.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Rumeli Sadâreti Mahkemesi 127 Numaralı Sicil (H. 1090-1091 / M. 1679-1680)
cilt: 55, sayfa: 82
Hüküm no: 39
Orijinal metin no: [10a-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Vefat eden Mehmed Efendi b. Ali’nin, Cafer Paşa Vakfı’na olan borcunun terekesinden ödenmesi

Mahmiye-i İstanbul’da vâki‘ merhûm Cafer Paşa Vakfı’nın bi’l-fi‘il mütevellîsi olan işbu bâ‘isü’l-kitâb Abdullah Çelebi b. Ali meclis-i şer‘-i hatîrde Karamürsel kazâsında Pazaryeri nâm mevzi‘de vâki‘ câmi‘-i şerîfde hatîb iken bundan akdem maktûlen vefât eden Mehmed Efendi b. Ali’nin veresesinden olmağla terekesine vâzı‘u’l-yed olan li-ebeveyn karındaşı Ahmed Halîfe nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûr Mehmed Efendi’ye hayatında mal-ı vakf-ı mezbûrdan dört yüz otuz kıt‘a esedî guruş idâne ve teslîm ol dahi istidâne ve tesellüm ve kabz ve mukābelesinde bir tek altın bilezik ve bir zincirli altın sîne-bendini yedime irhân ve teslîm ben-dahi irtihân ve tesellüm eyleyip hatta müteveffâ-yı mezbûr hayatında bin seksen dokuz senesi Saferü’l-hayr’ının gurresinde vakf-ı mezbûr kâtibi olan Mustafa Efendi’nin mahmiye-i mezbûrede vâki‘ menzilinde vakf-ı mezbûra cihet-i deyn-i şer‘îden dört yüz otuz esedî guruş ve devr-i şer‘î ile ilzâm olunan rıbh-ı şer‘îden dahi altmış dört buçuk guruş ki min-haysü’l-mecmû‘ dört yüz doksan dört buçuk esedî guruş zimmetimde lâzımü’l-edâ deynim vardır deyü ikrâr eylediğinden mâ‘adâ hat ve hatmini hâvî deyn temessükü dahi verdiğinden sonra kable’l-ahz ve’l-fekk vefât etmeğin hâlâ meblağ-ı mezbûru tereke-i vâfiyesinden taleb ederim suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl ve akībe’l-inkâr müdde‘î-i mezbûrdan da‘vâsına mutâbıka beyyine taleb olundukda udûl-i Müslimînden olup medîne-i Eyyûb-i Ensârî’de vâki‘ Otakçılar’da sâkin Mustafa b. Abdullah ve medîne-i mezbûre kapısı dâhilinde Mustafapaşa Mahallesi’nde sâkin diğer Mustafa b. Şa‘ban nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr Mehmed Efendi hayatında târih-i mezkûrda mezbûr Mustafa Efendi’nin menzilinde vakf-ı mezbûra cihet-i deyn-i şer‘îden dört yüz otuz guruş ve devr-i şer‘î ile ilzâm olunan rıbhından altmış dört buçuk guruş ki cem‘an dört yüz doksan dört buçuk esedî guruş zimmetimde lâzımü’l-edâ ve lâzımü’l-kazâ deynim vardır deyü bizim huzûrumuzda ikrâr ve bizi işhâd edip hatta mütevellî-i mezbûr yedine hat ve hatmini hâvî deyn temessükü vermişidi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iye etdiklerinde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın ba‘de’t-tahlîfi’ş-şer‘î mûcebince ba‘de’l-hükm ve’t-tenbîh mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-âşir min-Zilka‘deti’ş-şerîfe li-sene tis‘în ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: Umdetü erbâbü’t-tahrîr ve’l-kalem Mustafa Efendi Kâtib-i Vakf-ı Mezbûr, Mehmed Çelebi Câbî-i Vakf-ı Mezbûr, Ali Dede b. Mehmed, el-Hâc Mustafa Çukadâr.