Rumeli Sadâreti Mahkemesi 106 Numaralı Sicil (H. 1067-1069 / M. 1656-1658) cilt: 50, sayfa: 685 Hüküm no: 734 Orijinal metin no: [112b-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Merhum Konevî Mehmed Efendi’nin annesi ve küçük çocuklarının vasisi Safiye Hatun’un tereke hususunda vasi Hâfız Mehmed Efendi’nin zimmetini ibra ettiği Mahmiye-i Edirne’de bundan akdem müteveffâ olan merhûm Konevî Mehmed Efendi’nin verâseti vâlidesi zahrü’l-muvakkarât Safiye Hâtun bt. el-merhûm Davud’a ve li-ebevyen ammizâdeleri İbrahim ve Süleyman ve Abdurrahman ve Mehmed nâm kimesnelere münhasıra olduğu şer‘an mütehakkık oldukdan sonra mezbûre Safiye Hâtun asâleten ve mezbûrûn İbrahim ve Süleyman ve Abdurrahman ve Mehmed taraflarından vekîl olup Mehmed Efendi b. Hamza ve Mahmud b. Mehmed nâm kimesneler şehâdetleriyle şer‘an vekâleti sâbite oldukdan sonra vekâleten meclis-i şer‘-i şerîf-i refi‘ü’l-erkân ve mahfil-i dîn-i münîf-i râsihu’l-bünyânda müteveffâ-yı mezbûrun vasiyy-i muhtârı olan işbu hâfızu’l-kitâb iftihâru’l-müderrisîni’l-kirâm Hâfız Mehmed Efendi mahzarında bi’l-asâle ve’l-vekâle bi-tav‘ihâ ikrâr ve takrîr-i kelâm edip oğlum müteveffâ-yı mezbûr Mehmed Efendi’nin cümle muhallefâtı ber-mûceb-i defter-i kassâm elli dokuz bin iki yüz kırk akçe olup meblağ-ı mezbûr elli dokuz bin iki yüz kırk akçe vasiyy-i mûmâ-ileyh yedinde makbûzu olmağla meblağ-ı mezbûrdan on yedi bin dört yüz akçesi ber-mûceb-i vasiyet techîz ve tekfîn ve sâir vesâyâ-yı mu‘ayyenesine sarf olunup ve sarf olunduğuna dahi tamâmen âlime ve câzime olup sahhu’l-bâkī beyne’l-verese kırk bir bin sekiz yüz otuz altı akçesi kalmağla meblağ-ı mezbûrdan benim hisse-i şer‘iyyeme olan on üç bin dokuz yüz kırk beş akçesi mûmâ-ileyh Hâfız Mehmed Efendi yedinden bi’t-tamâm alıp kabz ettiğimden sonra müvekkillerim mezbûrûn İbrahim ve Süleyman ve Abdurrahman ve Mehmed’in hisse-i şer‘iyyeleri olan yirmi yedi bin sekiz yüz doksan bir akçeyi dahi vekâletim hasebiyle ahz u kabz edip min ba‘d oğlum müteveffâ-yı mezbûrun muhallefâtına müte‘allika mûmâ-ileyh Hâfız Mehmed Efendi zimmetinde bir akçe ve bir habbe hakkım kalmayıp cem‘an kırk bir bin sekiz yüz otuz altı akçe asâleten [ve] vekâleten bi’t-tamâm ve’l-kemâl ahz u istîfâ edip alâka ve müdâhalem kalmamışdır dedikde mukırre-i mezbûrenin minvâl-i muharrer üzere cârî olan kelimâtını el-mukarru lehü’l-mûmâ-ileyh Hâfız Mehmed Efendi vicâhen tasdîk ve şifâhen tahkīk etmeğin [113a] mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Tahrîren fi’l-yevmi’s-sâdis ve’l-ışrîn min şehri Ramazâni’l-mübârek li-sene semân ve sittîn ve elf min hicreti men lehü’l-izzü ve’ş-şeref. Şühûdü’l-hâl: İftihâru’l-müderrisîni’l-kirâm zübdetü’l-fuzalâ’i’l-fihâm Cenâb-ı Mustafa Efendi b. Nurullah, Fahrü’l-müderrisîn İbrahim Efendi b. Halil, Umdetü’l-müderrisîn İbrahim Efendi b. Hızır, Şa‘ban Efendi b. İbrahim el-imâm, İsmail Çelebi b. Ahmed, Mehmed Çelebib. Ali, Ali Efendi b. Mehmed el-kādî, Hasan b. Hızır, Mehmed b. Ali ve gayruhüm.