.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Rumeli Sadareti Mahkemesi 80 Numaralı Sicil (H. 1057-1059/M. 1647-1649)
cilt: 15, sayfa: 176
Hüküm no: 184
Orijinal metin no: [43a-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mehmed b. Frenk Mehmed Ağa’nın vârisi küçük oğlu Ali’nin vakıf bozahâne arsasındaki hissesininin vasîsi tarafından Hasan Çelebi’ye satıldığı

Mahmiye-i İstanbul’da Kalenderhâne mahallesinde sâkin iken vefât eden Mehmed b. Frenk Mehmed Ağa’nın sulbî sagīr oğlu Ali Çelebi’nin tesviye-i umûruna kıbel-i şer‘-i enverden mansûb vasîsi olan Mustafa Bey b. Selim meclis-i şer‘de mahmiye-i mezbûrede Hoşkadem mahallesinde sâkin Hasan Çelebi b. Sinan mahzarında bi’l-vesâye tav‘an ikrâr ve i‘tirâf edip mezbûr Hızır Çelebi Vakfı’ndan olup mahmiye-i mezbûrede Cebeali kapısı hâricinde vâki‘ bir tarafı Aleksandra tasarrufunda olan arz-ı hâliye ve bir tarafı Abbas Ağa oğlu ( ) tasarrufunda olan arz-ı hâliyeye ve bir tarafı sâhil-i bahr ve bir tarafı tarîk-i âmma müntehî tûlen kırk beş zirâ‘ ve arzan on zirâ‘ mezbûre hâne arsası senede yedi yüz yirmi akçe mukāta‘a ve ma‘rifet-i mütevellî ile müteveffâ-yı mezbûr Mehmed Ağa’nın ile’l-vefât taht-ı tasarrufunda olup ba‘de vefâtihî intikāl-i âdî ile sagīr-i merkūm ve âhar Çelebi oğulları olup ba‘dehû bundan akdem vefât eden Abdülbâkī Çelebi’ye isâbet ve intikāl eyeldikden sonra mezbûrân Abdülbâkī Çelebi ve Mahmud Çelebi dahi vefât edip zikr olunan bozahâne arsasının sülüsân sehm-i şâyi‘i taraf-ı vakf-ı mezbûra intikāl etmekle vakf-ı mezbûrun bi’l-fi‘l berât-ı âlî ile mütevellîsi olan işbu hâzır bi’l-meclis Receb Çelebi b. Muharrem mârrü’z-zikr sülüsân sehm-i şâyi‘i bi’t-tevliye taraf-ı vakf-ı mezbûr için zabt ve tasarruf eyledikden sonra sagīr-i mezbûr Ali Çelebi’nin dahi sülüs hissesi üzerine müceddeden binâya mâlı? vefâ etmeyip ve her sene taraf-ı vakf-ı mezbûra mukāta‘a vermekle sagīr-i merkūme nef‘i olmayıp her vechile zararı dahi mütehakkık olmağla ben dahi zikr olunan sülüs hisse-i şâyi‘asını bedel-i misli ile âhara ferâğ ve tefvîz eylemekliğe murâd eylediğimde zikr olunan sülüs hissenin bedel-i ferâğ-ı misli ancak üç bin akçe idiğin ehl-i vukūf tahmîn ve takvîmi ile sâbit ve mütehakkık oldukdan sonra hâlâ mezbûr Hasan Çelebi altı bin cedîd akçe bedel-i ferâğ ile tâlib ve râgıb olmağla sagīr-i mezbûra nef‘i azîmi zâhir olmağın ben dahi vesâyetim hasebiyle mârrü’z-zikr arsa-i hâliyeden sagīr-i mezbûrun hisse-i mezkûresi olan sülüs hisse-i şâyi‘asını cümle hukūkuyla mütevellî-i vakf-ı mezbûr ma‘rifetiyle mezbûr Hasan Çelebi’ye altı bin râyic fi’l-vakt akçe mukābelesinde ferâğ ve tefvîz ve teslîm edip ol dahi minvâl-i meşrûh üzre tefevvüz ve tesellüm ve kabûl eyledikden sonra bedel-i ferâğ olan meblağ-ı mezbûr altı bin akçeyi bi hükmi’l-vesâye sagīr-i mezbûr için merkūm Hasan Çelebi yedinden tamâmen ahz u kabz eyledim dedikde vasiyy-i mezbûru ikrâr-ı meşrûhunda el-mukarru lehü’l-merkūm Hasan Çelebi vicâhen tasdîk ve şifâhen tahkīk eyledikden sonra mütevellî-i merkūm Receb Çelebi dahi meclis-i mezbûrede merkūm Hasan Çelebi mahzarında bi’t-tevliye ikrâr ve i‘tirâf edip mârrü’z-zikr bu bozahâne arsasının müteveffâ-yı mezbûrân Abdülbâkī Çelebi ve Mahmud Çelebi’den taraf-ı vakf-ı mezbûra intikāl eden sülüsân sehm-i şâyi‘lerini ba‘de’l-müzâyede ve inkıtâ‘i’r-rağbe tevliyetim hasebiyle mukāta‘a-i meşrûhası ile merkūm Hasan Çelebi’ye on iki bin fıddî râyic fi’l-vakt akçe mukābelesinde ferâğ ve tefvîz ve teslîm edip ol dahi muharrer üzre tefevvüz ve tesellüm ve kabûl eyledikden sonra bedel-i ferâğ olan meblağ-ı mezbûr on iki bin akçeyi bi hükmi’t-tevliye taraf-ı vakf-ı merkūm için mezbûr Hasan Çelebi yedinden tamâmen ahz u kabz eyledim dedikde mütevellî-i mezbûrun dahi minvâl-i meşrûh üzre cârî ve sâdır olan ikrârında el-merkūm Hasan Çelebi vicâhen tasdîk ve şifâhen tahkīk edicek, mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Tahrîren fi’l-yevmi’s-sâdis min şehri Rebî‘ulâhir li sene tis‘a ve hamsîn ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Mustafa Efendi b. Abdülmümin, Hızır Çelebi b. Mehmed, Hüseyin Çelebi b. Hasan, Mustafa Beşe b. Bayram, Hasan Halîfe b. Ali el-imâm.