.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Rumeli Sadâreti Mahkemesi 127 Numaralı Sicil (H. 1090-1091 / M. 1679-1680)
cilt: 55, sayfa: 284
Hüküm no: 252
Orijinal metin no: [68a-3]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Sâliha bt. Abdullah’ın, vefat eden kocasının diğer karısı Hidayetullah bt. Abdullah ile iki çocuğuna olan borcunu ikrar ettiği

Mahmiye-i İstanbul’da Nahılbend Mahallesi’nde sâkin iken bundan akdem vefât eden Zülüflü Mehmed Efendi’nin verâseti zevceteyn-i metrûketeyni Sâliha bt. Abdullah ve Hidayetullah bt. Abdullah ve sulbî kebîr oğlu olup fevt olan Abdullah ve sulbî sagīr oğlu Abdurrahman’a münhasıra olup ba‘dehû mezbûr Abdurrahman dahi fevt olup verâseti vâlidesi mezbûre Hidayetullah ile li-üm karındaşları Halil ve Âişe nâm sagīrlere münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve müte‘ayyin oldukdan sonra mezbûre Sâliha zâtını ma‘rifet-i şer‘iye ile ârifân Mehmed Ağa b. Ahmed Efendi ve Ahmed Çelebi b. Abdurrahman ta‘rîfleriyle mu‘arrefe oldukdan sonra meclis-i şer‘-i hatîr-i enverde mezbûre Hidayetullah ile sagīrân-ı mezbûrân Halil ve Âişe’nin babaları ve tesviye-i emirleri için kıbel-i şer‘-i enverden mansûbe vasîleri olan bâ‘isü hâze’l-kitâb Mehmed Bey b. Abdullah muvâcehelerinde bi-tav‘ihâ ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip mahrûse-i Edirne’de Balaban Paşa Mahallesi’nde vâki‘ bir tarafı (...) (...) [İbr]ahim Çelebi mülkü ve bir tarafı Fâtıma Hatun [68b] mülkü ve bir tarafı ba‘zan Hadîce ve ba‘zan Âişe nâm hatunlar mülkleri ve bir tarafı ba‘zan mekteb civârı ve ba‘zan tarîk-ı âm ve bir tarafı tarîk-ı âm ile mahdûd dâhiliyesi üç bâb tahtânî oda ve bir matbah ve iki harâbe oda ve hâriciyesi bir oda ve bir ahır ve havluyu müştemil menzil müteveffâ olan mezbûr Mehmed Efendi’nin ile’l-vefât silk-i mülkünde münselik olup ba‘dehû vefâtihî semeni mezbûre Hidayetullah ile bana ve seb‘a-i esmânı sâir veresesine intikāl etmişidi hâlâ menzil-i mezbûrda olan nısf semen hisse-i şâyi‘amı mezbûrân Hidayetullah ve Mehmed Bey’e yüz esedî guruşa bey‘ ve temlîk onlar dahi asâleten ve vesâyeten iştirâ ve kabûl eylediklerinden sonra semen-i mezbûr ile mukaddemâ kendülere bey‘ ve teslîm eylediğim iki sâ‘atin kıymetleri olan beş bin akçe ve merhûm-ı mezbûrun beynimizde ma‘lûm kitâbları kıymetinden nısf semen hisseme mukābil olan bin akçe ki min-haysü’l-mecmû‘ yüz elli esedî guruşumu merkūm Mehmed Efendi vefâtından iki sene mukaddem hâl-i hayat ve kemâl-i sıhhatinde oğlu sagīr-i mezbûr Abdurrahman’a hîbe ve temlîk ve yine velâyeten kabûl ve kabz eylediği dört bin guruşu mezbûr Mehmed Efendi’nin vefâtından sonra ben sagīr-i mezbûrun tesviye-i umûru için kıbel-i şer‘den mansûbe vasîsi olmağla müteveffâ-yı mezbûrun terekesinden bi’l-vesâye kabz ve kendi mesârifime sarfla istihlâk edip ol vechile sagīr-i mezbûra zimmetimde edâsı lâzım deyn oldukdan sonra sagīr-i mezbûr dahi fevt oldukda meblağ-ı mezbûr veresesi mezkûrûna ırsen isâbet etmekle <> işbu hazır bi’l-meclis Mehmed Çavuş b. Ahmed Efendi meblağ-ı mezbûrdan iki bin guruşunu benden tahsîl ve mezbûrân Hidayetullah ve Mehmed Bey’e teslîm edip bâkī iki bin guruşu hâlâ zimmetimde lâzımü’l-edâ deynim olmağın deyn-i mezbûrdan yüz elli guruşu ile takās onlar dahi mukāssa ve kabûl edip bâkī bin sekiz yüz elli esedî guruşu hâlâ zimmetimde edâsı lâzım deynim ve hisse-i mezkûre de müşterâları olup mahâllinde kabz ve tasarrufa mezbûrânı taslît eyledim dedikde gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu.

Fi’l-yevmi’s-sâlis min-şehri Rebî‘i’l-evvel li-sene ihdâ ve tis‘în ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: Zahru’l-eşbâh Mehmed Ağa b. Ahmed Efendi, Hüseyin Çavuş b. Ahmed el-Mübâşir, el-Hâc Ahmed b. ( ), İbrahim Çavuş b. Ali, Kadri Mustafa Efendi b. İbrahim, Ahmed Çelebi b. Abdullah, Ali Bey b. Mehmed, Hüseyin Ağa b. Mustafa.