Rumeli Sadâreti Mahkemesi 161 Numaralı Sicil (H.1115-1116 / M. 1704) cilt: 59, sayfa: 256 Hüküm no: 209 Orijinal metin no: [57b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Bogos v. Serkiz’in Aci Kostantin aleyhindeki menzil satışıyla ilgili şuf’a davasının reddedilmesi
Mahmiye-i İstanbul’da Langa kurbünde Çakırağa mahâllesinde sâkin Bogos v. Serkiz nâm [kimesne] mahmiye-i mezbûrede meclis-i şer‘-i hatîrde zikri âtî arsaya vâzı‘ü’l-yed olan işbu bâ‘isü’s-sifr Aci Kostantin v. Bünyad nâm zimmî muvâcehesinde üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip câr-ı mülâsıkım olup mahâlle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan mezbûr Aci Kostantin ve bir tarafdan Bedros mülkü ve bir tarafdan benim mülküm ve bir tarafdan Şilkam? Kazer mülkü ile mahdûd dûlen ve arzen kırk dört zirâ‘ mülk menzil arsasını vâlidem Aksabet Papa Haret nâm Nasrâniye bundan akdem mezbûr Aci Kostantin’e yüz guruşa bey‘ ve kabz-ı semen etmekle arsa-i mezbûre benim menzilime muttasıl olmağla bey‘-i mezbûru istimâ‘ etdiğimde hîn-i istimâ‘da taleb-i şuf‘ada muvâsebe edip arsa-i mezbûreye bi-tarîkı’ş-şuf‘a ben tâlib olmağla hâlâ mezbûr Aci Kostantin’e suâl olunup arsa-i mezbûre için vâlidem mezbûre Aksabet’e semen deyü medfû‘u olan meblağ-ı mezbûr yüz guruşu benden ahz u kabz ve arsa-i mezbûrdan kasr-ı yed ve bana bi-tarîkı’ş-şuf‘a teslîm etmek üzere tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde, gıbbe’s-suâl mezbûr Aci Kostantin cevâbında arsa-i mezbûreyi müdde‘î-i mezbûrun vâlidesi mezbûre Aksabet’den yüz guruş semen-i medfû‘a iştirâ eylediğimden sonra husûs-ı mezbûru şuhûd mahzarında müdde‘î-i mezbûra i‘lâm eylediğimde ol dahi arsa-i mezbûreyi şirâya tâlib olmayıp şirâdan fâriğ olmağla bu vech üzere iskāt-ı şuf‘a etmişdir deyü def‘le mukābele edicek gıbbe’l-istintâk ve’l-inkâr mezbûr Aci Kostantin’den def‘-i mezbûruna beyyine taleb olundukda Langa’da sâkin Marat v. Kiryako ve Alacacı Hanı’nda sâkin Lefter v. Kalender nâm zimmîler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘e hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka mezbûr Aci Kostantin arsa-i mezbûreyi müdde‘î-i mezbûrun vâlidesi mezbûre Aksabet’den yüz guruş semen-i medfû‘a iştirâ etdikden sonra bey‘-i mezbûru bizim huzûrumuzda müdde‘î-i mezbûr yüz guruşa i‘lâm eylediğinde ben istemem ve tâlib dahi değilim deyü bizim huzûrumuzda şuf‘a da‘vâsından fâriğ olup iskāt-ı şuf‘a eyledi. Biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-yı şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olup mûcebince müdde‘î-i mezbûr bî-vech mu‘ârazadan men‘ birle mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’l-yevmi’s-sâmin aşer min-şehri Rebî‘ülevvel sene 1116.
Şuhûdü’l-hâl: el-Hâc Mehmed Efendi el-kâtib, İsmail Efendi el-kâtib, Ömer Efendi el-kâtib, Veliyüddin Efendi el-kādı, Emin Mehmed Efendi el-kādı.
|