Bab Mahkemesi 92 Numaralı Sicil (H. 1120-1121 / M. 1709) cilt: 60, sayfa: 196 Hüküm no: 172 Orijinal metin no: [23b-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Şa‘ban b. Hasan b. Abdullah’ın vârislerinin tereke bedelindeki hisselerini Mehmed Çelebi b. Yusuf’dan sulh yoluyla teslîm aldıkları Vilâyet-i Anadolu’da İnebolu kazâsına tâbi‘ Kestane nâm karye sükkânından olup Karaharman İskelesi’nde vefât eden Şa‘ban b. Hasan b. Abdullah’ın verâseti zevce-i menkûha-i metrûkesi olup cünûn-ı mutbık ile mecnûne olan Fâtıma bt. Hasan ve zî-rahm cihetinden Ali b. Mustafa ve Hacı Mustafa b. Receb nâm kimesneler ile Âişe bt. Receb ve Sâliha bt. Mehmed nâm hatunlara münhasıra ve tashîh-i mes’eleleri on altı sehmden olup sihâm-ı mezbûreden dört sehmi mezbûre Fâtıma’ya ve dörder sehmi mezbûrân Hacı Mustafa ve Ali’den her birine ve ikişer sehmi mezbûretân Âişe ve Sâliha’dan her birine isâbet eylediği mütehakkık oldukdan sonra mezbûrân Ali ve Sâliha asâleten ve mezbûre Âişe kendi tarafından asâleten ve karındaşı mezbûr Hacı Mustafa tarafından husûs-ı âti’z-zikre vekîl-i şer‘îsi olmağla vekâleten meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde mecnûne-i mezbûre Fâtıma’nın kıbel-i şer‘den mansûb vasîsi olan işbu bâ‘isü’l-kitâb Mehmed b. Yusuf nâm kimesne mahzarında her biri bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ikrâr ve takrîr-i kelâm edip bundan akdem vasiyy-i merkūm Mehmed Çelebi tereke-i müteveffâ-i mezbûrdan ber-mûceb-i defter-i kassâm iki yüz elli dokuz guruş ahz u kabz edip hâlâ meblağ-ı mezbûrdan tashîh-i mezbûr üzere cem‘an bizlere isâbet eden yüz doksan dört guruş ve bir rub‘ guruş hisse-i irsiyyemizi mezbûr Mehmed Çelebi’den taleb eylediğimizde mezbûr Mehmed Çelebi dahi cevâbında meblağ-ı mecmû‘-ı mezkûru mezbûre Fâtıma’nın rub‘ hısas-ı irsiyyesi ile işbu yedimde olan nafaka hücceti mantûku [24a] üzere müteveffâ-i mezbûr zimmetinde hayâtında on sekiz senede müctemi‘ beş yüz guruş nafaka-i mefrûza-i müstedânesi mukābelesinde ahz u kabz eyledim deyüp lâkin müdde‘âsını isbâtdan âciz olup ve bizim yemîn etmemiz mukarrer olmağla mecnûne-i mezbûre hakkında sulh her vechile enfa‘ ve evlâ olmağın mezbûr Mehmed Çelebi da‘vâ-yı mezkûremizden bizim ile seksen guruş üzerine sulh oldukda biz dahi sulh-ı mezbûru kabûl ve bedel-i sulh olan meblağ-ı mezbûr seksen guruşu asâleten ve vekâleten bi-kadri’l-hısas ahz u kabz edip husûs-ı mezbûra ve gayra müte‘allika cemî‘ de‘âvî ve mutâlebâtdan biz mezbûre Fâtıma ile mezbûr Mehmed Çelebi’nin zimmetini ibrâ ve iskāt eyledik ve mezbûr Mehmed Çelebi dahi âkid kendi olmağla bizim zimmetimizi ibrâ ve iskāt eyledi fîmâ-ba‘d birbirimiz ile kat‘â da‘vâ ve nizâ‘ımız kalmadı dediklerinde gıbbe’t-tasdîkı’l-mu‘teberi’l-vicâhî mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fî-gurreti Cumâdelâhire sene 1121 Şuhûdü’l-hâl: el-Hâc Ahmed Efendi b. Mehmed, Mehmed Efendi b. Veli el-Müezzin, el-Hâc Mehmed b. Ali, es-Seyyid Abdülbâki Çelebi b. İbrahim, Mustafa b. Mehmed, Mehmed Efendi b. Mustafa, Mustafa Çelebi b. Şa‘ban, Ali b. İvaz, Hasan Beşe b. Abdullah, Ali Beşe b. Bâli ve gayruhum mine’l-huzzâr.