Bab Mahkemesi 54 Numaralı Sicil (H. 1102 / M. 1691) cilt: 20, sayfa: 409 Hüküm no: 504 Orijinal metin no: [88a-3] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Fâtıma bt. Mustafa’nın Mustafa Beşe b. Ömer’de mehir alacağı olması
Mahmiye-i İstanbul’da Emin Nureddin mahallesinde sâkine Fâtıma bt. Mustafa nâm hâtun meclis-i şer‘-i şerîfde, zevc-i mutallıkı Mustafa Beşe b. Ömer mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip, mukaddemâ zevcim mezbûr ile muhâla‘a olup, ol vechile mezbûrdan mübâne ve iddetim münkaziye oldukdan sonra mezbûr Mustafa Beşe her ne zamân seni tezevvüc edersem benden üç talâkla mutallaka ol deyu şart ve ta‘lîk etmekle, işbu hâzır bi’l-meclis Berber Mahmud Çelebi b. Ahmed fuzûlî şuhûd mahzarında üç bin akçe mehr-i müeccel tesmiyesiyle mezbûr Mustafa Beşe için benimle akd-i nikâh ettiğinden sonra mezbûr Mustafa Beşe’ye i‘lâm o dahi bana duhûl ile fi‘ilen kabûl edip, ba‘dehû târih-i kitâbdan bir gün mukaddem beni bâyinen tatlîk etmeğin, hâlâ mezbûr[a] suâl olunup ber vech-i meşrûh zimmetinde mütekarrir ve ma‘kūdun-aleyh olan meblağ-ı mezbûr üç bin akçe mehr-i müeccelimi alıverilmek matlûbumdur dedikde, gıbbe’s-suâl mezbûr Mustafa Beşe cevâbında, ben müdde‘iye-i mezbûreyi ancak on guruş mehr-i müeccel ile vech-i meşrûh üzre tezevvüc ve kabûl etmişdim deyu târih-i kitâbdan bir gün mukaddem mezbûre [Fâtıma’yı] tatlîk eylediğini ikrâr, lâkin ziyâde mehr [iddi‘âsını] inkâr edicek, müdde‘iye-i mezbûreden [88b] sıdk-ı makālına mutâbıka beyyine taleb olundukda, mahalle-i mezbûre sükkânından olup mezbûreyi şer‘an ârifân Abdülkādir Efendi b. Ramazan ve İbrahim Efendi b. Kadri nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında, fi’l-vâki‘ mezbûr Mustafa Beşe ber vech-i mübeyyen mezbûre Fâtıma için talâk-ı selâseyi kendi tezevvücüne şart ve ta‘lîk etmekle, işbu mezbûr Mahmud Çelebi fuzûlî bizim huzûrumuzda üç bin akçe mehr-i müeccel tesmiyesiyle mezbûr Mustafa Beşe için mezbûre Fâtıma Hâtunla akd-i nikâh ettiğinden sonra mezbûr Mustafa Beşe’ye i‘lâm-ı mezbûr Mustafa Beşe dahi mezbûre Fâtıma Hâtun’a duhûl etmekle fi‘ilen kabûl eyledi. Biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz, şehâdet dahi ederiz deyu her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettiklerinde, ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûl olmağın, mûcebince ba‘de’l-hükm mehr-i müecceli olan meblağ-ı mezbûr üç bin akçeyi müdde‘iye-i mezbûre Fâtıma Hâtun’a edâ ve teslîme mezbûr Mustafa Beşe’ye tenbîh olunup, mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâbi‘ ve’l-ışrîn min Cumâdelâhire sene 1102.
Şuhûdü’l-hâl: El-Hâc Hasan Beşe çukadâr, İbrahim Çelebi b. Mehmed, Mustafa Çelebi b. Şaban, Ali Beşe b. Bâli.
|