|
Rumeli Sadareti Mahkemesi 80 Numaralı Sicil (H. 1057-1059/M. 1647-1649) cilt: 15, sayfa: 183 Hüküm no: 190 Orijinal metin no: [45a-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Ahmed Paşa b. Rüstem’in vârislerinden Ahmed Efendi ve Behzad Hanım’ın menzil hisselerini diğer vâris Saliha Hanım’a sattıkları
Mahmiye-i İstanbul’da Saraç İshak mahallesinde sâkin iken bundan akdem Mısır-ı Kahire’den ma‘zûlen katl olunan Ahmed Paşa b. Rüstem Bey’in verâseti zevce-i metrûkesi ( ) Hâtun bt. ( ) sulbiye kebîre kızı Saliha Hanım ve Hümâşah Hanım’a ve vâlidesi Şehriban Hâtun bt. el-Hâc Himmet’e ve li ebeveyn kız karındaşları Ayşe Hâtun ve Asiye Hâtun’a münhasıra olup kable’l-kısme mezbûre Hümâşah Hanım dahi vefât edip verâseti vâlidesi Behzad Hâtun bt. Abdullah’a ve li eb kız karındaşı mezbûre Saliha Hanım’a ve li üm er karındaşları Mehmed Çelebi ve Mustafa Çelebi ibney el-Hâc Ahmed Efendi’ye münhasıra olup, kable’l-kısme mezbûr Mustafa Çelebi dahi vefât edip verâseti vâlidesi mezbûre Behzad Hâtun’a ve babası merkūm Ahmed Efendi’ye münhasıra olup kable’l-kısme mezbûr Mehmed Çelebi dahi vefât edip verâseti vâlidesi mezbûre Behzad Hâtun’a ve babası merkūm Ahmed Efendi’ye münhasıra olup kable’l-kısme merkūme Şehriban Hâtun dahi vefât edip verâseti Sadriye kebîre kızları merkūmetân Ayşe Hâtun ve Asiye Hâtun’a ve li ebeveyn er karındaşı Ahmed Bey b. el-Hâc Himmet’e münhasıra olup kable’l-kısme mezbûre Ayşe Hâtun dahi vefât edip verâseti zevc-i metrûku el-Hâc Mehmed Ağa b. el-Hâc Hasan’a ve sadrî kebîr oğlu Osman Çelebi’ye münhasıra olup ve tashîh-i meseleleri bin yedi yüz yirmi sekiz sehim i‘tibâr olunup sihâm-ı mezbûreden iki yüz on altı sehimi zevce-i mezbûre ( ) Hâtun’a ve sekiz yüz altmış dört sehimi dahi merkūme Saliha Hanım’a ve yüz altmış sehimi dahi merkūme Behzad Hâtun’a ve yüz yirmi sekiz sehimi dahi merkūm el-Hâc Ahmed Efendi’ye ve yüz otuz iki sehimi dahi merkūme Asiye Hâtun’a ve doksan altı sehimi dahi mezbûr Ahmed Bey’e ve otuz üç sehimi dahi mezbûr el-Hâc Mehmed Ağa’ya ve doksan dokuz sehimi dahi merkūm Osman Çelebi’ye isâbet ve intikāl eylediği şer‘an mütehakkık olmağla husûs-ı âti’l-beyânın mahallinde tahrîri iltimâs olunmağın savb-ı şer‘-i kavîmden Mevlânâ Ahmed Efendi b. Abdülbâkī Efendi irsâl olunup ol dahi mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafı Kaytas Ağa Vakfı’na ve bir tarafı ba‘zan hakkâk odalarına ve ba‘zan Ayşe Hâtun mülküne ve ba‘zan Acem Mehmed Çavuş mülküne ve bir tarafı ba‘zan Devâtdâr Mehmed Çelebi mülküne ve ba‘zan tarîk-i âmma müntehî olup müteveffâ-yı evvel-i mezkûr Ahmed Paşa’nın terekesinden olan menzile varıp zeyl-i kitâbda isimleri mastûr müslimîn huzûrunda akd-i meclis eyledikde merkūm el-Hâc Ahmed Efendi kendi tarafından asâleten ve zevcesi mezbûr Behzad Hâtun tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olup vekâleti mezbûreyi ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân olan el-Hâc Receb Ağa b. Ömer ve Musa Çavuş b. İbrahim şehâdetleri ile şer‘an sâbite oldukdan sonra vekâleten meclis-i mezbûrda mûmâ-ileyhâ Saliha Hanım tarafından kezâlik husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olup bimâ-hüve nehcü’s-sübût şer‘an vekâleti sâbite olan zevci umdetü’l-emâcid ve’l-ekârim Yavaşça Ali Ağa b. Hüseyin mahzarında bi’l-asâle ve bi’l-vekâle tav‘an ikrâr ve i‘tirâf edip işbu akd-i meclis olup hudûd-ı mezkûre ile mahdûde olan cemî‘ menzil müteveffâ-yı evvel olan mezkûr Ahmed Paşa’nın terekesinden olup menzil-i mezkûrdan bi hasebi’l-münâsahati’l-mezbûre bana isâbet eden yüz yirmi sekiz sehm-i şâyi‘i ve müvekkilem mezbûre Behzad Hâtun’a dahi isâbet eden yüz altmış sehm-i şâyi‘ini cemî‘ tevâbi‘ ve levâhık ile be safka-i vâhide müvekkile-i mûmâ-ileyhâ Saliha Hanım’a beş yüz elli kıt‘a riyâlî kuruşa bey‘-i bâtt-ı sahîh ile bey‘ ve teslîm edip ol dahi minvâl-i muharrer üzre iştirâ ve tesellüm ve kabûl eyledikden sonra semen-i mezbûr beş yüz elli kıt‘a riyâlî kuruşa vekîl-i müşârun-ileyh Yavaşça Ali yedinden asâleten ve vekâleten tamâmen ahz u kabz eyledim. Min ba‘d menzil-i mahdûd-ı mezbûrda benim sehm-i mezkûrum olan yüz yirmi sekiz sehm-i şâyi‘i ve müvekkilem mezbûre Behzad Hâtun’un sehm-i mezbûru olan yüz altmış sehm-i şâyi‘i müvekkilem-i mûmâ-ileyhâ Saliha Hanım’ın mülk-i müşterâsı ve hakk-ı sırfıdır. Benim ve müvekkilem mezbûre Behzad Hâtun’un sihâm-ı mezbûrede bi vechin mine’l-vücûh ve sebeben mine’l-esbâb alâka ve hakkımız kalmadı dedikde mukırr-ı mezbûrun asâleten ve vekâleten cârî ve sâdır olan ikrârını vekîl-i mûmâileyh vicâhen tasdîk ve şifâhen tahkīk eylediğini mevlânâ-yı mezbûr mahallinde tahrîr ba‘dehû meclis-i şer‘-i hatîre gelip alâ vukū‘ihî inhâ ve takrîr eylemeğin mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’t-târihi’l-mezbûr.
Şuhûdü’l-hâl: es-Sâbıkūn.
|