Rumeli Sadâreti Mahkemesi 161 Numaralı Sicil (H.1115-1116 / M. 1704) cilt: 59, sayfa: 384 Hüküm no: 377 Orijinal metin no: [90b-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Mehmed Efendi’nin Ali Ağa’da olan alacağının tahsil olunması Mahmiye-i İstanbul’da Çerâğī Hamza mahâllesinde sâkin bâ‘isü’l-kitâb Mehmed Efendi b. Abdurrahman mahmiye-i mezbûrede meclis-i şer‘de Ali Ağa b. el-Hâc İsa nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip vilâyet-i Anadolu’da Aydın sancağında medîne-i Tire İhtisâbı Mukāta‘ası berat-ı âlîşân ile mâlikâne tasarrufumda olmağla bin yüz on üç senesinde mukāta‘a-i mezbûreyi bin otuz guruşa mezbûr Ali Ağa’ya der-uhde ve iltizâm ol dahi iltizâm ve kabûl ve sene-i mezbûrede mukāta‘a-i mezbûreyi zabt ve mahsûlât ve rüsûmâtını ahz u kabz eylediğinden sonra bedel-i iltizâmı olan meblağ-ı merkūm bin otuz guruşu bundan akdem mezbûr Ali Ağa’dan taleb eylediğimde ol dahi edâda te‘allül etmekle beynimizde ba‘de’n-nizâ‘ mezbûr Ali Ağa benimle da‘vâ-i mezkûremden dokuz yüz guruşa sulh ben dahi sulh-ı mezbûru kabûl etmekle bedel-i sulh-ı mezkûrun beş yüz guruşunu bana teslîm ben dahi yedinden ahz u kabz edip bedel-i sulh-ı mezbûrdan bâkī kalan dört yüz guruşa dahi mezbûr Ali Ağa silk-i mülkünde münselik olup medîne-i Alaşehir’de vâki‘ ma‘lûmü’l-hudûd ve’l-müştemilât çiftlik menzilini bin yüz on dört senesi Rebî‘ülevveli ibtidâsından altı ay tamâmına değin [91a] sana edâ edemezsem çiftlik-i mezbûr mülkün olsun deyüp ben dahi kabûl etmişidim. Lâkin şart-ı mezkûr ile olan bey‘-i mezbûrun fesâdına binâen hâlâ meblağ-ı merkūm dört yüz guruşu mezbûr Ali Ağa’dan taleb ederim, suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Ali Ağa cevâbında fi’l-hakīka hâl min-külli’l-vücûh müdde‘î-i mezbûrun takrîr-i meşrûhu üzere olup akd-i mezbûr şart-ı mezkûr ile olduğunu bi’t-tav‘i’s-sâf ikrâr u i‘tirâf etmeğin mûcebince ba‘de’l-hükm ve’t-tenbîh mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâbi‘ aşer min-Cumâdelûlâ sene 1116. Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Efendi b. Ahmed, İsmail Efendi kâtib, ömer Efendi b. Ali, el-Hâc Ali çukadâr.