Rumeli Sadareti Mahkemesi 80 Numaralı Sicil (H. 1057-1059/M. 1647-1649) cilt: 15, sayfa: 213 Hüküm no: 231 Orijinal metin no: [53b-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Eski Anadolu beylerbeyinin kethüdası Abdülfettâh Ağa’nın suç töhmetiyle Hacı Musa’dan haksız yere aldığı paranın iadesine karar verildiği Vilâyet-i Anadolu’da Uşak kazâsına tâbi‘ İlyaslar nâm karyeden el-Hâc Musa b. el-Hâc Mahmud nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîfde sâbıkā Anadolu Beylerbeyisi olan Mehmed Paşa b. Ömer Paşa kethüdâ mahzarında üzerine da‘vâ edip mezbûr Mehmed Paşa bundan akdem Anadolu Beylerbeyisi iken Küre toprağı bağlarında Hacı Mircan b. Bekir nâm kimesneyi abd-i memlûku katl eyledikde göbekden? katl vâki‘ oldu deyû işbu Abdülfettâh Ağa mezbûr Mehmed Paşa’nın kethüdâsı olmağla beni mu’âhaze ve habs edip medîne-i Kütahya’da Paşa sarayında kendi sâkin olduğu odada bin elli sekiz senesi Şevvâli’nin onuncu gününden nâ-hak üç yüz altmış riyâlî kuruşumu ve elli kuruşluk dört bin cedîd râyic fi’l-vakt akçeyi ve beş altınımı ahz u kabz eylemişdir. Hâlâ taleb eylediğimde vermede ta‘annüd eder. Suâl olunup alıverilmesin taleb ederim dedikde, gıbbe’s-suâl ve akībe’l-inkâr müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsını mübeyyin beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i müslimînden olup kazâ-i mezbûra tâbi‘ Çarık nâm karyede sâkin el-Hâc Şaban b. Sefer ve Oturak nâm karyeden Hüseyin Çelebi b. İbrahim nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup gıbbe’l-istişhâd her biri şehâdet edip fi’l-hakīka sâbıkā Anadolu Beylerbeyisi olan Mehmed Paşa b. Ömer Paşa’nın kethüdâsı olan işbu Abdülfettâh Ağa b. Mahmud Kethüdâ mezbûr Mehmed Paşa Anadolu Beylerbeyisi olduğu hâlde Küre toprağı bağlarında Hacı Mircan nâm kimesneyi abd-i memlûku katl eyledikde göbekden? Katl vâki‘ oldu deyû işbu müdde‘î el-Hâc Musa’yı mu’âhaze ve habs edip medîne-i Kütahya’da paşa sarayında işbu Abdülfettâh Ağa sâkin olduğu odada bin elli sekiz senesi Şevvâli’nin onuncu günü işbu müdde‘î el-Hâc Musa’nın yedinden nâ-hak üç yüz altmış riyâlî kuruş ve elli kuruşluk dört bin cedîd râyic fi’l-vakt akçesini ve beş altınını bizim huzûrumuzda nâ-hak ve kabz eyledi. İşbu Abdülfettâh Ağa üzerine zikr olunan üç yüz altmış riyâlî kuruş ve dört bin akçe ve beş altını işbu müdde‘î el-Hâc Musa’ya teslîmi vâcibdir. Bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri münkir-i mezbûr muvâcehesinde edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde gıbbe ri‘âyeti şerâyiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle olmağın, şehâdet-i merkūme mûcebince müdde‘î-i merkūma meblağ-ı müdde‘â üç yüz altmış riyâlî kuruşun, dört bin cedîd akçenin ve beş altının edâsına merkūm Abdülfettâh Ağa üzerine şerâyit-i hükm-i şer‘î müdde‘iye olduğu hâlde hükm olunup mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâbi‘ ve’l-ışrîn min şehri Rebî‘ilâhir li sene tis‘a ve hamsîn ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Ahmed Çelebi b. Abdülbâkī, İbrahim Efendi b. Şaban, Ali b. Yakub, Kulu b. Kalender. Ali Bey [b.] Ahmed.