-i câhid mahzarında şer‘an sâbit ve sübût-ı verâset ve vekâletine hükm-i şer‘î lâhık olan merkūm İbrahim Çelebi meclis-i ma‘kūd-ı mezbûrda, mûmâ-ileyh Mehmed Efendi mahzarında asâleten ve vekâleten ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip, mûrisimiz mezbûr Mustafa Efendi hâl-i hayâtında zikr olunan Kaş kadılığı kendiye tevcîh olundukda mûmâ-ileyh Mehmed Efendi’ye tezkire harcı ve mektûb ve mukayyed için yirmi iki guruş ve müjde için iki bin beş yüz akçe ve kapı harcı bin akçe def‘ ve teslîm eyledikden sonra kazâ-i mezbûru zabt etmeyip ve meblağ-ı mezbûru kable’l-ahz merkūm Mustafa Efendi fevt olmağla, meblağ-ı mezbûr irsen bize isâbet etmiş idi. Hâlâ mûmâ-ileyh Mehmed Efendi zikr olunan yirmi iki guruş ile üç bin beş yüz akçeyi bana red ve teslîm, ben dahi asâleten ve vekâleten ahz u kabz ve tesellüm eyledim. Min ba‘d meblağ-ı mezbûrdan bir akçe ve bir habbe bâkī kalmadı dedikde, gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î vâki‘ hâli mezbûr Abdullah Efendi mahallinde tahrîr, ba‘dehû ma‘an ba‘s olunan Mahmud b. Ömer ile meclis-i şer‘a gelip haber vermeğin, mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’t-tâsi‘ min Cumâdelâhire li sene isneteyn ve mi’e ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Umdetü’l-kuzât Mehmed Efendi, Mahmud Bey b. Ali, Halil Çelebi b. Ahmed, Molla Ahmed b. Ali, Hasan b. Mustafa, Osman Çelebi b. Mehmed ve gayruhüm.
|