|
Bab Mahkemesi 150 Numaralı Sicil (H. 1143-1144 / M. 1730-1732) cilt: 65, sayfa: 425 Hüküm no: 439 Orijinal metin no: [102a-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Raziye bt. Osman’ın kocası Musa b. Halil’den boşandığı ve oğlu Mustafa’ya nafaka bağlandığı
Vilâyet-i Anadolu’da Bâlâ Kocadere nâm karye ahâlîsinden olup Mahmiye-i İstanbul’da Ahırkapı kurbünde vâki‘ Akbıyık Mahallesi’nde müsâfiren sâkine Raziye bt. Osman nâm hatun zâtı Mehmed Ağa b. Mehmed ve Hüseyin Çelebi b. Abdurrahman ta‘rîfleriyle mu‘arrefe olduğu hâlde meclis-i şer‘-i şerîfde zevci bâ‘isü hâze’l-kitâb Musa b. Halil mahzarında ikrâr ve takrîr-i kelâm edip zevcim mezbûr Musa târih-i kitâb günü bâyinen beni tatlîk etmeğin zimmetinde mütekarrir ve ma‘kûdun-aleyh altı bin akçe mehr-i müeccelim ve nafaka-i iddet ve meûnet-i süknâm için bi’t-terâzî ta‘yîn olunan sekiz yüz akçe cem‘an altı bin sekiz yüz akçe hakkım olmağla yedinde mülk ve hakkı olup karye-i mezbûrede Angerye tarîkı demekle ma‘rûf mahalde vâki‘ bir tarafdan Cansız İsmail ve bir tarafdan Tosun zimmî ve bir tarafdan Karaca zimmî tasarruflarında olan harâb bağlar ve bir tarafdan tarîk-i âm ile mahdûd yirmi ırgadlık bağını altı bin sekiz yüz akçeyi bâlâda mezkûr altı bin sekiz yüz akçeye takās ve mahsûb eylediğinde ben dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm ba‘de’l-mukāssa ve’l-kabûl hukūk-ı zevciyyete müte‘allika âmme-i da‘vâdan her birimiz âharın zimmetini ibrâ ve iskāt eylediğimizden sonra mezbûr Musa’nın firâşından hâsıl ve mezbûre Raziye’den mütevellid ve bi-hakkı’l-hıdâne hacr ve terbiyesinden olan Mustafa nâm sagīrin nafaka ve kisve ve sâir levâzım-ı zarûriyyesi’çün bi’t-terâzî târih-i kitâbdan yevmî üç akçe farz ve takdîr ve meblağ-ı mefrûz-ı mezkûru sagīr-i mezbûrun levâzım-ı zarûriyyesi’çün [102b] harc ve sarfa ve lede’l-iktizâ istidâneye kıbel-i şer‘den mezbûre Raziye Hatun’a izin verilip mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’l-yevmi’l-âşir min-Ramazani’l-mübârek li-sene selâse ve erba‘în ve mi’e ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Ağa b. Mehmed, Hüseyin Çelebi b. Abdurrahman, Urfalı Mustafa b. Hasan, Mehmed Çelebi b. Abdullah, Mustafa Çelebi b. Abdullah.
|