.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 54 Numaralı Sicil (H. 1102 / M. 1691)
cilt: 20, sayfa: 318
Hüküm no: 380
Orijinal metin no: [65b-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Ahmed Çelebi b. Sinan ile Mustafa b. Mehmed’in, menzil ve arsa hisselerini Mehmed b. Derviş’e satmaları

Mahmiye-i İstanbul’da Kasab Timurhan mahallesinde sâkine iken bundan akdem vefât eden Emine Hâtun bt. Mehmed’in verâseti, zevc-i metrûku Ahmed Çelebi b. Sinan’la sadriye sagīre kızı Meryem bt. Mustafa ve li ebeveyn ammi oğlu Mustafa Efendi b. Mehmed’e münhasıra olduğu şer‘an mütehakkik oldukdan sonra mezbûrân Ahmed Çelebi ve Mustafa Efendi meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde, işbu bâ‘isü’l-kitâb Mehmed Efendi b. Derviş Ağa mahzarında ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip, arsası merhûm Pîrî Paşa Vakfı’na senede üç yüz altmış akçe mukāta‘ası olup ve ebniyesi mûrisemiz müteveffât-ı mezbûretânın mülkü olmağla nısfı ikimize ve nısfı sagīre-i mezbûre Meryem’e irsen isâbet edip, mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan Osman Bey b. Mehmed mülkü ve bir tarafdan müteveffât-ı mezbûrenin âhar mülkü ve bir tarafdan sed ve bir tarafdan tarîk-i âmla mahdûd olan menzilin cümle ebniyesi muhterika olup, ancak taş duvarları ve enkāz-ı bahçe kalmışidi. Hâlen arsa-i mezbûre müştemil olduğu mülk taş duvar ve sâir enkāz-ı mu‘ayyene-i ma‘lûmenin bize isâbet eden nısfını, bi cümleti’t-tevâbi‘ ve’l-levâhık bey‘-i bâtt-ı kat‘î ile mezbûr Mehmed Efendi’ye iki yüz elli guruşa bey‘ ve temlîk ve teslîm, ol dahi iştirâ ve temellük ve tesellüm ettikden sonra semeni olan meblağ-ı mezbûr iki yüz elli esedî guruş cihet-i karz-ı şer‘îden merkūm Mehmed Efendi’ye vâcibü’l-edâ zimmetimizde deynimiz olan iki yüz elli esedî guruşa takās, ol dahi mukāssa ve kabûl edip ve arsa-i mezbûresini izn-i mütevellîyle merkūm Mehmed Efendi’ye meccânen ferâğ ve tefvîz eyleyip, ol dahi müfevvaz ve kabûl eyledi. Ba‘de’l-yevm mülk olan cümle enkāz ve duvarlardan bize isâbet eden nısfı merkūm Mehmed Efendi’nin mülk-i müşterâsı ve arsası hakk-ı müfevvazı olmuşdur. Bizim aslâ alâka ve medhalimiz kalmamışdır dediklerinde, gıbbe’t-tasdîki’l-vicâhî mâ vaka‘a bi’t-taleb ve’l-ibtigā ketb ve imlâ olundu. Fi’l-yevmi’s-sâdis aşer min Cumâdelâhire li sene isneteyn ve mi’e ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Abdülhalim Efendi b. Abdurrahman Efendi, el-Hâc Hüseyin Çelebi b. İbrahim, el-Hâc Abbas b. Yahya, Halil Çelebi b. Mehmed, İbrahim Çelebi b. Ahmed.