|
Rumeli Sadâreti Mahkemesi 106 Numaralı Sicil (H. 1067-1069 / M. 1656-1658) cilt: 50, sayfa: 720 Hüküm no: 792 Orijinal metin no: [122a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Ayşe Hatun bt. İbrahim Efendi’nin kendisinin rehini olduğunu iddia ettiği menziline müdahale eden İbrahim Bey b. Abdülmennan ile dokuz bin akçe üzerine sulh olduğu
Mahmiye-i Edirne’de Muradiye mahallesinde sâkine fahrü’l-muhadderât Âişe Hâtun bt. İbrahim Efendi tarafından menzil-i âti’l-beyânı sulha vekîl olup mezbûreyi ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân olan Mustafa Çelebi b. Mehmed ve İbrahim Çelebi b. Veli nâm kimesneler şehâdetleriyle şer‘an vekâleti sâbite olan Salih Çelebi b. İbrahim nâm kimesne mahmiye-i mezbûrede meclis-i şer‘de menzil-i câ’i’z-zikre mülkiyet üzere vâzı‘u’l-yed olan İbrahim Bey b. Abdülmennân tarafından sulh-ı âti’l-beyânı tasdîka vekîl olup bi-mâ-hüve nehcü’s-sübût şer‘an vekâleti sâbite olan Mehmed Ağa b. Mustafa mahzarında bi’l-vekâle ikrâr ve takrîr-i kelâm edip mahmiye-i mezbûrede Mahmud Ağa mahallesinde vâki‘ bir tarafdan İbrahim Bey mülkü ile ve bir tarafdan mu‘allimhâne ile ve bir tarafdan tarîk-ı âm ile mahdûd olup tahtânî ve fevkānî büyût-ı müte‘addideyi müştemil olan menzil bundan akdem vefât eden kayınanası Âişe nâm hâtunun mülkü olup hâl-i hayâtında ve kemâl-i akl [ve] sıhhatinde târih-i kitâbdan sekiz sene mukaddem müvekkilem mezbûre Âişe’den alâ tarîkı’l-karz yirmi bin akçe ahz u kabz edip meblağ-ı mezbûr mukābilesinde menzil-i mezbûru ba‘de’t-tahliyeti’ş-şer‘iyye rehin vaz‘ edip ol dahi irtihân ve kabûl ve kabz edip hatta müteveffât-ı mezbûre Âişe menzil-i mezkûru ba‘de’t-tahliyeti’ş-şer‘iyye rehin vaz‘ ve teslîm eyledim deyu alâ re’si’l-işhâd ikrâr dahi etmiş iken müvekkil-i mezbûr İbrahim Bey bî-vech vaz‘-ı yed edip tasarruf eder deyu bi’l-vekâle da‘vâ ve taleb eylediğimde ol dahi menzil-i mezbûr kayınanam müteveffât-ı mezbûre Âişe Hâtun’un mülkü idi lâkin târih-i kitâbdan altı sene mukaddem bana yirmi bin akçeye bey‘-i kat‘î ile bey‘ ve teslîm ve kabz-ı semen edip zaman-ı mezbûrdan bu ana gelinceye değin mülk-i müşterâmdır hatta müvekkile-i mezbûre Âişe menzil-i mezbûru rehin vaz‘ olundukda tahliye ve teslîm bulunmadığı alâ re’si’l-işhâd ikrâr dahi eylemişdir deyu dîvân-ı sultânîde meclis-i şer‘de müvekkilemin tahliye ve teslîm bulunmadı deyu ikrârına Mehmed Ağa b. İbrahim nâm kimesne şehâdet edip şâhid dahi ikāmeti sadedinde iken beynimize muslihûn tavassut edip dokuz bin akçe üzerine inşâ-i akd-i sulh ettiklerinde ben dahi sulh-ı mezbûru kabûl ve bedel-i sulh olan meblağ-ı mezbûr dokuz bin akçemi vekîl-i mezkûr Mehmed Ağa yedinden bi’t-tamâm ve’l-kemâl ahz u kabz edip ba‘de’l-yevm zikrolunan menzilde müvekkilem mezbûrenin bana rehindir deyu da‘vâdan fâriğa olup alâka ve medhali kalmadı dedi dedikde gıbbe’t-tasdîk mâ-vaka‘a bi’t-taleb sebt olundu.
Fi’s-sâbi aşer min-Zilka‘deti’ş-şerîfe li-sene semân ve sittîn ve elf.
Şühûdü’l-hâl: Mehmed Efendi [b.] Ahmed, Mehmed Ağa, Mehmed b. Kalender, Mehmed [b.] Ali, Mustafa [b.] İlyas, Derviş, Ali [b.] Murtaza, Mehmed [b.] Ali, Mustafa [b.] Receb, Mehmed b. Osman, Abdurrahman Çavuş, Mahmud Çelebi.
|