|
Rumeli Sadâreti Mahkemesi 106 Numaralı Sicil (H. 1067-1069 / M. 1656-1658) cilt: 50, sayfa: 271 Hüküm no: 231 Orijinal metin no: [34a-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Merhum Mustafa Beşe b. Ahmed’in terekesi hususunda varislerinden kardeşi Mehmed Beşe’nin, kızı Rabia’nın vasisi Osman b. Arslan ile dört bin beş yüz akçe üzerine sulh olduğu
Fi’l-asl Vilâyet-i Anadolu’da Karadeniz Ereğlisi demekle ma‘rûf kasabada Aşağı mahalle sâkinlerinden olup hâlâ mahmiye-i İstanbul’da Tahtaminâre mahallesinde sâkin iken vefât eden Mustafa Beşe b. Ahmed’in verâseti zevce-i metrûkesi Âişe bt. Arslan’a ve li-ebeveyn karındaşı Mehmed Beşe’ye ve sagīre kızı Râbia’ya münhasıra olduğu şer‘an mütehakkık oldukdan sonra mezbûr Mehmed Beşe meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzimü’t-tevkīrde sagīre-i mezbûre Râbia’nın tesviye-i umûruna kıbel-i şer‘den mansûb vasîsi olan bâ‘isü’l-kitâb Osman b. Arslan tarafından tasdîk-i ikrâr-ı âti’l-beyâna vekîl olup Mustafa Çavuş b. Ahmed ve Ahmed Beşe b. Şa‘ban şehâdetleri ile şer‘an vekâleti sâbite olan Mehmed Çavuş b. Ahmed mahzarında tav‘an ikrâr ve i‘tirâf edip müvekkil-i mezbûr Osman muhallefât-ı müteveffâ-yı mezbûra vâzı‘u’l-yed olmağla bundan akdem bana hisse-i şer‘iyyem mukābilesinde bi-tarîkı’s-sulh dört bin akçe def‘ ve teslîm eyleyip ben dahi yedinden ahz u kabz eylemişdim lâkin müvekkil-i mezbûr Osman’dan sen muhallefât-ı müteveffâ-yı mezbûru semen-i mislinden noksân ile bey‘ eylediğinden mâ‘adâ müteveffâ-yı mezbûrun iki kîse nakid guruşunu dahi ahz u kabz eyledin deyu taleb ve da‘vâ eylediğimde mezbûr Osman dahi inkâr etmekle beynimizde münâza‘ât-ı kesîre vâkı‘a olmuşidi el-hâletü hâzihî beynimize muslihûn tavassut edip da‘vâ-yı mezkûremden beni beş yüz akçe üzerine mezbûr Osman ile sulh eylediklerinde ben dahi sulh-ı mezbûru kabûl ve bedel-i sulh olan cem‘an dört bin beş yüz akçeyi müvekkil-i merkūm Osman yedinden tamâmen ahz u kabz edip muhallefât-ı müteveffâ-yı mezbûra müte‘allika cemî‘ de‘âvîden ve husûmâtdan zimmetini ibrâ-i âmm-ı kātı‘u’n-nizâ‘la ibrâ ve ıskāt eyledim min ba‘d merkūm Osman üzerine husûs-ı mezbûra müte‘allik bi-vechin mine’l-vücûh ve sebebin mine’l-esbâb da‘vâ ve hakkım kalmadı dedikde gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu.
Tahrîren fi’l-yevmi’l-hâdî aşer min-Şevvâli’l-mükerrem li-sene seb‘a ve sittîn ve elf.
Şühûdü’l-hâl: Ahmed Ağa b. Abdullah, İbrahim Efendi b. Ahmed, Ali Hoca b. Bâli, Hasan Çavuş b. Hızır, Mehmed b. Abdullah, Abdülkadir Efendi b. Yusuf, Mehmed Çelebi b. Kasım, Ali b. Abdullah ve gayruhüm mine’l-[hâzırîn.]
|