.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Rumeli Sadâreti Mahkemesi 127 Numaralı Sicil (H. 1090-1091 / M. 1679-1680)
cilt: 55, sayfa: 130
Hüküm no: 90
Orijinal metin no: [24a-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Vefat eden Dahkî Mustafa Efendi’nin vasiyeti üzere kölesi Yusuf’un azat edilerek kendisine terekeden 100 kuruş verilmesi

Mahmiye-i İstanbul’da Şeyh İbn Vefâ kurbünde Mollagürânî Mahallesi’nde sâkin iken bundan akdem vedâ‘-ı âlem-i fânî eden merhûm Dahkî Mustafa Efendi b. Mirza’nın zâhirde vâris-i ma‘rûfu olmamak ile terekesi taraf-ı beytü’l-mâle âid olduğu müte‘ayyin oldukdan sonra müteveffâ-yı mezbûrun abd-i memlûkü olup bundan akdem rıkka inkıyâdı zâhir olan bâ‘isü hâze’l-kitâb Yusuf b. Abdullah Dîvân-ı Hümâyûn-ı sa‘âdet-makrûnda ma‘kūd meclis-i şer‘de müteveffâ-yı mezbûrun terekesine bi’l-emâne vâzı‘u’l-yed olan câmi‘ü’l-emvâli’s-Sultâniye hâfızü’l-hazâini’l-Osmâniye hâlâ şıkk-ı evvel defterdârı olan Hasan Efendi mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip efendim müteveffâ-yı mezbûr Dahkî Mustafa Efendi hayatında bi-emrillâhi te‘âlâ kazâ-i nahb eylediğinde beni i‘tâk ve tahrîr ve mâlından yüz esedî guruş verile deyü vasiyet ve musırrân alâ-îsâihî vefât etmekle sebîlim tahliye ve meblağ-ı mezbûru müteveffâ-yı mezbûrun tereke-i vâfiyesinden bana teslîme mûmâ-ileyh Hasan Efendi’ye tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl ve akībe’l-inkâr müdde‘î-i mezbûr Yusuf’dan müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden olup mahalle-i mezbûre sükkânından Mustafa b. Mehmed ve Mi‘mâr İlyas Mahallesi sükkânından Mehmed Çavuş b. Mehmed nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i ma‘kūd-ı mezbûra hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr Dahkî Mustafa Efendi hayatında bizim huzûrumuzda bi-emrillâhi te‘âlâ kazâ-i nahb eylediğimde abd-i memlûküm mezbûr Yusuf mâlımdan âzad ve muhallefâtımdan yüz esedî guruş verile deyü vasiyet ve musırrân alâ-îsâihî vefât etmişidi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iye etdiklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle oldukdan sonra <> mûcebince mezbûr Yusuf’un ıtkına hükmolunup ve meblağ-ı mezbûr yüz guruşu müteveffâ-yı mezbûrun vasiyeti üzre tereke-i vâfiyesinden müdde‘î-i mezbûr Yusuf’a def‘ ü teslîme mûmâ-ileyh Hasan Efendi’ye tenbîh birle mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fi’l-yevmi’s-sâbi‘ aşer min-Zilhicceti’ş-şerîfe li’s-seneti’l-mezbûr.

Şuhûdü’l-hâl: es-Sâbıkūn.