Bab Mahkemesi 150 Numaralı Sicil (H. 1143-1144 / M. 1730-1732) cilt: 65, sayfa: 317 Hüküm no: 311 Orijinal metin no: [69a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Vefât eden İbrahim Paşa’nın mirahoru Yusuf Ağa’nın cariyesi Gürcü asıllı Şahbaz bt. Abdullah’ın hür olduğu Rıkka ınkıyâdı sebk etmekle ber-vech-i âtî da‘vâya kıbel-i şer‘den me’zûn olan orta boylu, çatık kaşlı, kara gözlü Gürciyyetü’l-asl Müslimetü’l-mille bâ‘isü hâzihi’l-vesîka Şahbaz bt. Abdullah meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde vezîriazam-ı sâbık merhûm İbrahim Paşa’nın hayâtında mirâhoru iken bundan akdem vefât eden Yusuf Ağa b. Abdullah b. Abdurrahman’ın zâhirde vâris ve vârisesi olma[ma]ğla terekesi cânib-i beytülmâle âid olmağın tereke-i mezkûresine bi’l-emâne vâzı‘u’l-yed olan hâlâ şıkk-ı evvel defterdârı câmi‘ü’l-emvâli’s-sultânîye hâfızü’l-hazâini’l-Osmaniyye sa‘âdetlü semâhatlü Ali Beyefendi b. el-merhûm Mehmed Paşa’nın ağa-yı zevi’l-ihtirâmlarından ber-vech-i âtî husûmet ve red ve cevâba vekîl-i şer‘îleri olan Ebûbekir Ağa b. Şa‘ban mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-i mezbûr Yusuf Ağa hayâtında mülk ve hakkı olduğum hâlde beni ve sadrî oğlum işbu Mehmed nâm sagīri tedbîr-i mutlak ile müdebber edip ben ve sagīr-i mezbûr Mehmed sâir ahrâr-ı asliyyât gibi hür olmuş iken müvekkil-i müşârun-ileyh müteveffâ-i mezbûrun terekesinden rık olmak üzere bi-gayr-ı hakkın bize vaz‘-ı yed etmekle hâlâ vekîl-i mezbûra suâl olunup müvekkil-i müşârun-ileyh bizden kasr-ı yed ve sebîlimiz tahliyye olunmak matlûbumuzdur dedikde gıbbe’s-suâl vekîl-i mezbûr cevâbında müteveffâ-i mezbûrun terekesine ber-vech-i muharrer vaz‘-ı yedini bi’l-vekâle ikrâr mâ‘adâyı inkâr edicek mevsûfe-i mezbûreden müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda udûl-i Müslimînden müteveffâ-i mezbûrun hayâtında imâmı Mehmed Efendi b. Ahmed ve ahır kethüdâsı Mehmed Ağa b. Mustafa ve diğer Mehmed Ağa b. Ali ve Berber Yusuf Çelebi b. Abdullah ve Saka Mehmed Beşe b. Hüseyin nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzirûn olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka müteveffâ-i mezbûr Mirâhor Yusuf Ağa b. Abdullah hayâtında mevsûfe-i mezbûre ile sadrî oğlu Mehmed nâm sagīri yedinde mülk ve hakkı olduğu hâlde bizim huzûrumuzda tedbîr-i mutlak ile müdebber edip ve terekesinin sülüsü mezbûrânın kınnen kıymetlerinin sülüsânına müsâ‘iddir biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-yı şehâdet-i şer‘iyye ettikde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle ba‘de’l-hükm ve’t-tenbîh sebîlleri tahliyye olunup mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâmin min-Recebi’l-ferd sene 1143. Şuhûdü’l-hâl: Eş-şâhidûn es-sâbikūn.