.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Rumeli Sadâreti Mahkemesi 106 Numaralı Sicil (H. 1067-1069 / M. 1656-1658)
cilt: 50, sayfa: 633
Hüküm no: 671
Orijinal metin no: [102b-3]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mehmed b. Mustafa Bey’in mülk menziline müdahalede bulunduğu iddiasıyla Süleyman Usta b. Hasan aleyhine açtığı davada menzilin davalıya satıldığının anlaşıldığı

Mahmiye-i Edirne’de Mihalkoç (Malkoç) mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât eden Mustafa Bey’in sulbî kebîr oğlu Mehmed nâm kimesne mahmiye-i mezbûrede mahfil-i kazâda işbu sâhibü’l-kitâb Süleyman Usta b. Hasan mahzarında üzerine takrîr-i da‘vâ edip babam müteveffâ-yı mezbûrun ile’l-vefât mülkü olup mahalle-i mezbûrede vâki‘ lede’l-ahâlî ma‘lûmü’l-hudûd mülk menzil ba‘de vefâtihî irs-i şer‘le bana intikāl etmişiken mezbûr Süleyman Usta bi-gayrı hakkın vaz‘-ı yed edip zabt u tasarruf eder suâl olunup kasr-ı yedine ve bana teslîme tenbîh olunmak taleb ederin dedikde mezbûr Süleyman Usta cevâbında fi’l-hakīka menzil-i mezbûr müteveffâ-yı merkūmun ile’l-vefât mülkü olup ba‘de vefâtihî irsen oğlu müdde‘î-i mezbûra intikāl eyleyip lâkin müdde‘î-i mezbûr sagīr iken nafaka ve kisveye küllî ihtiyâcı olmağla kıbel-i şer‘den mansûb vasîsi olan vâlidesi işbu hâzıra bi’l-meclis Nesime bt. Mehmed nâm hâtun zarûret-i nafaka için menzil-i mezbûru izn-i şer‘le vesâyeten bey‘a arz edip beyne’t-tâlibîn nidâ ve müzâyede ve ragabât-ı nâs inkıtâ‘ından sonra benim üzerimde yirmi dört bin beş yüz akçede karâr edip ziyâde ile âhar tâlib zuhûr etmemekle mezbûre Nesime Hâtun menzil-i mezbûru bana vesâyeten semen-i mezkûra bâtten bey‘ ve teslîm ben dahi iştirâ ve tesellüm ve kabz eylediğimden sonra semen-i mezkûru yedimden bi’t-tamâm alıp kabz eylemişdir hatta kaziyye vech-i meşrûh üzere olduğunu bin elli yedi senesi şehr-i Rebî‘ülevveli’nin ikinci günü mahmiye-i mezbûrede hilâfeten müvellâ olan Mehmed Efendi b. Ahmed huzûrunda bi’l-vesâye ikrâr ve tescîl ettirip yedime hüccet-i şer‘iyye vermişdir deyu târih-i mezkûr ile müverraha ve mevlânâ-yı mezbûrun imzâsıyla mümzât ve hatemiyle mahtûme mazmûnu min külli’l-vücûh takrîr-i meşrûhunu nâtıka hüccet-i şer‘iyye ibrâz edip müdde‘î-i mezbûr muvâcehesinde kırâat ve istintâk olundukda müdde‘î-i mezbûr mazmûn-ı hüccet-i mezbûremi bi’l-külliyye münkir olmağın mezbûr Süleyman Usta’dan mazmûn-ı hüccet-i mezbûreye beyyine taleb olundukda zeyl-i hüccet-i merkūmede isimleri mastûr olup mahmiye-i mezbûrede Şehabeddin Paşa mahallesi imâmı İsmail Efendi b. Eyüb ve zikrolunan Mihalkoç mahallesi imâmı Mehmed Efendi b. İsmail ve Hüseyin Çelebi b. Ali nâm kimesneleri li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup isre’l-istişhâdi’ş-şer‘î fi’l-vâki‘ müdde‘î-i mezbûr Mehmed’in sığarı halinde nafaka ve kisveye küllî ihtiyâcı olup menkūlât kısmından birisi olmamağın vâlidesi ve vasîsi olan işbu hâzıra bi’l-meclis mezbûre Nesime Hâtun oğlu müdde‘î-i mezbûra babası müteveffâ-yı merkūmdan müntakil olan menzil-i mezbûru zarûret-i nafaka için bi’l-vesâye izn-i şer‘le bey‘a arz edip ba‘de’l-müzâyede ve inkıtâ‘ı’r-rağbe mezbûr [103a] Süleyman Usta üzerinde yirmi dört bin beş yüz akçede karâr edip ziyâde ile tâlib-i âhar zuhûr etmemeğin menzil-i mezbûru semen-i misli olan meblağ-ı mezbûr yirmi dört bin beş yüz akçeye mezbûr Süleyman Usta’ya bâtten bey‘ ve teslîm ol dahi vech-i muharrer üzere iştirâ ve tesellüm ve kabz eyledikden sonra semen-i mezbûr yedinden bi’t-tamâm alıp kabz eyledim deyu mevlânâ-yı mezbûr huzûrunda bizim yanımazda ikrâr edip ol dahi ba‘de’t-tescîl işbu hüccet-i şer‘iyyeyi verdi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyu herbiri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde gıbbe ri‘âyeti şerâiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle olmağın mûcibiyle müdde‘î-i mezbûr Mehmed mu‘ârazadan men‘ birle mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fi’l-yevmi’l-ışrîn min-Cumâdelâhıre li’s-seneti’l-merkūme.

Şühûdü’l-hâl: Ali Ağa b. Ömer, Beyzâde İbrahim Ağa, Ahmed Çavuş b. Mehmed, Nasûh Usta b. Ali, Hüseyin Bey b. Ahmed, Mehmed Ağa b. Ya‘kub, Hasan Dede el-müezzin.