|
Rumeli Sadâreti Mahkemesi 106 Numaralı Sicil (H. 1067-1069 / M. 1656-1658) cilt: 50, sayfa: 165 Hüküm no: 104 Orijinal metin no: [16b-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Hasan Bey b. Abdullah’ın kendi rızası olmadan karısından cariyesini satın alan Hacı Yusuf b. Abdülmennan aleyhine açtığı davada sulh olduğu
Mahmiye-i İstanbul’da Kadırga Limanı kurbünde Bostancıbaşı Ali Ağa mahallesi sükkânından olan Hasan Bey b. Abdullah nâm cündi meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzimü’t-tevkīrde mahalle-i mezbûre sükkânından sâhibü hâze’l-kitâb el-Hâc Yusuf b. Abdülmennân mahzarında tav‘an ikrâr ve i‘tirâf edip bundan akdem mülk ve hakkım olan işbu açık kaşlı sarı elâ gözlü sarı benizli Rusiyyetü’l-asl Revan nâm câriye-i memlûkemi zevcem işbu hâzıratü bi’l-meclis Fâtıma bt. Abdullah nâm hâtun benim rızâm yoğiken yüz otuz riyâlî guruşa merkūm el-Hâc Yusuf’a bâtten bey‘ ve teslîm ve kabz-ı semen etmekle hâlâ zafer bulup câriyem merkūmeyi merkūm el-Hâc Yusuf’dan da‘vâ ve taleb ve ahz murâd eylediğimde merkūm el-Hâc Yusuf cevâbında câriye-i merkūmeyi zevcen merkūme Fâtıma Hâtun tarafından vekâlet ile meblağ-ı mezbûra bana bâtten bey‘ ve teslîm ve kabz-ı semen etmişdir deyu def‘le mukābile etdikde vekâlet-i mezkûreyi ben inkâr edip beynimizde münâza‘ât-ı kesîre vâkı‘a olmuşidi el-hâletü hâzihî beynimize muslihûn tavassut edip merkūm el-Hâc Yusuf ile beni da‘vâ-yı mezkûremden yirmi kıt‘a riyâlî guruşa sulh eylediklerinde ben dahi sulh-ı mezbûru kabûl ve bedel-i sulh olan meblağ-ı mezbûr yirmi riyâlî guruşu merkūm el-Hâc Yusuf yedinden tamâmen ahz u kabz edip zevcem merkūme Fâtıma’nın bey‘ini tecvîz edip da‘vâ-yı mezkûreden berî olup merkūm Hâcı Yusuf’un dahi zimmetini da‘vâ-yı mezkûreden ibrâ-i âmm-ı kātı‘u’n-nizâ‘la ibrâ ve ıskāt eyledim min ba‘d câriye-i mevsûfe-i mezkûre merkūm el-Hâc Yusuf’un mülk-i mahzı ve hakk-ı sırfı olup câriye-i mezbûreye müte‘allik merkūm el-Hâc Yusuf üzerine bi-vechin mine’l-vücûh ve sebebin mine’l-esbâb da‘vâ ve hakkım yokdur dedikde gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olunup men lehü’t-taleb def‘ olundu.
Fi’l-yevmi’t-tâsi‘ aşer min şehri Ramazâni’l-mübârek li-sene seb‘a ve sittîn ve elf.
Şühûdü’l-hâl: Umdetü’s-sâdâti’l-kirâm Seyyid Şeyhî Efendi b. ( ) el-imâm, Ahmed Çelebi b. Süleyman, Hâşim Çelebi b. Hasan, el-Hâc Ali Çavuş b. Abdullah, Mehmed Ağa b. Abdullah, Mehmed Bey b. Mustafa, İbrahim Bey b. Hüseyin, Abdülkerim Çelebi b. eş-Şeyh Abdülkerim, Mehmed Efendi b. Mahmud el-imâm ve gayruhüm.
|