|
Bab Mahkemesi 150 Numaralı Sicil (H. 1143-1144 / M. 1730-1732) cilt: 65, sayfa: 417 Hüküm no: 432 Orijinal metin no: [99b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Cizye nizamına dair İstanbul, Galata, Eyüp, Üsküdar ve Kocaeli cizyedarı Hasan’a verilen ferman
Memâlik-i mahrûsede vâki‘ tavâif-i ehl-i zimmetden Yahud ve Nasârâ’nın şer‘an ruûslarına madrûbe olan cizyeleri beytülmâl-ı Müslimînin usûl-i ahvâl-i meşrûhasından olup mezheb-i Hanefiyye üzere müstahik-ı cizye olanlardan a‘lâ ve evsat ve ednâ i‘tibârıyla cibâyet olunmak lâzım gelmeğin sene-i sâbıkā mûcebince inşâllâhu te‘âlâ bin yüz kırk dört senesinin cibâyeti işbu bin yüz kırk üç senesi Receb-i şerîfi gurresinde cibâyet olunmak üzere hatt-ı hümâyûn şevket-makrûnum sâdır olmağın sene-i merkūme mahsûb olmak üzere İstanbul ve Galata ma‘a cezîre-i Marmara ve Haslar nâm-ı diğer Eyüp kazâlarında ve Kocaeli ma‘a Üsküdar sancağında ve cemâ‘at-i Yahûdiyân İstanbul ve Galata ve Üsküdar ve Haslar ve tevâbi‘inde sâkin ve mütemekkin ve mevcûd bulunan ve mürûr u ubûr eden ehl-i zimmet kefere ve Yahud ve Erâmine-i Acem tâifesinin şer‘an üzerlerine edâsı lâzım gelen cizyeleri cibâyeti dokuz bin dokuz [yüz] on beş a‘lâ ve kırk dokuz bin üç yüz yirmi evsat ve on altı bin beş yüz altmış beş ednâ ki esnâf-ı selâse i‘tibârıyla cem‘an yetmiş beş bin sekiz yüz evrâk ile cizyedâr-ı sâbık işbu râfi‘-i tevkī‘-i refî‘ü’ş-şân-ı hâkānî kıdvetü’l-emâcid ve’l-a‘yân Hasan -zîde mecdühû-ya tefvîz olunup bu berât-ı âlîşân ma‘delet-gāyâtı verdim ve buyurdum ki cizyedâr-ı mûmâ-ileyh varıp bin yüz kırk üç senesi Receb-i şerîfi gurresinde hâkimü’l-vakt muvâcehesinde mîrî mühür ile memhûr yedine verilen cizye evrâkı boğçasının mühürlerin kat‘ ve evrâkda olan mühür ile tatbîk olundukdan sonra bir kîseye vaz‘ ve vilâyet kādısı mühürleyip Dersa‘âdet’ime irsâl ve kalem-i mezbûra tâbi‘ her belde ve karyede sâkin ve mevcûd yerli ve yabancı ve mürûr u ubûr eden elh-i zimmet kefere ve Yahud ve Erâmine-i Acem tâifeleri ve emred ve mürâhik hükmüne dâhil olup şer‘an cizyeye müstahik olan gulâmları gereği gibi takayyüd ve ihtimâm ile tefahhus ve bir ferdi hâric ve kâğıdsız kalmamak şartıyla vech-i şer‘-i üzere ahâlîsi beyninde esnâf-ı selâsenin kangı sınıfdan add ü i‘tibâr olunur ise fakīr mu‘temilinden bir altın ve vasatü’l-hâl olanlardan iki altın ve zâhir mükessir olanlardan dört altın-ı eşrefî cizyeleri ahz olunagelip lâkin el-hâletü hâzihî eşrefî altın beş para baş ile geçip tefâvütü olduğundan cizyedârlar cerr-i nef‘ için berâtlarımızda altın alınmak tasrîh olunmuşdur deyü aynî altın talebiyle re‘âyâya cebr ve altın bulamadıkları sûretde her bir altın mukābelesinde yüz beş para taleb ve tahsîl ve re‘âyâ fukarâsına bu vechile te‘addî etmeleriyle fîmâ-ba‘d re‘âyâdan aynî altın taleb olunmayıp beher guruşu kırkar para hesâbıyla a‘lâdan on guruş ve evsatdan beş guruş ve ednâdan iki buçuk guruş olmak üzere ecnâs-ı nukūddan ne gûne akçe getirirler ise hâlisü’l-ayâr ve tammü’l-vezn olanlarını râyic olduğu vech üzere ahz ve zolota doksanar akçeye ve zincirekli Mısır altını yüz onar paraya ve zincirekli müdevver İslâmbol altını dörder yüz akçeye alınıp cizyeleri bu vechile cibâyet ve tahsîl ve yine şürût-ı mukarrere-i mezkûre kemâl-i ihtimâm ve i‘tidâl üzere mürâ‘at olunup haddi tecâvüz ve te‘addî ile sebîl-i sadâkat ve tarîk-i istikāmetden udûl edenlerden şer‘an müstahik oldukları cezâları tertîb oluna ve ehl-i zimmet keferenin her birine mîrî mühür ile memhûr eşkâliyle birer kâğıd verilip ve ummâl-ı cizyeye tevzî‘ eylediği a‘lâ evrâkının her birinden on iki ve evsatından dokuz ve ednâsından altı para ma‘îşet ve bundan mâ‘adâ her bir varakda birer para dahi cizye muhâsebecisi ve kâtiblerine ücret-i kitâbet ta‘yîn olunmağla müctemi‘ olan asl-ı mâl cizyeden hîn-i hesâbda deynlerine mahsûb olunmak ve memâlik-i mahrûsemde evkāf karyelerinde sâkin ehl-i zimmetden selâtîn-i izâm ve vüzerâ-i kirâm ve mîrmîrân ve sâirlerinin hâs ve ocaklıklarına ve voyvodalıklara dâhil ve ba‘zı esbâba binâen defterden ifrâz ve maktû‘ olanların râhib ve patrik ve kasîs ve bir tarîk ile ellerine berât alıp tercümânlık ve müsellemlik ve mu‘âfiyet iddi‘âsında olanlar bi’l-cümle ref‘ olunmağla mâl ile iktisâb ve amele kādir olup iktisâbdan mâni‘ olur zamânda ve darâret ve kılıç veyâhud ekser-i âmmında marîz olmaklık gibi a‘zâr-ı sahîhası olmaya sâir ehl-i zimmetden istisnâ olunmayıp bu makūlelerin cümlesinden vech-i şer‘î üzere istihkāklarına göre yed-i vâhidden esnâf-ı selâse i‘tibârıyla cizyeleri cibâyet cizyeye müstahik olmayan sabî ve zâhirü’l-gınâ olmayıp pîr-i fânî ve amel-mânde olmağla bir vechile kâr u kisbe iktidârı olmayanlar[dan] hilâf-ı şer‘ cizye taleb olunmaya ve işbu sene-i mübârekede cizyedârlardan peşin ve ma‘îşet alınmayıp ve mâl-ı cizye dahi kendilerinde dört [100a] taksît ile tahsîl olunmak üzere olmağla cizyedâr dahi re‘âyâ fukarâsından def‘aten taleb ve tahsîl ile ve şürût-ı berâtdan ziyâde mütâlebe ile rencîde ve te‘addî eylemeyip âyende ve revendeden ve def‘aten edâya kādir olanlardan mâ‘adâsı dört taksît ile cem‘ ve tahsîl eyleye ve cizyedârlar dahi mâl-ı cizyeyi dört taksît ile edâ eyleyip taksît şürûtu ve vakt-i zamânıyla Hâzine-i âmireme teslîm eylediklerinden sonra onlardan dahi def‘aten taleb olunmaya ve mâl-ı cizye nasen ve ictihâden îcâb eden vâridât-ı şer‘iyyeden olup ehl-i zimmet sukūt-ı cizyeyi müstelzim olur özürden sâlim iken zell ü sagār ile müstahik oldukları cizyelerin verilmek için ber-vech-i özr îrâdına ictirâ-yı vücûd bir tarîk ile âbâd bir yerde ihtifâ veyâhud a‘lâya müstahik iken evsat ve evsata müstahik iken ednâ cizyesin vermeğe tasaddî edenler ise cizye-i şer‘iyyelerinden imtinâ‘ eyledikleri için ol makūlelerin rakabesi üzerine madrûbe olan cizyeleri aldıkdan sonra şer‘an eşedd-i ikāb ile îcâb eden cezâları tertîb oluna ve ahâlî-i vilâyetden ba‘zı zî-kudret kimesnelerden bağ ve bahçe ve çiftlik ve mandıra çoban ve ter oğlanı nâmıyla ve sâir bahâne ile ehl-i zimmeti istishâb ve cizyelerin verdirmeyip bu gûne harekete cesâret edenler bâ‘s-i cezelân-ebed [hezelân-ebed] olur ukūbât-ı şedîde ile mu‘âkab olacakların mukarrer bilip selâmet-i hâlleri’çün kemâl-i intibâh üzere hareket edeler ve cizyedârlar birbirlerinin mukāyesesine dâhil olmayan re‘âyâ hufyeten hîle ile kâğıd gönderip tevzî‘ olunduğu şer‘an sâbit ve zâhir oldukda verdiği kâğıdlar geri kendiye red ve akçesi bi’t-tamam tahsîl ve asıl cizyedârına teslîm ve tahammüllerine göre evrâkları verdirilip bir vechile ta‘allül ve muhâlefet ettirilmeye ve ba‘zı re‘âyâ sâkin olduğu kasaba ve kurâsında mün‘im ve mütemevvil a‘lâ veyâhud evsata mütehammil iken a‘lâ ve evsat cizyesin vermemek için civârlarında âhar kazâ cizyedârlarından hîle ile evsat yâhud ednâ kâğıdı alıp mîrîye gadretmekle ol asılların ahâlîsi beyninde mülk ve emlâkine nazar olunup kangı sınıfdan add ü i‘tibâr olunur ise vech-i şer‘î üzere istihkāklarına göre evrâkları verilip bu bahâne ile re‘âyâ fukarâsına dahi gadr ve tecâvüz olunmaya ve her bir ehl-i zimmetin istihkāklarına göre cizyeleri cibâyet olunmak lâzım iken ba‘zı mahallât ve kurânın kocabaşıları kendi cizyelerin tahfîf için topdan evrâk alıp ve re‘âyâya istihkāklarına göre tevzî‘ olunmayıp mâl her ne ise beynlerinde hesâb ve hilâf-ı şer‘ ale’s-seviyye tahsîl olunduğu sem‘-i hümâyûnuma ilkā olunmağla bu bid‘at-ı kerîhe dahi men‘ olunup her bir ehl-i zimmetin istihkāklarına göre cizyedâr yedinden eşkâliyle evrâkları verilip cizyeleri cibâyet oluna hâsıl-ı kelâm hilâf-ı şürût-ı berât bir ferdi hâric ve evrâksız kalmamak üzere ehl-i zimmetin her birine vech-i şer‘î üzere tahammül ve istihkāklarına göre evrâkların verip cizye-i şer‘iyyeleri cibâyet eyledikden sonra kasaba ve karye üzerine toptan evrâk tarh ve tevzî‘ eylemekden gāyetü’l-gāye ihtirâz ve ictinâb oluna hâsıl-ı kelâm şürût-ı <> berâtdan ziyâde bir akçe alındığı yâhud topdan evrâk tarh ve tahmîl olunduğu haberi alınır ise bilâ-imhâl bu gūne harekete cesâret edenlerin cezâları tertîb olacağın mukarrer ve muhakkak bileler ve cibâyete memûr âmiller dahi cadde-i hakdan udûl eylemeyip kemâl-i istikāmet ile hareket ve hilâf-ı şürût-ı berât-ı âlîşân re‘âyâ fukarâsından başka ma‘îşet ve zahîre ve kâtibiyye ve sarrâfiyye ve kolcu akçesi nâmıyla bir habbe taleb etmeyeler ve gerek kuzât ve nüvvâb dahi harc-ı mahkeme nâmıyla re‘âyâdan ve ummâl-ı cizye[den] kalîl ü kesîr min-ba‘d bir nesne taleb eylemeyeler şöyle ki kādılar ve voyvodalar celb-i mâl sevdâsıyla re‘âyâya zulüm ve te‘addî ederler ise sırren ve alenen tecessüs ve tefahhus olunup izdiyâd aldıkları zâhir olur ise kayd ü bendiyle Âsitâne-i sa‘âdetime ihzâr ve şer‘an mahkeme haklarından gelinir ona göre işbu berât-ı âlîşânımın şürûtu mürâ‘at olunup kādılar ve voyvodalar ve kurâ zâbitleri ve sâir sükkân-ı vilâyet bi’l-ittifâk cizye cibâyeti husûsunda cizyedârlara i‘ânet edip mümâna‘at eder olur ise haklarından gelinmek üzere isim ve resimleriyle Dersa‘âdet’ime arz u i‘lâm eyleyeler ve her bir neferin cizye mâlını edâ eylediği ma‘lûm olmak için cizyedârlar başka defter tutup kasabada olanları Mahallesi’yle ve karyede [100b] olanları karyesiyle ve mürûr u ubûr edenleri isim ve resimleri ile ale’l-esâmî defter ve cizye muhâsebesi kalemine kaydeylemek üzere der-i devlet-medârıma getireler ve cizyedârlar memûr olduğu kazâ ve nevâhîsine tevzî‘ eylediği evrâkı min-ba‘d kolcular mühürleyip ve eşkâlsiz kâğıd vermeyip ve cizye kaleminde hıfz olunan kendi mühürleriyle mühürleyip hîn-i iktizâda def‘-i iştibâh için tatbîk olundukda mutâbık bulunmak üzere işbu berât-ı âlîşânımda ta‘yîn ve tasrîh olunan şürût ve kuyûdun tenfîz ve icrâsına her birileri gereği [-gibi] ihtimâm-ı tâm eyleyip hilâfıyla vaz‘ u hareketden be-gāyet ihtirâz ve ictinâb eyleyesiz şöyle bileler alâmet-i şerîfe i‘timâd kılalar.
Tahrîren fi’l-yevmi’s-sâmin işrîn şehr-i Cemâziyelevvel sene selâse ve erba‘în ve mi’e ve elf.
Be-makām-ı Kostantıniyye el-mahrûse
|