.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Rumeli Sadâreti Mahkemesi 127 Numaralı Sicil (H. 1090-1091 / M. 1679-1680)
cilt: 55, sayfa: 271
Hüküm no: 241
Orijinal metin no: [65a-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mayer v. Yako’nun kız kardeşi Saltana’ya satttığı evin parasını alamadığı iddiasıyla açtığı davanın reddedildiği

Mahrûse-i Galata muzâfâtından Beşiktaş’a tâbi‘ Kuruçeşme nâm karyede sâkin Mayer v. Yako nâm Yahûdî meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde karye-i mezbûrede sâkine li-ebeveyn kız karındaşı işbu bâ‘isetü’s-sifr Saltana nâm Yahûdiye muvâcehesinde üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip karye-i mezbûrede vâki‘ [bir] tarafından kendi mülküm ve bir tarafından Bakaline tasarrufunda olan menzil ve iki tarafdan tarîk-ı âm ile mahdûd fevkānî iki bâb odayı ve bir matbahı ve bir selâmlığı ve kenîfi ve tahtânî iki bâb odayı ve bir matbahı ve kenîfi ve bir fırını ve bir su kuyusunu ve zât-ı eşcâr-ı müsmire ve gayr-ı müsmire cüneyneyi ve havliyi müştemil olan mülk menzilimi bundan akdem kız karındaşım mezbûre Saltana’ya cümle tevâbi‘i ile beş yüz esedî guruşa bey‘ ve teslîm ol dahi iştirâ ve tesellüm etmekle semeni olan meblağ-ı mezbûr beş yüz esedî guruşu [bana teslîme] kız karındaşım mezbûre Saltana’ya tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûre Saltana cevâbında karındaşım müdde‘î-i mezbûr Mayer menzil-i mahdûd-ı mezbûru bin yetmiş sekiz senesi Saferü’l-hayrının yirmi üçüncü gününde semen-i mezbûr beş yüz esedî guruşa bana bey‘ ve teslîm ben-dahi iştirâ ve tesellüm edip semeni olan meblağ-ı mezbûr beş yüz esedî guruşu karındaşım mezbûr Mayer’e tamamen def‘ ü teslîm ol dahi ahz ü kabz eylediğinden sonra târih-i mezbûrda kasaba-i mezbûrede nâibü’ş-şer‘ olan Mehmed Efendi huzûrunda ber-vech-i muharrer ikrâr edip yedime bir kıt‘a mülknâme hücceti dahi vermişdir deyü def‘ ve mukābele ve târih-i mezbûr ile müverraha ve mezbûr Mehmed Efendi’nin hat ve hatmini hâvî ve min-külli’l-vücûh takrîr-i meşrûhunu nâtıka bir kıt‘a mülknâme hücceti ibrâz edicek hüccet-i mezbûre mezbûr Mayer muvâcehesinde feth ü kırâet ve istintâk olundukda mezbûr Mayer cevâbında hüccet-i mezkûre[yi] mezbûr Mehmed Efendi’ye tahrîr ettirip semen-i mezbûr beş yüz esedî guruşu tamamen ahz ü kabz eyledim [deyü] ikrâr etmiş idim lâkin minvâl-i meşrûh üzre ikrârımda kâzibim deyücek husûs-ı mezbûrede mezbûre Saltana’ya yemîn lâzım gelmeğin ber-vech-i muharrer müdde‘î-i mezbûr Mayer kendü verdiğini hüccet-i mezkûrede tahrîr etdirdiği minvâl üzre ikrârında kâzib olmayıp kendi da‘vâ-yı meşrûhasında mublita [mubtıla] olmadığına mezbûre Saltana’ya yemîn teklîf olundukda ol dahi alâ-vefki’l-mesûl yemîn billâhi’llezî [enzele]’t-Tevrâte alâ-Musa etmeğin mûcebince müdde‘î-i mezbûr Mayer bî-vech mu‘ârazadan men‘ birle mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fi’l-yevm min-gurreti Rebî‘i’l-evvel li-sene ihdâ ve tis‘în ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: el-Hâc Kemâleddin Kethudâ-yı Hazret-i Efendi, Çukadâr Hasan Beşe, el-Hâ[c] Hüseyin Çelebi b. ( ), Mehmed Çelebi b. Haydar, Ahmed Çelebi b. Piyale.