Bab Mahkemesi 151 Numaralı Sicil (H. 1143-1144 / M. 1731) cilt: 66, sayfa: 97 Hüküm no: 62 Orijinal metin no: [15b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. İsmail Ağa’nın Şâmî zeameti köylerinin aşarı için açtığı davanın sulhla sonuçlandığı Vilâyet-i Anadolu’da vâki‘ Larende kasabası ahâlîsinden olup medîne-i Üsküdar’da Pehlivan Ağa Hânı’nda müsâfiren sâkin es-Seyyid İsmail Ağa b. es-Seyyid Mahmud b. es-Seyyid Mehmed nâm kimesne meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde bâ‘isü hâze’l-kitâb Ömer Ağa b. Murad nâm kimesne mahzarında ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip ve yine vilâyet-i Anadolu’da vâki‘ bâ-berât-ı âlîşân mutasarrıf olduğum Şâmî ze‘âmeti demekle ma‘rûf ze‘âmet mülhakātından Kele ma‘a Bademli nâm karyelerimi karındaşım gāib ani’l-meclis es-Seyyid Ali nâm kimesne tarafımdan fuzûlî vekâlet ile bin yüz kırk bir senesine mahsûb olmak üzere a‘şâr-ı şer‘iye ve rüsûm-ı örfiyelerini iki yüz guruş bedel mukābelesinde mûmâ-ileyh Ömer Ağa’ya iltizâm ol dahi iltizâm eylediğinden sonra sene-i mezbûrede zikrolunan kurâlar asl-ı <> bedel-i iltizâm olan iki yüz guruşdan ziyâde dört yüz guruş dahi hâsıl olmağla zikrolunan kurâları sene-i mezbûrede karındaşım gāib-i mezbûr sana fuzûlî vekâletle iltizâm etmişidi deyü ziyâde-i mezkûreyi mûmâ-ileyh Ömer Ağa’dan taleb ve da‘vâ sadedinde olduğumda beynimizde münâza‘ât-ı kesîre cereyân etmişidi. El-hâletü-hâzihi muslihûn tavassut edip da‘vâ-yı mezbûremden beni mûmâ-ileyh Ömer Ağa ile an-inkârin kırk beş guruş üzerine sulh ettiklerinde ben dahi bedel-i sulh-ı mezbûru kabûl ve bedel-i sulh olan meblağ-ı mezbûr kırk beş guruşu yedinden tamamen ahz u kabz eylediğimden sonra zikrolunan kurâların mahsûlüne müte‘allika âmme-i da‘vâdan ben mûmâ-ileyh Ömer Ağa’yı ibrâ-i âmm-ı râfi‘u’l-hısâm ile ibrâ ve ıskāt eylediğimde ol dahi sulh-ı mezbûra <> müte‘allika âmme-i da‘vâdan benim zimmetimi ibrâ ve ıskāt eyledi dedikde gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâbi‘ aşer min-Şevvali’l-mükerrem li-sene selâse ve erba‘în ve mie ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Umdetü’l-emâcid ve’l-ekârim Mustafa Ağa b. Receb, es-Seyyid el-Hâc Abdullah Ağa b. el-Hâc Süleyman, Osman Çelebi b. Hüseyin, Fahrü’l-müderrisîni’l-kirâm Abdi Efendi b. Mustafa, Musa Çelebi b. Abdülbaki.