|
Rumeli Sadâreti Mahkemesi 127 Numaralı Sicil (H. 1090-1091 / M. 1679-1680) cilt: 55, sayfa: 92 Hüküm no: 51 Orijinal metin no: [13a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Hasan Bölükbaşı b. Aydın’ın Debbağzâde Mahallesi’ndeki menzil ve müştemilatı vakfiyesi
El-hamdü lillâhi vahdehû ve’s-salâtü alâ-men lâ-nebiyye ba‘dehû ve alâ-âlihî ve sahbihî ecma‘în. Ammâ ba‘d işbu kitâb-ı sıhhat-nisâbın sahibi ve hayrât ve hasenâtın tâlib ve râgıbı olup mahmiye-i İstanbul’da Debbağzâde Mahallesi’nde sâkin hâssa mehterler bölükbaşılarından Hasan Bölükbaşı b. Aydın nâm kimesne meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde vakf-ı âti’l-beyâna li-ecli’t-tescîl ve li-itmâmi emri’t-tesbîl mütevellî nasb ve ta‘yîn eylediği Müezzin (...) Halîfe b. Mehmed nâm kimesne mahzarında ikrâr-ı sahîh-i şer‘î ve i‘tirâf-ı sarîh-i mer‘î kılıp vaktâ kim bu dünyâ-yı denîyyenin izzeti zillete ve ni‘meti nikmete karîn olması mukarrer olmağla silk-i mülk-i sahîhimde münselik olup mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan merhûm Zeyrekzâde Efendi vakfı olan oda ve bir tarafdan Böcük? veresesi Ahmed ve Mehmed menzilleri ve bir tarafdan imâma meşrût vakıf menzil ve bir tarafdan ba‘zen tarîk-ı âm ve ba‘zen tarîk-ı hâs ile mahdûd olup dâhiliyede fevkānî iki bâb oda ve bir sofa ve bir matbah ve altında bir mahtab ve bir su kuyusunu ve bir mikdâr cüneyneyi ve hâriciyede fevkānî iki bâb oda ve altında ahırı müştemil olan menzilimi cümle tevâbi‘ ve levâhıkıyla vakf-ı sahîh-i müebbed ve habs-i sarîh-i muhalled ile vakf ve habs edip şöyle şart eyledim ki mâdâmki ben lâbis-i libâs-ı hayat oldukça menzil-i mezbûrun süknâsı bana meşrûta olup ve benim vefâtımdan sonra atîkatımdan Belkıs bt. Abdullah ve Gülgûn bt. Abdülvahhab’a ale’s-seviy meşrûta ola ve biri bilâ-veled fevt olursa hissesi âhara intikāl ede ve mezbûretânın vefâtlarından sonra evlâdlarına ve evlâd-ı evlâdlarına ve evlâd-ı evlâd-ı evlâdlarına batnen ba‘de-batnin neslen ba‘de-neslin meşrûta olup ale’s-seviy sâkinler olalar ve ba‘de’l-inkırâz -ne‘ûzü billâhi’l-Meliki’l-Feyyâz- menzil-i mezbûr ecr-i misli ile îcâr olunup hâsıl olan gallesi her senede Medîne-i Münevvere fukarâsına îsâl ve irsâl oluna ve vakf-ı mezbûrun tebdîl ve tağyîri merreten ba‘de-uhrâ yedimde ola deyü ta‘yîn-i şurût ve tebyîn-i kuyûd edip menzil-i mezbûru mütevellî-i mezbûra fâriğan ani’ş-şevâgil teslîm ol dahi vakfiyet üzre kabz ve tesellüm eyledi dedikde gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î vâkıf-ı mezbûr semt-i vifâkdan cânib-i şikāka âzim olup vakf-ı (...) İmâm-ı A‘zam ve hümâm-ı akdem kavl-i şerîfleri üzre sahîh olup lâkin sıhhat müstelzim-i lüzûm olmamağın benim için bâb-ı rücû‘ meftûh olmağla vakf-ı mezbûrdan rücû‘ eyledim menzil-i mezbûru mütevellî-i mezbûrdan mülkiyet üzre istirdâd ederim dedikde mütevellî-i mezbûr dahi cevâb-ı bâ-savâba mütesâddî olup gerçi vakf-ı mezbûrda hâl bast olunan minvâl üzre olduğu cây-ı işkâl değildir lâkin imâm-ı rabbânî Ebî Yusuf eş-şehîr bi’l-imâmi’s-sânî re’y-i şerîfleri üzre vâkıf mücerred vakaftü demekle ve İmâm Muhammed b. el-Hasan eş-Şeybânî hazretleri katında teslîm ile’l-mütevellî olmağla sıhhat [ve] lüzûm tev’emân olup bu vechile teslîmden imtinâ‘ edip hâkim-i muvakki‘-i sadr-ı kitâb -tûbâ-lehû ve hüsnü-meâb- hazretleri huzûrunda müterâfi‘ân her biri mübtegāsınca fasl ü hasma tâlibân olduklarında hâkim-i mûmâ-ileyh -esbagallâhu ni‘amehû aleyh- hazretleri dahi tarafeynin kelâmını ısgā ve cânib-i vakfı (...) [evlâ] görüp alâ-[kavli] men-yerâhu vakf-ı mezbûrun sıhhat ve lüzûmuna hükmedip min-ba‘d vakf-ı mezbûr sahîh ve lâzım olup tebdîl ve tağyîrine mecâl muhâl oldu, fe-men beddelehû ba‘demâ semi‘ahû [fe-innemâ ismühû] ale’llezîne yübeddilûnehû innallâhe semî‘un alîm ve ecrü’l-vâkıfı ale’l-Hayyi’l-Cevâdi’l-Kerîm.
Cerâ zâlike ve hurrire fi’l-yevmi’s-sâbi‘ aşer min-Zilka‘deti’ş-şerîfe li-sene tis‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Umdetü’l-mevâli’l-izâm Emnullah Efendi, umdetü’l-müderrisîni’l-kirâm Edincikli Mehmed Efendi, umdetü eimmeti’l-kirâm Sultân Mehmed İmâmı, fahrü’l-eimme Ali Efendi b. Mehmed, el-Hâc Murad b. Abdullah Veznedâr, Ahmed Odabaşı, Yusuf Bölükbaşı, Şâtır Hüseyin Ağa, el-Hâc Mehmed Ağa, Ali Ağa Hâssa Mehterleri Başı, (...) Mehmed (...), Hüseyin Beşe b. Ömer, (...), Mehmed Ağa b. (...), el-Hâc Osman Sahhâf?, Abdurrahman Efendi b. Hasan.
|