.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 150 Numaralı Sicil (H. 1143-1144 / M. 1730-1732)
cilt: 65, sayfa: 330
Hüküm no: 328
Orijinal metin no: [73a-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mehmed b. Mehmed ve kardeşi Ali’nin Şüca‘ Anbarî Vakfı’na ait evdeki hisselerinin istemeyerek sattırıldığına dair iddialarının doğru olmadığı

Bâ-imzâ-i hazret-i efendi.

Mahrûse-i İstanbul’da Langa-i kebîr kurbünde Kâtib Kasım Mahallesi sükkânından Mehmed ve <> karındaşı Ali b. Mehmed dîvân-ı hazret-i sadrâzamîde ma‘kūd meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde İstanbul kādıları nezâretlerinde olan evkāfdan Şücâ‘ Anbârî Vakfı’ndan mahalle-i mezbûrede vâki‘ inde’l-ahâlî ve’l-cîrân ma‘lûmü’l-hudûd bir bâb menzilin bâ-icâreteyn mutasarrıfı Avanis v. Serkis nâm zimmî mahzarında vakf-ı mezbûr mütevellîsi el-Hâc İsmail Efendi hâzır olduğu hâlde her biri üzerine takrîr-i da‘vâ ve tasvîr-i müdde‘â edip menzil-i mezkûr sagīre kız karındaşımız Sâliha ile bi’l-iştirâki’s-seviyy taht-ı tasarrufumuzda iken bundan akdem vezîriazam-ı sâbık maktûl İbrahim Paşa’nın makremecibaşısı gāib ani’l-meclis Abdurrahman nâm kimesne kendi sâkin olduğu odada işbu mütevellî-i mûmâ-ileyh İsmail Efendi hâzır olduğu hâlde bizlere kerhen bizler dahi mükrehen menzil-i mezkûru on beş kîseye tahammülü var iken beş kîse bedel mukābelesinde mezbûr Abdurrahman’a bâ-ma‘rifet-i mütevellî fâriğ ol dahi yine bâ-ma‘rifet-i mütevellî mesfûr Avanis’e fâriğ olmağla hâlâ mârru’z-zikr menzili mesfûr Avanis’den taleb eylediğimde bana teslîmden imtinâ‘ eder suâl olunup takrîri tahrîr ve menzil-i mezkûru bana teslîme tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mesfûr Avanis cevâbında sagīr-i mezbûrun menzil-i mezkûrda olan hissesini vasîsi zarûret-i nafakasi’çün işbu hüccet-i şer‘iyye mantûkunca kıbel-i şer‘-i enverden me’zûnen müdde‘iyân-ı mezbûrân asâleten sâlifü’z-zikr menzili ber-vech-i muharrer bi-tav‘ihim gāib-i mezbûr Abdurrahman’a fâriğ olduklarından sonra ol dahi bâ-ma‘rifet-i mütevellî bana fâriğ olmuş idi deyü kerh-i mezkûru inkâr lâkin vakf-ı menzil-i mezkûrun hakīkatda tasarrufu mütevellînin olup mütevellî-i mezbûr İsmail Efendi dahi istintak olundukda vakfiyetinde zikrolunan ferağlar kerhen olmayıp tav‘an olduğunu haber ve da‘vâ-yı mezkûrede müdde‘î olmadığından mâ‘adâ müdde‘iyân-ı mezbûrân mükrih mükrehün-bihi dahi ta‘yîne kādir olmayıp ve mezbûr Abdurrahman erbâb-ı ikrâhdan dahi olmamağla müdde‘iyân-ı mezbûrân Mehmed ve Ali bî-vech mu‘ârazadan men‘ olunup mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu.

Hurrire fî-16 Recebi’l-ferd sene [1]143.

Şuhûdü’l-hâl: Çukadâr İsmail Çelebi, İbrahim Çelebi, Mustafa Çelebi b. Ahmed Ağa, Mehmed Çelebi b. ( ), es-Seyyid Ahmed Efendi b. ( ) ayak nâibi Mehmed Efendi b. ( ).