|
Üsküdar Mahkemesi 396 Numaralı Sicil (H. 1150-1151 / M. 1737-1738) cilt: 68, sayfa: 244 Hüküm no: 272 Orijinal metin no: [72a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Kayıkçılar Kethüdalığına tayin edilen Mustafa b. Mehmed’in berat kaydı
Sûret-i berât-ı âlî-şân
İşbu râfi‘u tevkī‘-i zîşân-ı hâkānî Mustafa b. Mehmed Dîvân-ı hümâyûnuma arzuhâl sunup Üsküdar’ın kayıkçıyân rençberlerine [rençberleri] tâifesinin yevmî dokuz akçe hazîne-mândesi mukābelesinde kethüdâları olan Mustafa Resul fevt olup kethüdâlık-ı mezbûr ol vechile mahlûl ve hizmet-i lâzımesi mu‘attal kalmağla kendiye verilmek bâbında inâyet recâ ve vech-i meşrûh üzere mezkûrun [mezkûr] Kethüdâ Mustafa Resul fevt olup yerine bir mukdim ve kâr-güzâr kimesne ta‘yîn olunmak muktezî ve cümleden ehakk u elyak olan mesûl ve uhdesinden gelmeğe kādir olduğu i‘lâm olunmak bâbında sâdır olan nişân-ı âlî-şânıma imtisâlen huzûr-ı mezbûr [husûs-ı mezbûr] sâir kethüdâ ve vukūfu olanlardan tefahhus olundukda mezbûr Mustafa Resul b. Mehmed her vechile hizmet-i mezkûrenin uhdesinden gelmeğe mahal ve müstahak olduğu kethüdâları bi-ecma‘ihim haber vermelerinin müteferrikān-ı nişân-ı âlî-şândan Mehmed [b.] Mustafa ...? Istabl-ı âmire-i büzürk ismiyle tedârük eylediği on akçe ulûfesi hazîne-mânde ve mukābelesinde kethüdâlık-ı mezbûr müteveffâ-yı mezbûrun mahlûlünden mezkûra tevcîh ve yedine berât-ı şerîf-i âlî-şânım verilmek bâbında iftihârü’l-emâcid ve’l-ekârim bi’l-fi‘il Âsitâne Bostancıbaşısı Mustafa -dâme mecdühû— i‘lâm eylemekle mezbûrun müteferrikāndan Mehmed [b.] Mustafa ismiyle mutasarrıf olduğu on akçe esâmî hazîne-mânde olunup mukābelesinde i‘lâmı mûcebince tevcîh olunmak fermânım olmağın hakkında mezîd-i inâyet-i pâdişâhânem zuhûra getirip mûmâ-ileyhin i‘lâmı ve bin yüz elli senesi Şevvâli’nin ikinci günü târîh[iyle] müverrah küçük rûznâmeci derkenârları ruûs-ı hümâyûnum mûebince bu berât-ı hümâyûnumu verdim ve buyurdum ki mezbûr Mustafa b. Mehmed varıp hazîne-mândesi mukābelesinde müteveffâ-yı merkūm yerine kethüdâlık [kethüdâ] olup mutasarrıf edâ-i hizmet eylediğinden sonra bundan evvel kethüdâ olanlar ne vechile mutasarrıf olagelmişler ise merkūm dahi ol vechile mutasarrıf olup taraf-ı âhardan kimesne hiç ferd dahl ü ta‘arruz kılmayalar şöyle bileler alâmet-i şerîfeme i‘timâd kılalar.
Tahrîren [fi’l-yevmi’]s-sâlis aşer min-Şevvâl li-seneti hamse ve mi’ete ve elf.
Be-makām-ı Kostantıniyye
|