Rumeli Sadâreti Mahkemesi 106 Numaralı Sicil (H. 1067-1069 / M. 1656-1658) cilt: 50, sayfa: 639 Hüküm no: 679 Orijinal metin no: [104a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Ruşen b. Mehmed’in mülk menziline müdahalede bulunduğu iddiasıyla Ahmed Bey b. Vezîriazam Mehmed Paşa aleyhine açtığı davada menzilin davalıya satıldığının anlaşıldığı
Fi’l-asl Vilaye-i Rumeli’nde Hayrabolu kazâsına tâbi‘ Macarlar nâm karyeden olup bi’l-fi‘il revnak-efzâ-yı vüzerâ-yı kübrâ olan vezîr-i a‘zam ve reşâd müşîr-i efham-ı âsaf-nişân nâzım-ı menâzım-ı âlem muslih-i mesâlih-i Benî Âdem sa‘âdetli mehâbetli Mehmed Paşa -yessera’llâhü mâ yürîd ve mâ yeşâ- hazretlerinin baştezkirecisi iken bundan akdem Boğazhisarı’nda vefât eden İsmail Efendi b. Derviş Halil b. Hasan Kethüdâ’nın li-ebeveyn ammi oğlu ve bi’l-usûbeti’n-nesebiyye hasran vârisi olduğu mahrûse-i Edirne’de Dîvân-ı Hümâyûn’da hâkim-i muvakkı‘-ı sadr-ı kitâb tûbâ lehü ve hüsnü-meâb hazretleri huzûrunda tereke-i müteveffâ-yı mezbûra vâzı‘u’l-yed olup hâlâ atebe-i aliyye-i sultâniyyede şıkk-ı evvel defterdârı olan düstûr-ı mükerrem müşîr-i efham hâfızu’l-hazâini’l-Osmâniyye zâbitu’l-emvâli’s-sultâniyye İbrahim Paşa muvâcehesinde nakl-i şer‘î ile isbât eden Ruşen b. Mehmed b. Hasan Kethüdâ nâm kimesne mahrûse-i mezbûrede meclis-i şer‘-i hatîrde mûmâ-ileyh Mehmed Paşa hazretlerinin mahdûm-ı mükerremleri olup menzil-i câ’i’z-zikre şirâ’-ı şer‘î tarîkı üzere vâzı‘u’l-yed olan iftihârü’l-emâcid ve’l-e‘âlî merci‘u’l-efâhim ve’l-me‘âlî zû’l-kadri’r-râsih ve’ş-şerefi’ş-şâmih Ahmed Bey taraf-ı karînü’ş-şereflerinden da‘vâ-yı atiyetü’z-zikrde husûmet ve redd-i cevâba vekîl olup nehc-i şer‘î üzere vekâleti sâbite olan umdetü’l-emâcid ve’l-ekârim câmi‘u’l-mehâmid ve’l-mekârim Mehmed Efendi mahzarında üzerine takrîr-i da‘vâ edip mahmiye-i İstanbul’da Dikilitaş nâm mevzi‘de merhûme Vâlide Sultân Hamamı kurbünde vâki‘ müteveffâ-yı mezbûra intimâ ile tahdîd ve tavsîfden müstağnî olup dâhilen ve hâricen büyût-ı adîdeyi hâvî mülk menzil mûrisim müteveffâ-yı mezbûr İsmail Efendi’nin ile’l-vefât mülkü olup ba‘de vefâtihî verâset-i mahkiyem hasebiyle irsen bana intikāl etmişiken müvekkil-i mûmâ-ileyh Ahmed Bey menzil-i mezbûra bi-gayrı hakkın vaz‘-ı yed eder suâl olunup kasr-ı yedine ve bana teslîme vekîl-i mezbûr Mehmed Efendi’ye tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl vekîl-i mezbûr Mehmed Efendi cevâbında fi’l-vâki‘ menzil-i mezbûr müteveffâ-yı mezbûrun ile’l-vefât mülkü olup Boğaz muhâfazasında vefât eylediğinde zâhirde vâris-i ma‘rûfu olmamağla cümle terekesi cânib-i beytü’l-mâle âid olduğu ecilden cümle terekesini beytü’l-mâl için mûmâ-ileyh İbrahim Paşa kabz ve izn-i hâkimü’ş-şer‘le menzil-i mezbûru bi-cümleti’l-hudûd ve’l-merâfık ve kâffeti’l-menâfi‘ ve’t-tarîk mecâlis-i tâlibînde hasbe’l-âde nidâ ve müzâyede ettirip inkıtâ‘-ı rağabât-ı nâs ile müvekkilim mûmâ-ileyh Ahmed Bey üzerinde on bin kıt‘a riyâlî guruşda karâr edip ziyâde ile tâlib-i âharı bulunmamağla meblağ-ı mezbûr on bin kıt‘a riyâlî guruşa müvekkilim mûmâ-ileyh Ahmed Bey’e re’y-i hâkimü’ş-şer‘le bâtten bey‘ onlar dahi vech-i muharrer üzere iştirâ ve kabûl eyledikden sonra müşârun-ileyh İbrahim Paşa meblağ-ı mezbûru cânib-i beytü’l-mâl için müvekkilim mûmâ-ileyh yedinden bi’t-tamâm alıp kabz edip menzil-i mezbûru mahallinde kabza müvekkilimi taslît ba‘dehû müvekkilim mûmâ-ileyh dahi mülk-i müşterâsı olmak üzere kabz eylemişdir pes bey‘-i merkūmu sahîh ve nâfiz olup müdde‘î-i merkūm semen-i mersûmu emîn-i beytü’l-maldan taleb ve ahz eylesin hattâ bey‘-i merkūm sahîh ve nâfiz olup semen-i mezbûru müdde‘î-i merkūm emîn-i beytü’l-mâldan ahz etmesi’çün yedimde hâlâ şeyh-i meşâyihi’l-İslâm müftî kâffeti’l-enâm mette‘allâhü’l-müslimîn bi-bekāihî ve yessir kulûbe’l-enâm li-şerefi likā’ihî hazretleri unvân-ı şerîfleriyle yedinde fetvâ-yı şerîfe vardır ba‘de’n-nazar müdde‘î-i mezbûr bî-vech ta‘arruzdan men‘ olunmak murâdımdır deyu sultânü’l-ulemâ’i’l-izâm bürhânü’l-fuzalâ’i’l-kirâm hallâlü akfâli’l-müşkilâti’d-dîniyye keşşâfü gavâmızi’l-mu‘dilâti’l-yakīniyye yenbû‘u’l-fezâil menbû‘u’l-efâzıl kâşifü estâri’l-hakāik muvazzıhu esrârı’d-dekāik hâvî isbâti’l-ulûm ve’l-maârif hâizu envâ‘i’l-hükm ve’l-letâif el-mâhir ve’l-bahru’z-zâhir Mustafa Efendi hazretlerinin unvânları ile mu‘anven fetvâ-yı şerîfe ibrâz edip nazar olundukda; “Zeyd fevt olup zâhirde vâris-i ma‘rûfu olmamağla terekesi emîn-i beytü’l-mâl kabz ve terekeden olan bir mülk menzilini ba‘de’l-müzâyede semen-i misline re’y-i hâkim ile Amr’a bey‘ ve teslîm ve kabz-ı semen ettikden sonra Zeyd’in zî-rahm veyâ usûbe-i nesebiyye veyâ nesebiyye cihetinden vârisi Bekir zuhûr edip isbât-ı verâset etdikde bey‘-i merkūmu tutmayıp menzil-i mezbûru Amr’dan almağa kādir olur mu deyu istiftâ olundukda cevâb-ı bâ-savâblarında; olmaz emîn-i beytü’l-mâldan semenini alır” deyu buyurulmağın müdde‘î-i mezbûr Ruşen istintâk olundukda kaziyye bâlâda tafsîli mürûr ettiği vech üzere olup meblağ-ı mezbûr on bin kıt‘a riyâlî guruşu müşterî olan müvekkil-i mûmâ-ileyh Ahmed Bey hazretleri cihetlerinden menzil-i mezbûrun semeni olmak üzere cânib-i beytü’l-mâla vâsıl olduğunu tav‘an ve rağbeten mu‘terif olmağın mûcibi ile ba‘de’l-hükm menzil-i mezbûr müvekkil-i mûmâ-ileyh Ahmed Bey yedinde ibkā olunup fîmâ-ba‘d bî-vech müvekkil-i müşârun-ileyhe ta‘arruz etmemek için müdde‘î-mezbûr Ruşen’e tenbîh birle mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’l-yevmi’l-ışrîn min-Cumâdelâhıre li-sene semân ve sittîn ve elf.
Şühûdü’l-hâl: Umdetü’l-müderrisîni’l-kirâm Abdürrahim Efendi tezkireci-i Rumeli, Kıdvetü’l-müderrisîni’l-fihâm Ali Efendi nâib-i şerî‘at-i garrâ, Kıdvetü’l-müderrisîni’l-kirâm Mehmed Efendi mektûbcu-i Rumeli, Mefharü’l-müderrisîn Şeyhzâde Mustafa Efendi, Abdullah Efendi b. Fazlullah, İvaz Ağa b. Hüseyin muhzırbaşı, Ali Beşe b. İbrahim çukadâr.
|