Rumeli Sadâreti Mahkemesi 106 Numaralı Sicil (H. 1067-1069 / M. 1656-1658) cilt: 50, sayfa: 645 Hüküm no: 683 Orijinal metin no: [105a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Fatma bt. Derviş’in Pınarhisar’a bağlı Sazlıdere köyündeki menzil hissesini haksız yere zaptettiği iddiasıyla Mustafa Beşe b. Ahmed aleyhine açtığı davada haksız olduğu
Vilâyet-i Rumeli’nde Pınarhisar kazâsına tâbi‘ Saz[lıd]ere nâm karye sâkinlerinden olup bundan akdem vefât eden Derviş nâm kimesnenin verâseti sulbî kebîr oğlu Mehmed Çelebi ile sulbiye kebîre kızları Fâtıma ve Mısırbeyi nâm hâtunlara münhasıra olduğu mütehakkık oldukdan sonra mezbûre Fâtıma mahmiye-i Edirne’de mahfil-i kazâda menzil-i âti’l-beyâna vâzı‘u’l-yed olan râfi‘ü’l-kitâb Mustafa Beşe b. Ahmed nâm râcil mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip karye-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan Çavuşzâde demekle şehîr Mustafa Çelebi mülkü ve bir tarafdan Hatîb Köseç Mehmed Halîfe mülkü ve bir tarafdan Hasan Çelebi b. Mehmed mülkü ve bir tarafdan tarîk-ı âm ile mahdûd bir bâb tahtânî odayı ve bahçeyi ve ahırı müştemil olan menzil babamız müteveffâ-yı mezbûrun ile’l-vefât mülkü olup ba‘de vefâtihî irs-i şer‘le dört sehimden iki sehm karındaşım mezbûr Mehmed Çelebi’ye ve bir sehm kız karındaşım mezbûre Mısırbeyi’ye ve bir sehm bana intikāl ettikden sonra karındaşım mezbûr Mehmed Çelebi kendi hissesi olan iki sehmi mezbûr Mustafa Beşe’ye bey‘ eyledikde benim hissem olan bir sehmi dahi fuzûlen mezbûr Mustafa Beşe’ye bey‘ edip ol dahi iştirâ eyledim deyu fuzûlen on beş seneden beri benim hissemi zabt u tasarruf eder hâlâ ben bey‘-i mezbûru mücîze olmayıp bir sehm hisse-i şer‘iyyemden mezbûr Mustafa Beşe’nin kasr-ı yedine tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Mustafa Beşe cevâbında fi’l-vâki‘ menzil-i mezbûr müteveffâ-yı mezbûrun mülkü olup ba‘de vefâtihî irs-i şer‘le verese-i mezbûrûna intikāl eylediğini ikrâr edip lâkin müdde‘iye-i mezbûre Fâtıma ve karındaşı merkūme Mısırbeyi ile menzil-i mezbûrun dört sehimden hisseleri olan birer sehimlerini herbirisini üçer bin yedişer yüz ellişer akçeye karındaşları mezbûr Mehmed Çelebi’ye bin kırk beş senesinde bey‘ ol dahi iştirâ eyleyip semen-i mezbûrun ikişer bin akçesi mukābilesinde her biri yüzer akçeye olmak üzere herbirine yirmişer re’s koyun ile nakid bin yedişer yüz ellişer akçeyi müdde‘iye-i mezbûre Fâtıma ile kız karındaşı merkūme Mısırbeyi’ye def‘ ve teslîm onlar dahi ahz u tesellüm eyleyip menzil-i mezbûrun cümlesi merkūm Mehmed Çelebi’nin mülkü olup bin elli üç senesinde menzil-i mezbûrun cümlesini merkūm Mehmed Çelebi bana menzil-i mezbûra muttasıl lede’l-cîrân ma‘lûmü’l-hudûd mülk menzilim ile iki bin akçeye bey‘ ve teslîm ben dahi vech-i muharrer üzere iştirâ ve tesellüm eyledim dedikde gıbbe’l-istintâk ve’l-inkâr mezbûr Mustafa Beşe’den sıdk-ı makāline beyyine taleb olundukda udûl-i Müslimînden olup yine karye-i mezbûre sükkânından İbrahim Halîfe b. Ali el-müezzin ve Süleyman Çelebi b. Derviş nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-vâki‘ müdde‘iye-i mezbûre Fâtıma kız karındaşı merkūme Mısırbeyi ile menzil-i mezbûrun dört sehminden hisseleri olan birer sehimlerini üçer bin yedişer yüz ellişer akçeye karındaşları mezbûr Mehmed Çelebi’ye bin kırk beş senesinde bey‘ ol dahi iştirâ edip her birine ikişer bin akçe mukābilesinde herbiri yüzer akçeye olmak üzere yirmişer re’s koyun ile bâkī nakid bin yedişer yüz ellişer akçeyi bizim huzûrumuzda def‘ ve teslîm onlar dahi ahz ve tesellüm eyleyip menzil-i mezbûrun cümlesi mezbûr Mehmed Çelebi’nin mülkü oldukdan sonra menzil-i mezbûrun cümlesini târih-i merkūmda mezkûr Mustafa Beşe’ye zikrolunan menzile muttasıl mülk menzili ile iki bin akçeye bizim huzûrumuzda bey‘ ve teslîm ol dahi iştirâ ve tesellüm eyleyip hâlâ menzil-i mezbûrun cümlesi merkūm Mustafa Beşe’nin mülk-i müşterâsıdır biz bu husûsa şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyu herbiri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olup mûcibiyle ba‘de’l-hükm müdde‘iye-i mezbûre Fâtıma mu‘ârazadan men‘ olunup mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’l-yevmi’s-sâlis aşer min şehri Recebi’l-ferd li-sene semân ve sittîn ve elf.
Şühûdü’l-hâl: Mahmud Çelebi b. ( ), Mehmed Çelebi b. ( ), Ahmed Çelebi b. ( ), İbrahim Bey b. Ömer, el-Hâc Ca‘fer b. ( ) el-muhzır.
|