Rumeli Sadâreti Mahkemesi 127 Numaralı Sicil (H. 1090-1091 / M. 1679-1680) cilt: 55, sayfa: 230 Hüküm no: 204 Orijinal metin no: [52a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Meryem ve Hatice adlı küçük kızların vasîsi tarafından İbrahim Çelebi b. Abdullah’a açılan ve annelerinden kalan ev ve dükkân hissesine el koyduğu iddia edilen davanın reddedildiği Mahmiye-i İstanbul’da Firuzağa Mahallesi’nde sâkin iken bundan akdem fevt olan Meryem bt. Süleyman nâm hatunun kebîre kızı olup mukaddemâ fevt olan Âişe bt. Mehmed’in sagīre kızları Meryem ve Hadice’nin babaları ve tesviye-i emirleri için kıbel-i şer‘den mansûb vasîleri olan Mehmed Beşe b. Mustafa zikr-i âtî vakfa meşrûtiyet üzre mütevelliye olan Âişe Hanım bt. Mehmed’in kāimmakāmı olan Mustafa Efendi b. Abdülgani muvâcehesinde zikri âtî menzil ve dükkâna vâzı‘u’l-yed olan işbu sahibü’l-kitâb İbrahim Çelebi b. Abdullah mahzarında bi’l-vesâye üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip mahmiye-i mezbûrede Kırkçeşme kurbünde vâki‘ iki tarafı yine zikri âtî vakıf ve iki tarafı tarîk-ı âm ile mahdûd menzil ve bir bâb helvâcı dükkânı merhûm Ferruh Kethudâ vakfından icâreteyn-i ma‘lûmeteyn ile Mustafa Çelebi b. Ali ve Süleyman Çelebi b. Ali’nin iştirâk-i seviy üzre tasarruflarında iken mezbûr Mustafa Çelebi fevt olup nısf hissesi oğlu Solak Mehmed Çelebi’ye ve merkūm Süleyman Çelebi fevt olup kezâlik nısf hissesi sulbî oğlu diğer Mehmed Çelebi ile sulbiye kızı mezkûre Meryem’e intikāl-i âdî ile intikāl etdikden sonra mezbûr Meryem dahi fevt olup hissse-i mezkûresi kızı mezbûre Âişe’ye ol dahi fevt oldukda kızları sagīretân-ı mezbûretâna intikāl etmiş-iken mezbûr İbrahim Çelebi mecmû‘una bi-gayr-ı hakkın vaz‘-ı yed eder suâl olunup sagīretân-ı mezbûretânın hisselerinden kasr-ı yedine tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr İbrahim Çelebi cevâbında fi’l-hakīka bâlâda tahrîr ve tavsîf olan menzil ve dükkânın nısf-ı şâyi‘i merkūm Süleyman Çelebi’nin tasarrufunda olup ba‘de-vefâtihî hisse-i mezkûre oğlu mezbûr Mehmed Çelebi ile kızı mezkûre Meryem’e intikāl-i âdî ile intikāl etmişidi lâkin mezbûre Meryem bin altmış beş senesi Recebi’l-müreccebi’nde hâl-i sıhhatinde vakf-ı mezbûra meşrûtiyet üzre mütevellî olan Mehmed Çelebi b. Ahmed izniyle hisse-i mezkûresini karındaşı mezbûr Mehmed Çelebi’ye meccânen ferâğ ve tefvîz ol dahi tefevvüz ve kabûl edip nısf hisse-i mezkûre dâhil-i havza-i tasarrufu oldukdan sonra merkūm Mehmed Çelebi dahi mecmû‘-ı hissesin vakf-ı mezbûra hâlâ meşrûtiyet üzre mütevelliye olan mezbûre Âişe Hanım izniyle bana ferâğ ve tefvîz ben-dahi tefevvüz ve kabûl eyledim deyü def‘le mukābele ve mütevellî temessükü ibrâz edip nazar olundukda fi’l-hakīka mazmûnu min-külli’l-vücûh takrîr-i meşrûhuna mutâbık bulunmağın gıbbe’l-istintâk ve’l-inkâr mezbûr İbrahim Çelebi’den def‘-i meşrûhuna beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden olup mahmiye-i mezbûrede Efdalzâde Mahallesi’nde sâkin Muslı Beşe b. Hüseyin ve Akseki Mahallesi’nde sâkin Yusuf b. Abdullah ve Firuzağa Mahallesi’nde sâkin Mehmed Çelebi b. Mustafa nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırûn olup isre’l-istişhâd fi’l-vâki‘ mezkûre Meryem Hatun bin altmış beş senesi Recebi’l-müreccebi’nde kemâl-i sıhhatinde babası mezbûr Süleyman Çelebi’den müntakil olan hudûd-ı mezkûre ile mahdûde menzil ve dükkânda olan rub‘ hissesini vakf-ı mezbûra mütevellî olan mezbûr Mehmed Çelebi b. Ahmed izniyle bizim huzûrumuzda karındaşı mezbûr Mehmed Çelebi’ye meccânen ferâğ ve tefvîz ol dahi tefevvüz ve kabûl edip nısf hisse-i mezkûre merkūm Çelebi’nin dâhil-i havza-i [tasarrufu] oldukdan sonra mezbûr Mehmed Çelebi dahi mecmû‘-ı hissesini kezâlik huzûrumuzda mütevelliye-i mezbûre Âişe Hanım izniyle işbu mezbûr İbrahim Çelebi’ye ferâğ ve tefvîz ol dahi tefevvüz ve kabûl eyledi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iye etdiklerinde şühûd-ı mezkûreyi ta‘dîl ve tezkiye için kıbel-i şer‘den Mevlânâ Mustafa Efendi b. Abdülaziz irsâl olunup ol dahi evvelâ zikrolunan Efdalzâde Mahallesi’ne varıp ahâlîsinden Müezzin Mustafa b. Mehmed ve Şa‘ban Beşe b. Hüseyin [ve] Mehmed Ağa b. Hüseyin ve Mehmed Beşe b. Ahmed Çelebi nâm kimesneler[den] mezbûr Mustafa Beşe’nin keyfiyet-i hâlini suâl etdikde mezbûrun adl ve makbûlü’ş-şehâde olduğunu merkūmûndan her biri haber verdiklerinden sonra mezkûr Akseki Mahallesi’ne varıp ahâlîsinden İmâm Yusuf Efendi b. Muharrem [ve] Müderris es-Seyyid Ahmed Efendi b. Abdülkerim’den mezbûr Yusuf’un keyfiyet-i hâlini suâl etdikde kezâlik şâhid-i mezkûrun adl ve makbûlü’ş-şehâde olduğunu her biri haber verdiklerinden sonra zikrolunan Firuzağa Mahallesi’ne varıp ahâlîsinden İmâm Mustafa Efendi b. Hamza ve Müezzin Hüseyin Halîfe b. Ali ve Hamza Çelebi b. Osman’dan merkūm Mehmed Çelebi’nin hâlini istihbâr etdikde mezbûrûndan her biri mezkûr Mehmed Çelebi’nin adl ve makbûlü’ş-şehâde olduğunu haber vermeğin vâki‘ hâli mezbûr Mustafa Efendi mahâllinde ketb ü terkīm edip ba‘dehû cânib-i şer‘den ma‘an irsâl olunan Hasan b. Ahmed ile meclis-i şer‘a gelip haber vermeğin şehâdetleri makbûle olmağla müdde‘î-i mezbûr mu‘ârazadan men‘ birle mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâmis min-Saferü’l-hayr li-sene ihdâ ve tis‘în ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Rasûl Efendi b. Muharrem el-imâm, fahrü’l-müderrisîn es-Seyyid Ahmed Çelebi b. Abdurrahim, es-Seyyid Mehmed Çelebi b. Ahmed Efendi, Ali Efendi b. ( ) el-müezzin, el-Hâc İbrahim b. Abdullah, Mehmed Çelebi b. Sâdık, Abdülkadir Beşe b. Ebîbekir, Ali Çelebi b. Hasan, Solak Mehmed Çelebi.