.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 92 Numaralı Sicil (H. 1120-1121 / M. 1709)
cilt: 60, sayfa: 169
Hüküm no: 134
Orijinal metin no: [19a-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mehmed Efendi b. Osman’ın, Marmara Nahiyesi Niyâbeti için Galata Kadısı Yahya Efendi’ye ödediği miktarın tahsilattan az olması sebebiyle farkın iadesi talebiyle açtığı davada sulh olduğu

Mahmiye-i İstanbul’da Hobyar Mahallesi sükkânından Mehmed Efendi b. Osman nâm kimesne mahfil-i kazâda sâbıkā Galata kādısı olan sa‘âdetlü Yahya Efendi hazretlerinin kethüdâları olan işbu râfi‘u’l-kitâb Abdullah Efendi b. Mehmed mahzarında ikrâr ve takrîr-i kelâm edip mezbûr Abdullah Efendi’ye zikr olunan Galata nevâhîsinden Marmara nâhiyesi niyâbeti için gāibân ani’l-meclis Ömer ve el-Hâc Mehmed nâm kimesneler yedleriyle nâhiye-i mezbûre mahsûlü olmak üzere merkūm Abdullah Efendi’ye mâlımdan yüz yetmiş guruşumu def‘ ü teslîm ol dahi ahz edip nâhiye-i mezbûreden makbûzum ancak yirmi dokuz guruş olmağla meblağ-ı mezbûrun yüz kırk guruşunu bundan akdem mezbûr Abdullah Efendi’den taleb ve da‘vâ eylediğimde o dahi inkâr etmekle beynimizde nizâ‘-ı küllî cereyân etmişidi el-hâletü hâzihî beynimize muslihûn tavassut edip da‘vâ-yı mezkûremden mezbûr Abdullah Efendi benimle kırk guruş üzerine sulh olduğunda ben dahi ber-vech-i muharrer sulh-ı mezbûru kabûl ve bedel-i sulh olan meblağ-ı mezbûr kırk guruşu merkūm Abdullah Efendi bana def‘ ü teslîm ben dahi yedinden ahz u kabz eylediğimden sonra meblağ-ı mezbûr bâkī-i mezbûr otuz guruşa ve sâir târih-i kitâba gelince beynimizde cereyân eden ahz u i‘tâya müte‘allika olan âmme-i da‘vâdan mûmâ-ileyh Yahya Efendi hazretleri ile merkūm Abdullah Efendi’nin zimmetlerini ibrâ-i âm ile ibrâ ve iskāt eyledim dedikde gıbbe’t-tasdîkı’l-mer‘î mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu.

Fî 23 min-şehri Rebîʻülâhir sene 1121

Şuhûdü’l-hâl: Süleyman Ağa b. Mustafa el-Mübâşir, İbrahim Efendi b. Mustafa, el-Hâc Mehmed b. İbrahim Çukadâr, Mustafa Çelebi b. Şa‘ban ve gayruhum mine’l-huzzâr.