|
Rumeli Sadareti Mahkemesi 80 Numaralı Sicil (H. 1057-1059/M. 1647-1649) cilt: 15, sayfa: 157 Hüküm no: 159 Orijinal metin no: [37b-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Emine bt. Mehmed Halife’nin kullanmakta olduğu evi, davacı Rukiye bt. Hayreddin’e teslim etmesine karar verildiği
Mahmiye-i İstanbul’da Harâccı Muhyiddin mahallesi sâkinelerinden işbu sâhibü’l-kitâb Rukiye Hâtun bt. Hayreddin meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde merhûm el-Hâc Cafer Vakfı’ndan olup zikr-i âtî menzile vaz‘-ı yed eylediği şer‘an sâbite olan Emine bt. Mehmed Halîfe mahzarında vakf-ı mezbûre bi’l-fi‘l mütevellî olan ( ) huzûrunda mezbûre Emine üzerine da‘vâ edip mezbûre Emine merhûm el-Hâc Cafer Vakfı’ndan olan mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafı Sultan nâm Hâtun mülküne ve bir tarafı Dilaver Bey b. Abdullah mülküne ve iki tarafı tarîk-i âmma müntehî büyût-ı müte‘addideyi müştemil bin kırk üç Saferi’nde vâki‘ harîk-i âlîde muhterik oldukda arsa-i sırfa kalıp taraf-ı vakıf da müsâ‘ade olmamağla bin kırk dört Cumâdelûlâsı selhinde vakf-ı mezkûra bi’l-fi‘l mütevellî olan Süleyman arsa-i mezkûreyi ayda on beşer akçe icâre-i müeccele ile ve arsa-i mezkûre üzerine ihdâs olunacak binâ icâre-i mu‘accelesine mahsûb olmak üzre işbu Emine’nin vâlidesi Havva bt. Hüsâmeddin nâm Hâtun’a îcâr ve teslîm edip ol dahi istîcâr ve tesellüm eyledikden sonra arsa-i mezbûre üzerine hâlâ mevcûd olan müştemilâtını kendi malıyla icâre-i mu‘acceleye mahsûb olmak üzre binâ edip tasarrufunda olduğu hâlde menzil-i mezkûrun cemî‘ arsa ve binâsını bin kırk dokuz târihinde bana yirmi bin râyic fi’l-vakt akçe mukābelesinde mütevellî-i vakf-ı mezbûr ma‘rifetiyle ferâğ ve tefvîz ve teslîm eyledi. Ben dahi tefevvüz ve tesellüm edip hakk-ı makbûzum iken hâlâ işbu Emine ve li ebeveyn karındaşı gāyib ani’l-meclis Derviş menzil-i mezkûra nâ-hak vaz‘ ederler. Suâl olunup hâlâ işbu Emine menzil-i mezkûrdan yed-i mubtılasını izâle edip bana teslîm olunmasın taleb ederim dedikde gıbbe’s-suâl mezkûre Emine cevâbında zikr olunan menzil arsası vech-i meşrûh üzre on beş akçe üzre babam mezkûr Mehmed’in yedinde iken babam mezbûr icâre-i mu‘acceleye mahsûb olmak üzre izn-i mütevellî vakf-ı mezbûr ile arsa-i mezkûrede olan cemî‘ müştemilâtını kendi malıyla binâ edip vefâtından sonra cemî‘ menzil-i mezkûrun nısfı bi hasebi’l-âde bana ve nısf-ı âharı dahi karındaşım mezkûra intikāl edip hakk-ı ârızım olmağla vaz‘-ı yed eder dedikde gıbbe’l-istintâk müdde‘iye-i mezkûre Rukiye cevâbında işbu Emine vâlidesi mezkûre Havva cemî‘ menzil-i mezbûru bana ferâğ ve tefvîzinden sonra benden istîcâr edip nice sene icâresini bana def‘ ve teslîm eylemişler, bu vechile cevâb-ı meşrûhunda mubtıladır dedikde gıbbe’l-istifsâr mezkûre Emine menz> edicek, ba‘de’l-istîcâr ve def‘ü’l-îcâre da‘vâya hakk-ı intikāl-i meşrûh sahîha olmamağla ikrâr mûcebince mezbûr Emine da‘vâ-yı meşrûhasından men‘ u def‘ olunup menzil-i mezkûrdan kasr-ı yedine ve müdde‘iye-i mezbûre Rukiye’ye teslîmine mezkûr Emine üzerine şerâyit hükm olunup, şer‘iyy-i mer‘î olduğu hâlde hükm olunup mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâdî aşer min şehr-i Rebî‘ulâhir li sene tis‘a ve hamsîn ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: El-Hâc Hamza b. Mehmed, Yusuf Çelebi b. Mustafa, Ahmed Çavuş b. Mübâşir Ali, Süleyman Çelebi b. Mehmed er-râcil, Kâtibü’l-hurûf Mustafa Çelebi.
|