.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 92 Numaralı Sicil (H. 1120-1121 / M. 1709)
cilt: 60, sayfa: 382
Hüküm no: 418
Orijinal metin no: [57b-3]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mekke kadısı Abdullah Efendi b. Hamid Efendi b. Mustafa’nın Gürcü asıllı kölesi Süleyman b. Abdullah’ı öldüren Yahya b. Halil’in Abdullah Efendi gelince davası görülmek üzere hapsedilmesine karar verildiği

Efendi hazretleri imzâsıyladır.

Hâlâ Mekke-i mükerreme şerrefahallâhu te‘âlâ kādısı olan umdetü’l-mevâliyyi’l-izâm zübdetü’l-e‘âliyyi’l-fihâm Abdullah Efendi b. el-merhûm Hamid Efendi b. Mustafa’nın dâmadı olup mûmâ-ileyhin nâtık ve sâmit cemî‘ eşyâsı bi-tarîkı’l-vedî‘a yedinde mahfûza müvedda‘ı ve cemî‘ umûrunda mâ suniʻat min-şey’in fe-hüve câizün emruhû ma‘nâsı üzere vekâlet-i âmme ile vekîl olduğu fahrü’l-müderrisîni’l-kirâm Kethüdâzâde Mustafa Efendi b. Ahmed Efendi ve Ali Çelebi b. Receb şehâdetleriyle hasm-ı câhid-i şer‘î mahzarında sâbit ve sübût-ı vekâletine hükm-i şer‘î lâhık olan fahrü’l-müderrisîni’l-kirâm bâ‘isü hâze’l-kitâb Mustafa Efendi b. Hüseyin Efendi meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde Yahya b. Halil nâm şâbb-ı emred mahzarında bi’l-vekâle üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müvedda‘ım ve müvekkilim mûmâ-ileyhin abd-i memlûkü olup ber-vech-i meşrûh yedimde vedî‘a olan orta boylu kara gözlü açık kaşlı Gürciyyü’l-asl Müslimü’l-mille Süleyman b. Abdullah nâm gulâmını mezbûr Yahya târih-i kitâbdan bir gün mukaddem Mahmiye-i İstanbul’da mûmâ-ileyhin menzili kurbünde Zincirlikuyu çeşmesi önünde vakt-i dahve-i kübrâda bir kara saplı bıçak ile sol memesi altından bi-gayr-ı hakkın amden darb ve cerh edip ol hînde gulâm-ı mezbûr cerh-i mezkûrdan müteessiren fevt olduğu taraf-ı şer‘den keşf ve hüccet olunup katl-i mezbûr ber-vech-i muharrer âlet-i câriha ile olmağla mûceb-i şer‘îsinde şer‘an vekâlet câiz ise de mücerred isbâtı husûsu müvekkilim mûmâ-ileyhin hukūkundan bir hak olmağla ben tarafından minvâl-i meşrûh üzere vekâlet-i âmme ile vekîl olup vekâlet-i mezbûre mücerred isbât husûsunda câiz olmağla ancak isbât-ı hak için mezbûr Yahya’ya suâl olunup ikrâr ederse ikrârı inkâr eder ise <> takrîri tahrîr ve muvâcehesinde şâhidlerim istimâ‘ olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl ve akībe’l-inkâr müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden olup mârru’z--zikr Zincirlikuyu kurbünde sâkin Ahmed Çelebi b. Mehmed ve Mustafa b. Abdullah nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-vâki‘ târih-i kitâbdan bir gün mukaddem dahve-i kübrâda müvekkil-i müşârun-ileyh Hamid Efendizâde Abdullah Efendi’nin orta boylu kara gözlü açık kaşlı Gürciyyü’l-asl Müslimü’l-mille Süleyman b. Abdullah nâm gulâmını işbu hâzır bi’l-meclis Yahya b. Halil nâm şâbb-ı emred kara saplı bir bıçak ile sol memesinin altından bi-gayr-ı hakkın amden bizim huzûrumuzda darb ve cerh edip ol hînde cerh-i mezbûrdan müteessiren vefât etmişdir biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-yı şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın veliyy-i katîl hâzır oluncaya değin mezbûr Yahya habs olunmak üzere tenbîh olunup mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fî 18 min-Cumâdelâhire sene 1121

Şuhûdü’l-hâl: Hasan Efendi b. Mustafa, Ali Efendi b. el-Hâc Osman, İbrahim Efendi b. Mustafa, Mehmed Efendi b. Abdurrahim ve gayruhum mine’l-huzzâr.