Rumeli Sadâreti Mahkemesi 127 Numaralı Sicil (H. 1090-1091 / M. 1679-1680) cilt: 55, sayfa: 174 Hüküm no: 141 Orijinal metin no: [36a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Vefat eden Şaban Beşe b. Abdullah’ın terekesine el koyan Musa Bey b. Hüseyin’in merhumun kardeşi Durmuş’a isabet eden hisseyi ona teslim etmesi
El-emru hasbemâ hurrire fîh zeberahu’l-fakīr ileyhi Sübhânehû Hâmid el-kādî bi-askeri Rumeli -ufiye anhü-.
Medîne-i Hazret-i Ebî Eyyûb-ı Ensârî -radıye anhü Rabbühü’l-Bârî- mahallâtından Süleyman Subaşı Mahallesi’nde sâkin iken bundan akdem vefât eden Şa‘ban Beşe b. Abdullah nâm kimesnenin verâseti zevce-i metrûke Âişe Hatun bt. Murad’a ve li-ebeveyn er karındaşı Durmuş nâm kimesneye münhasıra olduğu şer‘an sâbit ve zâhir oldukdan sonra mezbûr Durmuş tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olduğu el-Hâc Ahmed b. Abdullah ve Mehmed b. Abdullah nâm kimesneler şehâdetleri ile şer‘an sâbit olan Ali Beşe b. Mehmed nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîfde mezbûre Âişe’nin hâlâ zevci olup zikri âtî terekeye vâzı‘u’l-yed olan Musa Bey b. Hüseyin nâm kimesne mahzarında bi’l-vekâle üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müvekkilim mezbûr Durmuş’un karındaşı müteveffâ-yı mezbûr Şa‘ban hayatında medîne-i mezbûreye tâbi‘ Terkos nâhiyesinde Müderris Köyü nâm karyede vâki‘ Ebussuûdzâde Ahmed Efendi ve Mesud Efendi ve Abdülbaki Efendi’nin ale’l-iştirâki’s-seviy taht-ı tasarruflarında olan ma‘lûmü’l-hudûd ve’l-kat‘ tarlaları sapasını sekiz bin akçe ücret ile bin doksan senesinde istîcâr eylediğinden sonra üzerine arpa ve buğday ve alef ve burçak zer‘ eyleyip hasâd vakti olmadın vefât etmekle mezbûr Musa Bey zikrolunan tarlalardan hâsıl olan hubûbâtdan ikrârı mertebe makbûz olan tahrîr olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Musa Bey cevâbında zikrolunan tarlalar mahsûlâtından hâsıl olup ancak âhara bey‘ eylediğim yetmiş beş esedî guruşluk buğday ve yüz yetmiş üç guruş bir sülüs guruşa saman ve otuz esedî guruşluk alef ki cem‘an iki yüz yetmiş sekiz guruş ve bir sülüs guruş ile hâlâ der-anbâr yüz yirmi keyl arpa ve seksen sekiz keyl alef ve yirmi iki buçuk keyl burçak makbûzum olup lâkin meblağ-ı mezbûr iki yüz yetmiş sekiz guruş bir sülüs guruşdan zikrolunan arpa ve buğday ve alef ve burçağın harmana getirmesine ve orakçısına ve d[ö]ğmesine ve sâir harc-ı lâzımesine yüz elli yedi guruş masrûfum olup bâkī yüz yirmi bir esedî guruş ile der-anbâr arpa ve alef ve burçak hâlâ yedimdedir deyip ziyâde kabz eylemedim deyücek vekîl-i mezbûr istintâk olundukda ol dahi mezbû[r] Musa Bey’in masrûfunu inkâr etmekle tarafeyn ityân-ı beyyine için istimhâl edip mehl-i şer‘î [ile] imhâl olunduklarından sonra mezbûr Musa Bey’in ikrârı mertebesi olup masrûfundan bâkī kalan meblağ-ı mezbûr yüz yirmi bir esedî guruş ile der-anbâr olunan yüz yirmi keyl arpa ve seksen keyl alef ve yirmi iki buçuk keyl burçakdan müvekkil-i mezbûrun hissesini vekîl-i mezbûra def‘ ve teslîme mezbûr Musa Bey’e tenbîh birle mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’l-yevmi’s-sâmin aşer min-Muharrem li-sene ihdâ ve tis‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Ahmed Efendi R[ûz]nâmçe, Mehmed Ağa Kethudâ-yı Hazret-i Efendi, Mehmed Çelebi b. Piyale, Ahmed Çelebi b. Haydar, Habbâz? Ahmed b. Abdullah, Hasan b. Abdullah, Kenan b. Abdullah, Ali Efendi b. Mustafa, Mehmed Beşe b. Abdullah, el-Hâc Ahmed b. Abdullah.
|