Rumeli Sadâreti Mahkemesi 106 Numaralı Sicil (H. 1067-1069 / M. 1656-1658) cilt: 50, sayfa: 669 Hüküm no: 713 Orijinal metin no: [109b-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Sultan Bayezid Vakfı mütevellisi Hacı Ebubekir tarafından Ankara Sancağı’nın İstanoz köyünün bin altmış altı senesi cibayetinin doksan bin akçeye Halil Bey’e verildiği
Vilâyet-i Anadolu’da Ilgun kazâsında vâki‘ Döğer nâm karyede sâkin bâ‘isü’l-kitâb Halil Bey b. Ebûbekir nâm kimesne meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzimü’t-tevkīrde zümre-i teberdârândan el-Hâc Ebûbekir mahzarında üzerine takrîr-i da‘vâ edip mezbûr el-Hâc Ebûbekir vilâyet-i Amasya’da vâki‘ merhûm Sultân Bayezid Hân -aleyhi’r-rahmetü ve’l-gufrân- binâ eylediği câmi‘-i şerîf mütevellîsi olup evkāf-ı mezbûre tevâbi‘inden Ankara sancağında vâki‘ İstanoz nâm karyenin bin altmış altı senesi cibâyetini doksan bin akçeye maktû‘an verip otuz bin akçesini peşîn ile üzerime deruhde edip meblağ-ı mezbûru tamâmen yedimden ahz u kabz ettiğinden sonra def‘a-i uhrâda Amasya’da yirmi bin akçe dahi teslîm edip cem‘an mezbûr el-Hâc Ebûbekir’in yedinden elli bin akçe verip yedine hat ve hatemini müştemil temessük vermişdi el-hâletü hâzihî mezkûr cibâyetin bana tasarrufu müyesser olmayıp ancak bir ay zabtım olup ziyâde olmayıp Ahmed’e tevcîh olmağla meblağ-ı merkūm elli bin akçenin iki bin yedi yüz akçesini cibâyet-i mezbûre mahsûlünden [bir ay] istîfâ edip meblağ-ı bâkī kırk yedi bin üç yüz akçemi mezbûr el-Hâc Ebûbekir’den taleb ederim dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr el-Hâc Ebûbekir cevâbında fi’l-hakīka sene-i mezbûrede cibâyet-i merkūmeyi müdde‘î-i mezbûr Halil Bey’e doksan bin akçeye deruhde ve ilzâm edip elli bin akçesini peşîn yedinden aldım deyu ikrâr ve yedine temessük dahi vermişidim lâkin meblağ-ı merkūm elli bin akçenin ancak yedinden otuz bin akçesini kabz edip meblağ-ı bâkī yirmi bin akçeyi alıp kabz etmedim deyu ikrârımda kâzibim dedikde el-mukarru lehü’l-mezbûr Halil Bey’e mukırr-ı mersûm el-Hâc Ebûbekir ikrârında kâzib olmayıp mezbûrun ikrâr ettiği da‘vâsında mubtil olmadığına yemîn teklîf olundukda ol dahi alâ vefki’l-mes’ûl yemîn billâhi’l-aliyyi’l-azîm etmeğin mûcibiyle ilzâm olunup mâ-vaka‘a [bi’t-taleb] ketb olundu tahrîren.
Şühûdü’l-hâl: Mustafa Ağa b. ( ) kethüdâ, Fahrü’l-kuzât İbrahim Efendi b. ( ), Ahmed Çelebi b. ( ) el-muhzır, Ali Efendi el-muhzır, Bayram Beşe b. ( ).
|