.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Rumeli Sadâreti Mahkemesi 161 Numaralı Sicil (H.1115-1116 / M. 1704)
cilt: 59, sayfa: 238
Hüküm no: 187
Orijinal metin no: [52b-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Ayşe Hatun’un Havva ve Rahime Hatun aleyhindeki miras davasında anlaşma sağlanması

Mahmiye-i İstanbul’da Kalenderhâne mahâllesi sâkinlerinden iken bundan akdem fevt olan el-Hâc Mehmed b. Hasan nâm kimesne’nin verâseti zevceteyn-i metrûketeyn Havva bt. Abdullah ve Rahime bt. Abdullah nâm hatunlar ile zevi’l-erhâm cihetinden Âişe bt. Abdi nâm hatuna münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve mütehakkık oldukdan sonra mezbûre Âişe Hatun zâtı ba‘de’t-ta‘rîfi’ş-şer‘î mahmiye-i mezbûrede meclis-i şer‘-i enverde râfi‘ateyi’l-vesîka mezbûretân Havva ve Rahime taraflarından husûs-ı âti’l-beyana vekîl-i şer‘îleri olan müteveffâ-yı mezbûrun mu‘takı Hasan Çelebi b. Abdullah mahzarında ikrâr ve takrîr-i kelâm edip bundan akdem mûrisimiz müteveffâ-yı mezbûr fevt oldukda bi’l-cümle muhallefâtını mezbûretân Havva ve Rahime ahz u kabz etmeleriyle ben dahi tereke-i müteveffâ-yı mezbûrdan bana isâbet eden hisse-i ırsiye-i şer‘iyyemi müvekkiletân-ı mezbûretândan taleb ve da‘vâ eylediğimde onlar dahi mûrisimiz müteveffâ-yı mezbûrun terekesine bi’l-külliye vaz‘-ı yed ettiklerini inkâr eylediklerinde ben dahi müdde‘âmı isbâta kādir olmayıp her birine yemîn vermekle bu vech üzere beynimizde münâza‘ât-ı kesîre cereyân etmişdi. El-hâletü hâzihi beynimize muslihûn tavassut edip da‘vâ-i mezkûremden beni müvekkiletân-ı mezbûretân ile beş guruş üzerine sulh eylediklerinde ben dahi sulh-ı mezbûru kabûl eyledikden sonra bedel-i sulh olan meblağ-ı mezbûru müvekkiletân-ı mezbûretân yedlerinden tamâmen ahz u kabz edip mûrisimiz müteveffâ-yı mezbûrun kalîl u kesîre [ve] celîl ü hakīr terekesine müte‘allıka âmme-i da‘vâdan müvekkiletân-ı mezbûretânın ve vekîl-i mezbûrun zimmetlerini ibrâ-i âm ile ibrâ ve iskāt eyledim, min-ba‘d husûs-ı mezbûra müte‘allıka vechen mine’l-vücûh ve sebeben mine’l-esbâb aslâ da‘vâ ve nizâ‘ım kalmamışdır dedikde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fi’l-yevmi’l-âşir min-Rebî‘i’l-evvel li-sene sitte aşere ve mi’e ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: Ali Çavuş b. Abdullah mübâşir, el-Hâc Abdullah b. Abdullah, Tüfenkçibaşı Cafer Ağa b. ( ), Mustafa Ağa b. Mehmed, Hasan Çelebi nalband, Mehmed Çelebi berber, Çörekçi Mehmed b. ( ).