.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 150 Numaralı Sicil (H. 1143-1144 / M. 1730-1732)
cilt: 65, sayfa: 364
Hüküm no: 367
Orijinal metin no: [83a-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Nedim Ahmed Efendi’nin terekesi konusunda vereseler arasındaki davada eşi Ümmügülsüm Hatun’un haklı olduğu

Bâ-imzâ-i hazret-i efendi.

Mahrûse-i Galata muzâfâtından kasaba-i Beşiktaş’da bundan akdem vefât eden müderrisînden Nedim Ahmed Efendi b. Mehmed Efendi’nin verâseti zevce-i menkûha-i metrûkesi Ümmügülsüm bt. ( ) nâm hatun ile sagīre kızı Lebibe ve li-eb kız karındaşları Hamide ve Rukiye binteyn-i Mehmed Efendi’ye münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve müte‘ayyin oldukdan sonra sagīre-i mezbûrenin kıbel-i şer‘den mansûb vasîsi olan İbrahim Çelebi b. ( ) ile mezbûretân Hamide ve Rukiye hatunlar zâtları ba‘de’t-ta‘rîf-i şer‘î meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde kezâlik zâtı ta‘rîf-i şer‘î ile mu‘arrefe olan râfi‘atü’l-vesîka zevce-i mezbûre Ümmügülsüm Hatun mahzarında her biri bi’l-vesâye ve bi’l-asâle üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-i mezbûr efendi ile hayâtında ma‘an sâkinler olduğumuz menzilde bulunup nisâya mahsûs olan işbu meclis-i şer‘de mevcûd ve müşâhed inci kuşak ile bir inci gerdanlık ve ricâl ve nisâya mahsûs olmağla müşekkel olan bir beyâz yakut yüzük mülküm olup zevcim müteveffâ-i mezbûrun alâka ve medhali yoğiken vasiyy-i mezbûr İbrahim Çelebi ile mezbûretân Rukiye ve Hamide hatun[lar]dan her biri terekeden olmak zu‘muyla ta‘arruz ve terekeye idhâl murâd ederler suâl olunup mu‘ârazadan men‘ olunmak murâdımdır dedikde gıbbe’s-suâl mezbûrûn cevâblarında eşyâ-i muharrere-i mezbûre fi’l-hakīka zevci müteveffâ-i mezbûr Nedim Ahmed Efendi ile müdde‘iyye-i mezbûrenin sâkinler oldukları menzilde bulunduğu ve eşyâ-i muharrere-i mezbûre müteveffâ-i mezbûrun mülk ve hakkıdır deyü ta‘arruz ve terekeye idhâl murâd eylediklerin ikrâr lâkin müdde‘iyye-i mezbûrenin mülkü olduğu ma‘lûmumuz değildir deyü inkâr eylediklerinde nisâya mahsûs olan eşyâ ile müşekkel olan eşyâsı için olmağın müdde‘iyye-i merkūme Ümmügülsüm husûs-ı mezbûrda kavl kendinin olmağın vasiyy-i mezbûr İbrahim Çelebi ile mezbûretân Rukiye ve Hamide hatunlar zikrolunan incili kuşak ve inci gerdanlık ve yakut yüzük mûrisleri müteveffâ-i mezbûrun mülkü olduğun mübeyyine beyyine taleb olundukda her biri ityân-ı beyyineden izhâr-ı acz-birle istihlâf eylediklerinde sâlifü’l-beyân inci kuşak ve inci gerdanlık ve yakut yüzük kendinin mülkü olup zevci müteveffâ-i mezbûrun mülkü olmadığına mezbûre Ümmügülsüm Hatun’a yemîn teklîf olundukda ol dahi alâ-vefkı’l-mesûl yemîn bi’llâhi’l-aliyyi’l-a‘lâ etmeğin mûcebiyle ba‘de’l-hükm vasiyy-i mezbûr İbrahim Çelebi [ve] mezbûretân Rukiye ve Hamide hatunlar bî-vech mu‘ârazadan men‘-birle mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fi’l-yevmi’l-hâdî aşer min-Şa‘bâni’l-mu‘azzam li-sene selâse ve erba‘în ve mi’e ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: Musazâde Abdullah Efendi b. Abdulkādir Efendi, Mehmed Ağa b. Mehmed, Muhzır Salih b. Süleyman, İbrahim Çelebi b. Mustafa, Ahmed b. Abdullah, Abdullah Çelebi b. Mustafa, el-Hâcı Mustafa b. el-Hâc Musa, Ali Çelebi b. İbrahim, el-Hâc İsmail b. Mehmed.